Önü araba dolu binaya göz atıp park yeri bulma ümidiyle etrafa bakınırken, " Sanırım şurası boşalıyor," diyen Aslı'nın parmağıyla gösterdiği yeri gözlerim bulunca belli belirsiz kafamı salladım.Kaldırım kenarına sürüp çıkan aracın ardından boşalan yere geçtiğimde tuttuğum nefesimi bırakıp emniyet kemerimi çözdüm. "Şükür!"Telefonunu çantasına atıp güldü. "Hiç bulamayacağız sanmıştım.Sanki insanlar topluca dışarıya akın etmiş gibiler.Hızlı olalım da kendimizi Merve'nin gazabından kurtaralım."Gözlerimi bayıp, "Haklısın,"dedim sitem ederek. "Sabahtan beri bu onuncu arayışı oldu.İnanır mısın sabahın köründe arayıp nerede kaldınız diye sordu."
Kapıyı açıp dışarıya çıktığımda yanıma dolaşan Aslı'dan çantamı alıp omuzuma astım.Arabayı kilitleyince binaya doğru yürüdük. "İnanırım çünkü sabahın köründe beni de arayıp 'eğer yarım saat içinde burada olmazsanız sizi arkadaşlıktan red ederim,dedi.'Yemin ederim uyku sersemiyle telefonu kapattığım için tekrar arayıp 'hayırsız neden kapatıyorsun suratıma' deyip bu sefer de o kapattı suratıma."
Kendimize engel olamayarak sesli bir şekilde kahkaha attığımızda sokaktaki çoğu insanın gözleri bizi buldu.Binaya girip merdivenlere yöneldik.İkinci kat olduğu için asansöre ihtiyaç yoktu.
"Fazlasıyla geç kaldık."
"Şu anda kapıyı açıp üstümüze atlayabilir.Gel yol yakınken geri dönelim Rüya."
Bir kapıya bir zile bakarken kafamı iki yana sallayıp zile bastım.En fazla ölürdük.İstemeden bir adım gerileyip birbirimize baktık.Açılan kapıyla yutkunup gözlerimizi kapıya çevirdik.Kollarını göğsünden bağlamış,kısılan gözleriyle bizi göz hapsine almıştı. "Demek iki kedi de evin yolunu bulabilmiş!"Ellerimi havaya kaldırıp, "Malum ben evliyim,sorumluluklarım var,"dedim kaçış yolu ararcasına.Kaşlarını kaldırıp indirdi. "Senin bahanen ne Aslı?"
Ne yapacağım dercesine bana baktığında dudağımı ısırdım.Merve'ye baktı ürkekçe. "İşte benim de sevgilim var.Sorumlu"Lafını yarıda kesen şey Merve'nin, "Sus,tamam,"demesi oldu.İğrentiyle yüzünü buruşturup kenara çekildi geçmemiz için. "Senin bahaneni duymazdan geliyorum!"
Gülmemek için dudağımı ısırıp ayakkabımı çıkardım.Oturma odasına geçtik.Kanepeye oturup, "Gökhan nerede?"dedim omuzuma astığım çantamı çıkarırken. "Biraz işleri varmış."Aslı sırıtarak kollarını göğsünde bağlayıp, "Sen ona adamı bunalttım evden kaçtı deseydin daha makbul olurdu,"dedi. "Kız daha yeni evlendiniz.Evlilikten soğutayım deme."Gözlerini devirdi. "Uğraşma benimle.Siz geleceksiniz diye postaladım ben onu.İşleri de varmış zaten."
Gözlerimi kocaman açıp, "Şaka,"dedim. Kafasını iki yana salladı. "Yoo."
Ayağa kalkıp, "Hadi,"dedi. "Kahvaltımızı bir güzel yapalım.Sizin için bir sürü şey hazırladım.Her birini de tıka pasa doyana kadar yiyeceksiniz."
Aslı ile birbirimize baktık çaktırmadan.Eminim doysakta bizi o masadan kalkmamıza izin vermeden zorla yedirtmeye devam edecekti.Dudaklarımı büküp yavaşça ayağa kaktım.Olmazsa midem bulanıyor der yalan atardım.Kaçış yolu için mükemmel bir fikir olduğunu düşünüyorum.
***
Elimdeki çay bardağını beyaz renk zigon sehpaya bırakıp sinsi bir şekilde gülümsedim.Zamanında büyük bir hazla beni utandıran Merve,bakalım bu sefer aynı şey başına gelince ne yapacaktı?Kendimi tutamayıp kıkırdadığımda ikisinin gözleri beni buldu.Alt dudağımı ısırıp kendimi toparladım. "Ne oluyor?"Aslı'ya bakıp omuzumu silktiğimde, "Dök o ağzındaki baklayı,"dedi Merve. "Bak,eminim beni sinir edecek bir şey söyleyeceksin.Tamam,hazırım sanırım ben.Anlat,dinliyorum."Sen istedin Valla.
"Merakın gitmiştir umarım."Anlamadığı için kaşlarını çatıp ne diyor bu dercesine Aslı'ya baktı.Aslı anlamış olmalı ki, "Hak etti,"dedi sırıtarak. "Kız neyi hak ettim?Anladıysam Arap olayım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Huzurum Sensin Kadın
TienerfictieÖylece karşıyı izlerken sessizlik aramızda hakimdi.Daha iki günlük tanıdığım adamla ne konuşabilirdim ki?Derin nefes alıp hırkanın omuz kısmından tutup çektim.Öne doğru uzatıp gözlerine minnetle baktım.Kimileri umursamazdı.Sadece kendini düşünürdü.O...