sonraki gün yachi dışındaki kimse dünün konusunu açmadı. yine de nereye gidersem gideyim gözler bendeydi.
"herkesin gözünü korkuttun." yachi gülerek koluma girdi ve neşeli adımlarla yürümeye, beni de yürütmeye başladı. "bugün perşembe, biliyorsun. ve kantinde noodle var."
"kantinde olmadığı günler de noodle yiyoruz ki." dedim. acıklı bir şekilde başını salladı, ceylan gibi sekmeyi bırakmıştı. "doğru söylüyorsun. biz hep fakirdik."
gülüştük. kantine girdiğimizde yine o tuhaf bakışlar bize döndü. dünkü şeyi nasıl bir cesaret ile yaptığımı bilmiyordum ama şu an o cesaretin gramını üzerimde barındırmıyordum.
"bokuto-san!" yachi boştaki eliyle bokuto-san'a el sallayıp beni de yanında çekiştirdi. tek oturuyordu bokuto-san. "diğerleri yok mu?" dedi sarışınım, meraklı meraklı.
bokuto-san ağzındaki büyük lokmayı çiğneyip yutkunduktan sonra cevapladı onu. "kuroo ve kageyama basketbol kulübündeler. öğle arası antrenmanları var yani hiç gelmeyecekler. diğerleri ne yapıyor bilmiyorum. haberim yok hiçbirinden."
yachi sandalye çekip oturdu yavaşça. "sana katılabilir miyiz?"
"tabii katılabilirsiniz, manyak. ama ben yerken siz bakacak mısınız?"
"unuttum." yachi ayağa kalkıp kantin sırasına koştuğunda ikimiz de gülerek arkasından baktık. çektiği sandalyeye ben oturdum ve bokuto-san'a hafifçe tebessüm ettim.
"hinata," tostunun yanındaki sodadan bir yudum alıp devam etti. "dün yaptığın şey var ya," gergin bir şekilde kıpırdandım yerimde. hafifçe ileri çıktı ve benim de kendisine yaklaşmamı istedi. onun gibi eğildim masada, ileriye doğru. "yıllardır yapmayı isteyip yapamadığım şeydi."
sırıtarak arkasına yaslandığında gözlerimi büyülttüm. "ama sizin arkadaş grubunuzdan..."
"onlar hiçkimse. kimin parası varsa ona yalakalık yapan ucuz insanlar. umarım birazcık olsun gururları vardır da kageyama'nın dediği onca şeyi yutup tekrar peşine düşmezler."
kaşlarım havalandı. "kageyama ne dedi ki?"
yavaşça silikleşen sırıtışı tazelendi ve sodasını içti. "tam olarak hatırlamıyorum konuşmayı ama buna rağmen onların surat ifadelerini düşündükçe keyfim yerine geliyor."
"kageyama ne dedi, çok merak ettim."
omzunu silkti. "dedim ya, ben kızların morarmış suratlarına odaklanmıştım. bir şeyler dedi, ağır şeyler. çok aklımda değil."
mızmız bir şekilde dudaklarımı büküp arkama yaslandım. başka kime sorabilirdim? gidip de kageyama'ya soramazdım ya. dünkü şey için beni döverdi bile. sonuçta bokuto-san gibi düşünmek zorunda değildi.
"ha," bokuto-san'a baktım heyecanla. hatırladığını sanmıştım konuşmayı. "dün sana bir şey söylemek için etütünüz bitene kadar bekledi ama sanırım sen çok önceden gitmişsin. doğru mu?"
"etüte girmemiştim..."
ağzındakini çiğnedi ve yuttu. "önemli bir şey olmasa o kadar beklemezdi. merak ettim şimdi."
"belki sinirliydi ve beni dövecekti?" yachi iki noodle ile yanımıza geldiğinde ona teşekkür etmek için konuşmaya ara verdim. sonra bokuto-san'a döndüm yine. "olamaz mı?"
"hinata," ciddiyetle yüzümü inceledi. "kageyama seni hiç dövmedi bu zamana kadar."
kaşlarım havalandı. "ciddi olamazsınız."
dirseğini masaya koyup yanağını avuç içine yasladı. "sıkıştırıyordu seni, biraz da tartaklıyordu falan ama seni dövmedi hiç. benim düşüncem, seninle uğraşmak için bahane aradığı yönünde."
yachi sohbetin başını dinlememiş olmasına rağmen son duyduklarına yorumunu kattı. "bence de. çünkü birkaç kez sho ile uğraşan çocukları dövdüğünü görmüştüm, kageyama-kun'un. eğer shoyo'yu sevmeseydi bunu yapmazdı."
bokuto-san omzunu silkti ve sandalyesini arkaya itip ayaklandı. "yakında her şey açığa çıkar, merak etmeyin. size afiyet olsun."
yachi ona el salladı ve bana baktı sonra da. "içecek almadım ama ister miydin?" ona inanmıyormuş gibi baktım. "konumuz bu mu? nasıl kageyama'nın beni sıkıştıran çocukları sıkıştırdığını daha önce söylemezsin bana?" nefes almadan konuştuğum için yachi bir süre dediklerimi anlamlandırmaya çalıştı.
"neredeyse tüm okul bundan haberdar ki, sho. sen fazla mı salaksın acaba?" çatalına doladı makarnayı. ağzına götürmeden önce de tekrar konuştu. "son bir aydır kageyama dışında kim bulaşıyor sana? birkaç üst sınıf dışında."
oha, harbiden...
hâlâ bu kurguya yb bekleyen var mıdır?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
tüm aşklar kavgayla başlar # kagehina n kiyoyachi
Fanfictionkageyama tobio sırf ezik bir karaktere sahip diye nefret ettiği hinata shoyo'ya tutulmuştu. fakat bunu gösteriş şekli şeye benziyordu... ilkokulda hoşlandığı kızın saçını çekmeye? FOR ANHELEOS