SEKRETER

58.Bölüm

  "Başka korumalar gelecek. Korkmayın ve güzelce dinlenin."

Emniyet kemerimi açıp kapının kolunu tuttum.

"Bıraktığınız için teşekkürler. İyi geceler."

Arabadan inip hızlıca eve girdim.

"Neden sürekli aklıma Burak bey geliyor!? Kafayı yiyeceğim!"

Üstümü değiştirip mutfağa gittim.

"Bir dondurma olsa yerdim."

Buzlukta olması gerekiyordu. Buzluğa açınca dondurma görmemiştim.

"Kerem!"

Buzluğu sertçe kapatıp odaya giderek çantamın içinden cüzdanımı aldım.

Telefonumdan sosyal medya hesaplarımı ve mesajlarımı kontrol ederken aşşağı indim.

Koruma yanıma gelince cüzdanımı gösterdim.

"Merkete gideceğim. Biraz geride yürür müsünüz?"

Koruma dediğime saygı duyup aramıza mesafe koyarak geriden geliyordu.

Markete girip dondurma ve birkaç şey aldıktan sonra geri dönüyordum.

Telefonumdan annemin attığı annem için komik ama benim için asla komik olmayan videoları izliyordum.

"Bu kadının nesi var böyle? Sürekli komik olmayan videolar atıp gençler gibi kelimeleri kısaltarak konuşuyor."

Telefonu cebime koyup kafamı kaldırdığımda çığlık attım.

Ben çığlık atınca Burak Beyde korkup geriye kaçtı.

Koruma yanımıza gelince Burak Bey uzaklaştırdı.

"Burak Bey burada ne arıyorsunuz!?"

Elindeki küçük peluş anahtarlığı bana uzattı. Ucunda küçük bir anahtar vardı.

"Bütün gün benim gibi mükemmel birini nasıl reddetin diye düşünüp durdum! Ya! beni neden reddetin? Senin için yetersiz miyim? Ya da bende beğenmediğin bir şey mi var!?"

Anahtarı elime alıp güldüm.

"Gülüp durma benim için işleri zorlaştırıyorsun!"

Burak Bey ne derse desin anahtara bakıp güldüm.

"Bu kalbimin anahtarını temsil ediyor. Onu sana emanet ediyorum! Ona iyi bak!"

Donarak Burak Bey'e baktım. Parmaklarını şıklatıp beni ayıltmaya çalışıyordu.

"Yani... Bu anahtar... Kalbinizin anahtarı mı...?"

"Evet. Kalbimi sana emanet ediyorum. Reddetsen bile artık senin!"

Burak bey sağ elini alnına koyup sıktı.

"Hala benim gibi mükemmel birini nasıl reddettin aklım almıyor! Bir erkekte ne özellikler istediğini ve dış görünüşü hakkında bir liste yapıp ver. Kriterlerine nasıl uymadım!?"

Burak Bey'e sadece gülüyordum.

"Sadece olduğunuz gibi olun."

"Oldum ama beni reddettin!"

Anlaşılan reddedilmek zoruna gitmiş.

"Sizi reddetmedim."

Burak Bey kravatını gevşetip yüzüme baktı.