Huzurum Sensin Kadın

34.Bölüm

Alnımda biriken ter tabakasını silip,biraz olsun soluklanmak için topun peşinden koşturmayı bıraktım.Cuma günümüzü Merve'nin hepimizi buraya sürüklemesiyle futbol oynarken bulmuştuk.Hiç anlamasamda onlara ayak uydurmuştum.Gerçi tek yapabildiğim bir topu yakalamak için koşmak,kendi takımımdakilere pas vermek.Bu konuda iyi de olsam futbolla ben yan yana bile gelemezdik.Nefes nefese gözlerim Rüzgar'ı ararken, "Tut kız,"diye biraz uzağımdan bağıran Merve'den aldığım topu ayağımla çevirip ilerlemeye başladım. Zehra'nın nişanlısı Alptekin,onca uğraş ve çabalarıma rağmen topu benden almayı başarmıştı.

"Kusura bakma yenge."

"Alışığım,sorun yok."

Ayağımı yere vurup sitemimi belli ederken bana göz kırpan Rüzgar'a kaşlarımı çattım.Şu an hiçbir şey beni sakinleştiremezdi.Merve ve Ece dışında birimiz bile düzgün oynamayı beceremiyorken kız ve erkek olarak takımlara ayrılmakta neyin nesiydi!Bu fikri ortaya koyan Merve'ye içimden geleni saydırırken kalemize bir gol daha atılmış oldu.

Bravo!

"Topu niye veriyorsun ya!"Oynayamadığımı üstüne basa basa belli eden beni dinlemezsen olacağı buydu!"Sus yoksa o dilini kopartırım!"Sinirli hâlime bakıp gözlerini kocaman açtı. "Ay tamam.Niye bağırıyorsun öyle?"Olduğum yerde dikilmek yerine ayaktan ayağa dolaşan topu almak için harakete geçtim.Bu top buraya gelecek yoksa başlarım ben bu oyuna!Koşmaktan ateş içinde kalmış gibiyim.Rüzgar'a yaklaşıp ayağındaki topu almak için elimden ne geliyorsa yaptım. "Güzelim kendini bu kadar yorma.Hadi sen biraz dinlen."Sesimi alçaltıp, "Vermeyecek misin yani?"dedim.Onaylamadığını belirtircesine kaşlarını yukarı kaldırıp güldü.Topu almak için ayağına doğru ayağımı salladığımda acıyla inledi. "Akşam kedi gibi yaklaşırsın yanıma sen!"Dudaklarıma bakıp yutkunurken boşluğundan yararlanıp topu hızlı bir şekilde kendime çektim. "Şike var lan,"diye bağıran Enes'e, "Hani,ben göremiyorum,"dedi Ece.

Karşı takıma dikkat edip,kızlarla birbirimize pas vererek topu sürürken, "Helal be!"diyerek bağıran Merve alkışlıyordu.Ultra fazla iyi oynayan kardeşim ve diğerleri önümdeyken ben bu topu nasıl kaleye doğru atacağım?Bir anda topa hızlı bir şekilde vurdum. "Oha!"diyen Aslı'dan anlaşıldığına göre ben kime vurmuştum bu topu?Kaleye olmayacağına göre karşı takımdan birine.Acı dolu bir haykırışta yok ki.Ellerimi gözlerimin önünden çektiğimde üstüme atlayan kızlardan anladığıma göre sanırım bu sefer başarmıştım.Artık rahat nefes verebilirim.

"Oldu mu ya?"Merve sulu bir öpücük kondurdu  yanağıma. "Seni yerim be,yerim!"Zehra diğerlerine bakıp, "Hep böyle gaza gelirsen kesin biz yeneriz bu oyunu,"dedi. "Aynen öyle,"diyen Aslı ve Ece'de Zehra'yı onaylayınca tebessüm ettim."Beş dakika ara verelim. Susuzluktan öleceğim."Enes haklı yoksa hepimiz yorgunluktan bayılıp kalacağız buraya.Kızlarla hemen öteye çıkıntılı alana yaklaşıp oturduk.Onlar da biraz uzağımıza, karşımıza oturdu.

"Bizim yenmemiz şart.Büyük konuştum Vallahi."Merve'ye yandan bir bakış attım. "Salaksın çünkü!"Kaşlarını çattı. "Canım arkadaşım,sen dayak istiyorsun herhalde."Ciddiyetimi koruyamadığım için gülsemde karşılığını verdim. "Ben seni bir döverim görürsün.Ne diye kızlar bir grup,erkekler bir grup olsun diyorsun?Baştan uyardık seni bizden olmaz diye.İçimizde sen ve Ece güzel oynuyorken nasıl kazanmayı düşündün acaba?"

Masumca omuzunu silktiğinde poşetten çıkardığı suları dağıtan Rüzgar'a dikkat kesildim. "Ne yapayım?Enes bizi nasıl yenmeyi düşünüyorsunuz deyince fena gaza geldim.Sonumuz hayır olsun."Rüzgar'ın verdiği suyu alıp kana kana içtim.İçim ferahlamıştı.Elimden tutup ayağa kaldırdığında arkasından yürürken buldum kendimi.Biraz uzaklaştığımızda önüme geçti. "Şakaydı,değil mi güzelim?Bunun için trip atmazsın bana umarım."Neyden bahsettiğini anladığımda kollarımı göğsümde kavuşturdum. "Belli olmaz.Yine de akşam kanepede uyumayı göze al sen."