Neredeyse beş yıldır amaryllis asası ile gelen kolyenin sırrını öğrenmeye çalışıyordu ama asla öğrenemedi.
Onu takmaya cesarette edememişti. Lanetli olduğunu düşünüyordu. Şimdi hogwarts koridorlarında baş kız olarak devriye gezerken elinde tuttuğu kolye.
Düşüncelerine dalmışken bir şeye çarptı. Kafasını kaldırdığında karşısında Albus Dumbledore vardı.
Özür dilerim profesör dedi kekeleyerek. Sizi görmedim.
Bunu fark ettim bayan dursley çok düşünceli görünüyorsunuz bir sorun mu var.
Hayır pek sorun sayılmaz daha çok bir gizem.
Bir Gizem kulağa eğlenceli geliyor umarım baskız olarak görevini kötüye kullanmazsın dedi alaylı bir sesle.
Öyle bir şey değil.
Sorun her neyse anlatabilirsiniz bayan dursley.
Amaryllis derin bir nefes aldı.
Beş yıl önce ollivender'dan asa mı aldığımda kutuda bir kolye vardı. Bay ollivender sırrını bulmamı söyledi ama beş yıldır bir arpa boyu yol gidemedim. Hiç bir kitapta kolyeyle ilgili bir şey yok. Sanırım sadece sıradan bir kolye bay ollivender beni meraklandırmak istedi.
Garrick sıra dışı bir adam olsada öylesine bir kolye verdiğine inanmak zor. Kolyeyi görebilir miyim bayan dursley.
Amaryllis Dumbledorun kendisine bir cevap vermesi umuduyla kolyeyi ona verdi. Dumbledore kolyeyi biraz inceledikten sonra.
Yarın kahvaltıdan sonraki dersiniz ne.
Diye sordu.
Antik tılsımlar profesör.
Profesör Bathsheda Babling'e derse biraz geç girebileceğini söyleyeceğim. Ve unutmadan limon şerbetini çok severim dedi.
Peki profesör.
Amaryllis Dumbledordan izin isteyip yanından ayrıldığında biraz cevap bulacak olmamın sevincini yaşıyordu.
Diğer taraftan profesör Dumbledor bu kolyenin şimdi ortaya çıkıyor olmasının iyi mi yoksa kötü mü olduğunu düşünüyordu.
Amaryllis ertesi sabah kahvaltısını yaptı. Profesör Dumbledor büyük salondan erken ayrıldığı için ona yetişmesi gerekiyordu. Sonunda müdür odasına acılan gorgoyların önüne geldiğinde...
Limon şerbeti dedi.
Gorgoylar geçişine izin verdi. Dumbledorun ofisinin kapısını çalacakken.
Içeri gerebilirsiniz bayan dursley dedi dumbledore.
Amaryllis bu adamı asla anlamayacaktı. Bazen gizemli bazende karşısındakini asimile etmek için her şeyi yapan bir adamdı. Ama aradığı cevabı kendisine vaad eden tek kişiydi o yüzden içeri girdi.
Günaydın profesör.
Günaydın bayan dursley. Dün gece bana kolyeyi gösterdiğinizde onu daha önce bir yerde gördüğümü biliyordum.
Dumbledore ayağa kalktı ve müdür odasındaki kitaplığa gitti.
Amaryllis iyice heyecanlanmıştı. Sonunda profesör dumbledore elinde bir kitapla geldi.
Işte bu kitap diyerek amaryllise uzattı.
Kitabın üzerinde unutulmuş efsaneler ve efsanevî nesneler yazıyordu.
Kitabı mümkün olduğunca az kişiye yada sizden başka hiç kimseye göstermezseniz sevinirim dedi.
Kitabı çantasına koyarken tabi profesör dedi şimdi derse gitmeliyim diyerek müdür odasından ayrıldı.
