"O burnu yukarıda korumayla neden bu kadar yakınsın?"
Elimdeki ajandayı sıkıp Burak Bey'e yaklaştım.
"Özel hayatımı size anlatıp kiminle yakın olup kiminle yakın olacağımı size sormam gerekmiyor. Çünkü sonuçta benim hayatım."
Burak Bey ayağa kalkıp sekerek yanıma gelip çok fazla yüzüme yaklaşmıştı.
Ağzını açıp bir şey söyleyecekken elimdeki ajandayı aramıza koydum.
"Aramızdaki mesafeyi koruyalım."
Burak Bey geri çıkarken ajandayı açıp okumaya başladım.
"Yarım saat sonra Jackson Bey'le bir toplantınız var. Jackson Bey'le olan toplantınızın ardından öğle yemeği yiyeceksiniz. Öğle yemeğinden sonra uzun süredir uymadığınız uyku düzeniniz için uyuma vaktiniz geliyor. Uyku saatinizden sonra çalışanlarınzla toplantınız var. Daha sonra boş vaktiniz var. O sıra oyun oynayabilirsiniz.Ayrıca terzinize diktirdiğiniz takım elbise bitmiş. Onu tek ben mi alayım?"
Burak Bey sandalyesine oturup telefonunu bana fırlattı.
Ajandamı yere atıp fırlattığı telefonunu tuttum.
"Takım elbiseyi birlikte almaya gideriz. Telefonumu şarja tak."
Burak Bey'in dediğini yapmak için ilk önce ajandamı yerden alıp daha sonra çekmecesindeki şarj aletini alarak telefonu şarja taktım.
"Bir isteğiniz var mı?"
Burak Bey sandalyesine yaslanmıştı. Eliyle odadan çık demişti.
Odadan çıkıp bugünkü hava durumuna baktım.
Yağmur yağabilir diye çekmecemdeki şemsiyeyi masamın üstüne koydum. Dışarı çıkarken alırım diye.
Bilgisayarda bir kaç işim olduğu için tüm dikkatimi bilgisayardaki işime vermiştim.
Işim bitince saatime baktığımda Jackson Bey'in gelmesine on dakika küsür kaldığını görünce Burak Bey için olan çantamı alıp koşarak odaya girdim.
"Burak Bey, Jackson Bey birazdan burada olur. Sağlıklı görünmeniz lazım."
Burak Bey'in yanına gidip çantayı açıp masaya koydum.
Nemlendirici yüz kremini sürdükten sonra dudağındaki yara için krem sürüp dudak nemlendiricisini sürdüm.
Tarakla saçını tarayıp spreyle sabit tutturdum.
Burak Bey bana tutunarak ayağa kalkıp gözlerimin içine baktı.
"Sanırım bugünkü toplantı iyi geçmeyecek."
Elimdeki eşyaları çantaya koyup Burak Bey'in kravatını düzelttim.
"Ben size güveniyorum. Bu işide her işiniz gibi hemen halledeceksiniz."
Burak Bey bana gülüp önüme gelen saçımı kulağımın arkasına koyunca utanıp geriye doğru çekildim.
Telefonuma gelen mesajla Burak Bey'e baktım.
"Jackson Bey'i karşılamaya gidelim."
Masadaki çantanın ağzını kapatıp elime alarak Burak Beyle odadan çıktık.
Savaş Bey ve Yiğit Bey arkamızdan geliyordu.
Asansörün önüne gelip Jackson Bey'i beklerken Furkan Bey ve Cahit Bey yanımıza geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEKRETER
Romance~Tüm hayatı değiştiren küçük tesadüfler...~ Patronunuz eski sekreteri tarafından dolandırılırsa ve bu eski sekreter manyak olursa sizin hayatınız tehlikeye girmiş sayılır mı? +18 yaş sınırı!! ~Yetişkin içerik~