İyi günler dostlarım. Bugün biraz duygusalım o yüzden asıl anlatacağım şeyi yani filmi değil bugün olanları anlatacağım sizlere. Biz hep yıl dönümünde izlediğimiz bir filmi çok daha öncesinde izledik ve her seferinde aynı şekilde etkilendiğimiz için duygusallığı üzerimden atamadım.
Asıl niyetim size o filmi anlatmaktı ama dediğim gibi fazla duygusalım o yüzden belki daha sonra sizinle paylaşırım. Hadi size anlatacaklarıma geçelim.
İyi okumalar.
Bildiğiniz üzere Yonca, Eylem ve Murat'la bizim eve gelmiştik en son. Sabah kahvaltıdan sonra misafirlerimiz evlerine gittiler. Daha sonra Yekta ve Bulut'la birlikte birer bitki çayı alıp salona geçtik. Kahvelerimiz bitince Bulut ısrarları sonucu bardakları götürüp yıkadı.
Bulut Yekta'nın dizlerine uzanmıştı daha doğrusu ikimizin de üzerine uzanmıştı. Kafası Yekta'nın dizlerindeydi bacakları da benim dizlerimin üzerinde. Telefonumdan bildirim sesi gelince uzanıp telefonumu aldıktan sonra aynı şekilde oturdum ve bildirime baktım. Yalçından mesaj vardı.
'Baksana şunların güzelliklerine' yazıp iki fotoğraf göndermişti. Dikkat edin kalbinize gelebilir. Hemen size göstereyim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
A
nlaşılan Yusuf ve Tarık'ı ziyarete gitmişlerdi ve Yalçın miniklerin çok güzel iki fotoğrafını çekmişti. Sizce de çok tatlı değiller mi ? Onlar birbirine sarılırken sizinde gidip ikisine birden sarılasınız geliyordu.
Sanırım çocuklara zaafım var. Sanırım değil kesin zaafım var çocuklara. 'Çok güzeller, benim yerime de sarıl lütfen.' yazıp Yalçın'a gönderdim.
Fotoğrafları Bulut ve Yekta'ya göstermek için kafamı kaldırdığımda ikisininde uyuyakaldığını gördüm. Ah benim minik civcivlerim. Yavaşça Bulut'un ayaklarını dizlerimin üzerinden kaldırdım. Sonrasında koltuktan kalktım, Bulut'un kafasını Yekta'nın dizlerinden kaldırdım ve kafasının altına yastık koydum.
Yekta'yı kaldıramayınca kısık sesle 'Yekta' dedim. Gözlerini açınca ellerinden tutup L koltuğun diğer kısmına yatmasına yardım ettim. Yatak odasından iki ince örtü alarak ikisinin üzerini de örttüm.
