BİS ~ bxbxb

60

Hazar'dan

İyi günler değerli okuyucular. Nasılsınız, neler yapıyorsunuz ? Biz mi ? Biz bugün Yalçın, Burak ve Bulut ile hep beraber bir süpriz hazırladık. Günümüz eğlenceli ve güzel geçti. Hadi size bugün olanları anlatayım.

Keyifli okumalar.

İlk olarak çok az geriye gitmeliyiz. Düğün bölümünden önceki bölümde pastaneden çıktıktan sonra Burak ve Bulut'un daveti üzerine akşam yemeğine gitmiştik Yalçın'la, hatırlayabildiniz mi ? İşte o gün bir sürü şey konuşuldu.

Neler konuştunuz diye merak edebilirsiniz o nedenle birkaçını açıklayayım. Konuştuğumuz şeyler arasında; Yalçın'la benim ne zaman evleneceğimiz, Yusuf ve Tarık'ı evlat edinme sürecini hemen başlatmamız gerektiği, Bulut'un Burak'ın çalışmasına izin vermeyişi için yeni önerilerle Bulut'u bu kararından vazgeçirmeye çalışma ve Alkım vardı.

Şimdi sizinle Alkım konusunu inceleyeceğiz. Bildiğiniz üzere bugün babalar günü. Yekta, Çağıl ve Bulut'un da Alkım'la ilk babalar günü. Ve bizde süpriz yapmayı seven bir arkadaş grubuyuz. En başta da dediğim gibi Yalçın, Burak ve Bulut'la hep birlikte süpriz hazırladık.

Tabi hemen süprizi anlatırsam heyecanı kalmaz o yüzden gelin bu sabaha dönelim ve ben size gün boyu olanları anlatayım.

BuBu çifti bugün için planladığımız gibi bize kahvaltıya gelecekti. Sabah Yalçın'la yatak öpücüklerimizi bu bilgiyi hatırlamamla sonlandırdık ve hızla kahvaltı hazırlamak için mutfağa geçtik.

Geçen seferden Bulut'un yiyemediği reçellerin aklıma gelmesiyle çilek, vişne ve kayısı reçeli bulunan kavanozları dolaptan çıkardım. Üç kaseye reçellerden koyduktan sonra kavanozları dolaba geri yerleştirdim. Reçellerden sonra kahvaltılıkları, çatalları, bardakları, tabakları masaya yerleştirdim.

Ben bunları hazırlarken hayatımın anlamı yumurtalı ekmek yapıyordu. Yumurtalı ekmekler hazır olunca misafirlerimiz gelene kadar sevgi terapisi yapacaktık ama öpücükle. Yumurtalı ekmeklerin pişmesini beklerken hayatımın anlamını izliyordum. Hayatımın anlamı mutfaktayken devleşiyordu ayrıca ekstra yakışıklı oluyordu.

Alt dudağımı dişlerim arasına almış Yalçın'ı izlerken yumurtalı ekmeklerin pişmesinin bittiğini fark etmemiştim. Hayatımın anlamı bana doğru hareketlenince hızla Yalçın'ın dudaklarına kavuştum.

Hiç doyamadığım kaynağım, hep ihtiyaç duyduğum nefesim gibiydi dudakları. Öpücüklerimiz derinleşip Yalçın'ı buzdolabına yaslayıp dudaklarımı tam boynuna yönlendirmiştim ki o Bulut'a özel inatla tekrar tekrar çaldığı zilimizin sesi geldi.

Gözümün seğirdiğini hissederken Yalçın'ın boynuna minik bir öpücük kondurup kafamı kaldırdım. Göz göze geldiğimizde 'Abini bu özelliği dışında sevdiğimi biliyorsun değil mi hayatımın anlamı ?' diye sordum. Bana cevap vermek yerine büzdüğüm dudaklarıma öpücük kondurduktan sonra ellerimizi kenetleyerek kapıyı açmaya götürdü beni.

Ki Bulut kapının önünde bizi utandırmaya yönelik şeyler söylerken Burak susması için öpmeyi teklif ediyordu. Öpmek mi? Bir BuBu shippera birden yapılmaz ama bu, shipper kalbime geldi. Bu arada şaşırmış olabilirsiniz ama bende dudaklarımı büzüyorum tabi sadece hayatımın anlamıyla yan yanayken ama olsun.

Kapıyı açtığımız gibi Bulut öne savruldu. Bir anda hepimiz düşeceğini düşünüyorduk ki ben önden tutmaya çalışırken Burak da beline sarılarak yere düşmesini engelledi. O an feels geçirirdim ama Bulut'un cümlesiyle içimde kalmıştı. Sizce Bulut ne dedi ? Hemen söyleyeyim ne dediğini. ' Sevişiyor musunuz diye kapınızı dinliyordum.' dedi.