Çağıl'dan
Selam civcivlerim ! Nasılsınız, neler yaptınız bizimle haberleşmeyeli ? Bu beşlide en son ben yazdım. Açıkçası size yazmak için beklemek çok heyecan vericiydi, bir yandan da anlatacak şeyler biriktirme çabamı göz önüne alırsak tam olarak gökkuşağı ailemize özeldi diyebilirim.
Hepinizi çok ama çok sevdiğimizi biliyorsunuz, bizim için çok değerlisiniz. Tamam tamam duygusal moda girmiyorum yoksa hepimiz hüzünlü moddan çıkamayız ve hiçbirimiz şu an bunu istemeyiz.
Bu konuda sizinle paylaşmak istediğim bir paragraf var:
*'Gülmekle ağlamak arasında soğan zarı kadar ince bir çizgi vardır. Güldürmekle ağlatmak da öyle. Bir adam sokak ortasında düşerse bu komedidir, gülersiniz. Fakat adamın kolu kırılırsa trajediye döner ağlatır. Bu ikilemin çok farkında olarak yazıyorum senaryolarımı ve hep sahici olanın peşinden gidiyorum. Yoksa güldüreyim ya da ağlatayım diye bir çaba içine girmiyorum. O zaten hissedilir, iter seyirciyi, sevdirmez. Ne kadar gerçek hayata dayandırırsanız karakterleri ve hikâyenizi o kadar kabullendirilirsiniz. '
Sizi daha fazla bekletmeden anlatacaklarıma geçeyim.
Keyifli okumalar civcivlerim.
Bugün minik gökkuşağımızın anaokuluna başlama günüydü. Sabaha kadar kocalarım da bende huzursuzduk , oldukça heyecanlıydık da aynı zamanda.
Miniğimizi gün boyu göremeyecektik ve en önemlisi istediğimiz an Alkım'ımızı öpemeyecektik, miniğimizde bizi öpemeyecekti. İlk kez ondan bu kadar saat ayrı kalacaktık. Bizim için hiç kolay değildi.
Gece Alkım'ımız da huzursuz olmuş olmalı ki yanımıza gelip üçümüzünde ona sarılmamızı isteyerek uyumak için rica etmişti. Miniğimizin ricasını seve seve kabul etmiş, en sola ben yanıma pofuduğumuz onun yanına bebeğimiz ve kollarıyla hepimizi saran Yekta'mız olacak şekilde sıralanıp güzelce uyuduk. Meğer uyumak için minik gökkuşağımıza ihtiyacımız varmış da fark edememişiz.
Sabah altı buçukta çalan alarmımızla ilk uyanan ben ve Yekta olduk. Sessizce yataktan çıktıktan sonra pofuduğumuzun ve minik gökkuşağımızın üzerlerini iyice örttük ve odadan çıktık. Yekta'yla birbirimize günaydın öpücüğünü verip mutfağa geçtik ve kahvaltıyı hazırladık.
Ardından odamıza dönüp sevgi pıtırcıklarımızı uyandırdık. Güzel, sevgi yumağı gibi geçen dakikalardan sonra kahvaltımızı yaptık.
Sofrayı hallettikten sonra minik gökkuşağımız beni elinden tutarak odasına götürdü ve akşamdan hazırladığımız eşyalarını giymesine yardım etmemi istedi. Kocalarıma işaret vererek odaya ilerledim minik gökkuşağımızla.
Alkım'ımızın giyinmesini hallettikten hemen sonra kocalarım miniğimize aldığımız hediyeyi getirdi. Minik gökkuşağımız paketi açınca çantası ve ayakkabısını gördü ve neşeyle üçümüze sarıldı. Hemen ayakkabısını giyip çantasına en sevdiği oyuncaklarından peluş tavşanı ve unicornunu yerleştirip sırtına taktı.
Hadi size miniğimizin kıyafetini, çantasını ve ayakkabısını göstereyim. Alkım'ımız sarılıp hiç bırakılmayacak kadar tatlı olmuştu, minik oğluşumuzu okula götürmek bizim için gerçekten zor olacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİS ~ bxbxb
General Fiction~ Tamamlandı ~ Yekta & Çağıl & Bulut Hazar & Yalçın ⚠ 3some içerir ⚠ Başlangıç - 05.05.2020 Bitiş - 07.12.2020