Amaryllis o gün akşam olmasını ve yasak saatin başlamasını dört gözle bekledi böylece yatağının perdelerini çekip sessizlik büyüsü ve uyuyormuş gibi görünmesi için hayal bozan büyüsü yaparak kitabı okuyabilirdi.
Sonunda gece devriyesini bitirip yatağa yerleştiğinde ve gerekli önlemleri aldığında kitabı okumaya başladı. Daha önce böyle bir kitap hiç görmemişti. Hiç duymadığı büyücü ve cadılar ile ilgili hikayeler. Lanetli nesneler. Bir şeyin yada birinin lanetli olup olmadığını anlayan aynalar. Konuşan kitaplar gibi pek çok şey vardı. Ve hepside birbirinden inanılmaz geçmişlere sahipti. Kolyesinin olduğu sayfayı buldu ve okumaya başladı.
5.yada 6. Yüzyılda yaşadığı düşünülen ve hala mugglelar tarafından efsane olarak görülen zamanın da islami coğrafyada peygamber olduğu iddia edilmis ama simyacı olan lokman ve lokman hekim olarak tanınan büyücü.
Kendisine yaşayan her canlının dilini anlamak ve konusmak için bir büyü icat etti unutma ihtimalini düşünerek bunu iki gülün içinde bulunduğu silindir şeklinde cam bir kaba büyüyü aktardı. Ve altın bir zincire bağladı. Lokmanın bitkilerle konuşarak onların hastalıklara iyi geldiğini öğrenmesi sonucu mugglelar onu şifacı yani hekim olarak çağırmaya başladı. Lokmanın bitkilerden birinin ölümsüzlüğe sahip olmasını sağlayacağını söylemesi sonucu ölümsüzlük iksirini yaptı.
Ama Tanrı büyücü halkın normal insanlardan daha fazla yaşaması ve muggleların ölümsüzlük peşinde kosmaması için kendisine bu bitkiyi unutturdu.
Lokman daha sonra kolyeyi kullanıp bitkiyi aramaya başladı ama dereden geçerken ayağı kaydı ve suya düştü. Bu esnada kolyeyi kaybetti. Kolyenin şu anda var olup olmadığı yada nerede olduğu bilinmiyor. Yirmi birinci yüzyıldaki karanlık büyücü voldemort ölümsüzlük için bu kolyeyi aramış ama asla bulamamıştır. Daha önce lokman dışında biri tarafından kullanılıp kullanılmadığı bilinmiyor.
Okumayi bitirdiginde Dumbledorun endisesini anladı bu kolye voldemort gibi birinin elinde cok tehlikeli olurdu. Zaten harrynin birinci yilinda felsefe taşını ele geçirip geri dönmeye çalışmıştı. Şimdi aradığı kolyenin kendisinde olduğunu öğrenirse neler olacağını düşünemiyordu.
Peki ne yapmalıydı kolyeyi dumbledore'a verip kurtulmalı mı yoksa yanında tutmaya devam mı etmeliydi.
Dumbledore kolyeyi alırsa ne olurdu. Insanlar onun ne kadar büyük bir büyücü olduğunu konuşmaktan bir zamanlar kendisininde güç peşinde koştuğunu unutmuştu. Belki artık öyle biri değildi yada hala aynıydı ama kimseye göstermiyordu. Nereden bilecekti kolyenin kendisinde kalmasına karar verdi. En kısa sürede onu banka kasasına koyacaktı yada kimseye göstermeden yalnızca kendisinin çıkarta bileceği şekilde büyüleyip boynuna asacaktı. Ama ne olursa olsun daha fazla insanın kolyeden haberdar olmasını engellemeliydi. Insanlara göre bu sıradan basit bir muggle kolyesi olmalıydı. Daha fazlası değil.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Amaryllis Dursley
Hayran Kurgupetunianin bir kızı olduğunu düşünün dudley ve harryden iki yaş büyük.Hogwarts öğrencisi bir gryffindor. Bu onun hikâyesi... hogwartsa nasıl mi gitti hadi öğrenelim. 21.yy