Amaryllis hogwartstan mezun olmanın tadını çıkartıyordu. Dolores umbrige denen o kadın bakanlıktan uzaklaştırılmıştı.
Voldemortun geri döndüğünü kabul ettiklerinde pek çok sey için geç kalınmış olsada hala her şey bitmiş değildi.
Charlie ile birlikte bu savaştan kısa bir an için kaçmak ve mezuniyetini kutlamak için maldivlerde bir sualtı otele haftasonu için geldiler.
"Burası harika" dedi amaryllis hayranlıkla etrafına bakarken.
"Beğenmene sevindim. Neredeyse öldüğünü düşünecek olursak seni cezalandirmaliyim ama beni bırakıp gitmediğin için mutluyum"dedi charlie amaryllis'i kendine çekerken.
"Bende olmedigim için mutluyum yerimi başkasının almasını istemem" dedi charlie'nin dudaklarına bir öpücük bırakırken.
"Yerini asla kimseye vermem"dedi charlie onu daha derin bir öpücüğe boğarken ve onu yatağa doğru yönlendirdi.
Bir süre sonra güzel bir an paylaşmanın ve yolculuğun verdiği yorgunlukla uykuya daldılar.
Bir kaç saat sonra amaryllis uyandığında charlie'yi rahatsız etmeden pencerenin önünde yüzen balıkları seyrediyordu.
Bu eşsiz manzaraya daldığı için charlie'nin uyandığını fark etmedi.
"Çok güzel görünüyorsun dedi charlie sorun etmen gereken hiç bir şey yokken sadece ikimiz ve dışarıda yüzen balıklar"dedi charlie.
Amaryllis aniden gelen ses ile biraz irkilsede charlie'ye döndü ve...
"Yani sorun etmen gereken bir savaş varken çirkin olduğumu mu söylüyorsun" dedi amaryllis eğlenen bir sesle."Hayır huzurluyken daha mutlu olduğunu söylüyorum ve beni ilgilendiren en önemli şey bu"dedi onu öperek.
"Burası çok güzel sonsuza kadar kalmak isterdim" dedi amaryllis kıkırdayarak.
"Sonsuza kadar kalmamız mümkün olmasada bir kaç gün daha kalabiliriz" dedi charlie.
"Hayır şu anda ingilterede olmayı tercih ederim. Insanlar ölürken burada olmak ihanet gibi geliyor" dedi amaryllis.
Charlie de aynı şeyi hissediyordu ama neredeyse kız arkadaşını kaybedecekti ve onunla mümkün olduğunca vakit geçirmek istiyordu savaşta neler olacağını hiç kimse bilemezdi.
Tatillerini bitirip grimmondda döndüklerinde herkes onları neşe ile karşıladı.
"Otel nasıldı" dedi ginny merakla
"Gerçekten denizin altında mıydı" dedi ron.
"Onları rahat bırakın" dedi molly "daha yeni geldiler biraz dinlensinler".
Charlie ve amaryllis birbirlerine bakıp gülümsediler bu karmaşayı özlemişlerdi.
Akşam yemeği için herkes masanın etrafına toplandığında bayan molly...
"Amaryllis tatlım mezun olduğuna göre be iş yapmak istiyorsun" diye sordu.
Aslında kendi işimi kurmak istiyorum ama bakanlıkta yasal yaptırımda çalışmakta fena olmaz yani büyü dünyasında çok açık var bir okul bir yetimhane gibi bunların kurulmasını çok isterim ama su an bir savaş eşiğindeyken kabul edileceğini sanmıyorum o yüzden içinde birkaç restorant,sinema,iksir eczanesi,büyülü kozmetik mağazası,büyülü güzellik merkezi, butik,sihir kütüphanesi, karaoke bar,gece klübü,fantasik hayvanların minyatürlerinden oluşan bir hayvanat bahçesi ve bir sihirli lunapark olan iş yeri açmak istiyorum "dedi hevesle.
"Belki savaştan sonra iş yerini büyütür okul ve yetimhane de koyarım içine" diye ekledi amaryllis.
"Tanrım bu harika bir avm gibi ama büyülü bir avm"dedi hermione fikirden etkilenmişti.
"Evet" dedi amaryllis "avm den biraz farklı daha çok ihtiyaca hizmet veren bir avm bunlar büyücü dünyasında olmayan şeyler"dedi.
"Bunu kesinlikle yapmalısın dedi ginny harika olur sinema dediğin şeyin ne olduğunu hep merak etmisimdir" dedi heyecanla.
"Ben eğlence merkezi fikrini sevdim" dedi ron "ve tabi restoranlari da sen tam olarak neyi sevdin hermione kutuphaneyi mi" dedi kıkırdayarak.
"Çok komik ron ama evet sürekli kitap almaktansa kütüphaneden ödünç almak daha" iyi dedi hermione.
"Ama bu sıra sürede hazır olmaz önümüzdeki yılın yarısında hazırlayabilirsem şanslıyım" dedi amaryllis.
"Merak etme boş vakitlerinizde sana yardım ederiz" dedi sirius gülümseyerek bu fikri oda sevmişti.
"Evet canım endişelenme" dedi june saçlarını okşarken.
Çocuklar yazın geri kalanını ikizlerin şaka dükkanına ve amaryllis'in alış veriş merkezine yardım etmekle geçirdiler.
Ikizler kısa sürede açılış yapmış olsada amaryllis hala açılışa hazır değildi ve bu beklenen bir durumdu.
Kings cross istasyonunda son vedalar edildi ve dört çocuk yeni bir okul yılı için hogwartsa doğru yola çıktılar.
Amaryllis kuzeni ve arkadaşlarının arkasından el sallarken...
"Bu çok tuhaf dedi geçen yıl o trendeydim ve şimdi gidişini izliyorum"dedi hüzünle."Bizce çok güzel dedi ikizler ayni anda artık sınav gibi bir derdimiz yok bize karışan öğretmende yok kesinlikle müthiş" dediler.
Molly "siz okuldan mezun bile olmadınız" dedi öfkeyle.
"Ama şaka dükkanı harika gidiyor kimin mezun olmaya ihtiyacı varki" dedi fred.
Molly ikizlerin koluna birer tokat atarken diğer herkes kıkırdadı.
Kings cross dan ayrıldıktan sonra amaryllis Dreamland adını verdiği avm'yi açılışa hazırlamak için diagona gitti.
Sihirli Lunapark bölümünde masal anlatan ve şarkı söyleyen çiçekleri bitirdiğinde.
Bill kız arkadaşı fleur ile yanına geldi.
"Merhaba" dedi bill "bir konuda yardımına ihtiyacım var" dedi.
"Yapabileceğim bir şey ise tabi" dedi amaryllis.
Fleur "bill bana evlenme teklif etti ve kabul ettim ama molly beni onaylamıyor ona kabul ettirmemize yardım eder misin" dedi.
Amaryllis şok oldu bunu beklemiyordu. Molly'ye bunu kabul ettirmek kolay olmayacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Amaryllis Dursley
Fanfictionpetunianin bir kızı olduğunu düşünün dudley ve harryden iki yaş büyük.Hogwarts öğrencisi bir gryffindor. Bu onun hikâyesi... hogwartsa nasıl mi gitti hadi öğrenelim. 21.yy