46. Bölüm 🎶 ♥️🎶

70 7 6
                                    

BÖLÜM ŞİİRİ

Hani iftar vaktine yakın susar ya insan.
Yokluğun o denli yakıyor beni.
Söyle ne zaman okunur bu ezan.
Bir yudum su gibi özledim seni...

👉CAN YÜCEL👈

🌼🌼🌼🌼

Zaman geçti. Yüreğimdeki o yangınlar aynı yerde kaldı. Harlandıkça harlandı. Zaman içimdeki yangına su olmadı. Zamanla geçer demişlerdi. Neden o zaman geçmedi? Yalan söylediler. Zamanla geçmedi. Acım, zamanı geçti.

Beş yıl geçti. Bu zaman zarfında hayatım çok değişti. Dedem müebbet almıştı. Bir can geri gelmezdi ama o canın intikamı alınmıştı. Keşke... Keşke daha fazlası olsaydı. Bir canın karşılığı hapis olmamalı. Ona nefes almak haramken...

Nefes almak en büyük hakkımız. Ama o bunu hak etmiyor. Günahkar bir beden içindeyken, masum birinin nefesini kesmişken nefes alması haram!

En nefret ettiğim insan kardeşim oldu bu zaman zarfında. Barış. Dedem hapse girince tüm mal varlığı babama kaldı. Barış'ın tek ailesi bizdik. O bizi hiç görmezdi. Barış için hep dedem vardı. O da yok şimdi. Dünya da yalnızdı. Babam bize çektirdiği tüm acıları unutarak onu evlat edindi. Oğluymuş gibi acısını paylaştı. Psikolojik destek gördü Barış. Gerçekten iyi değildi. Her şeyini bir an da kaybetmişti. Bu onu yıktı.

'Olmaz' dedim babama. 'Bizi kazaya sürükleyen birine acıma' dedim. Babam kabul etmedi. Benim istemememi de anlıyordu. Onun yüzünden ben sakat kalmıştım. Onun yüzünden babam gidip dedeme yalvarmış para istemişti. Her şeyi başlatan o zamanın sorumlusu Barıştı. Ve babam onu affetti.

Epey zengin olduk. Sözümü tutamamıştım. Dedeme olan borcumu bitirememiştim. Bu evden kurtaramamıştım onları. Bu yüzden babamın ilk işi o evi satıp yeni küçük bir ev almak oldu. Evden kazandığı tüm parayı yetimhaneye bağış yaptı. O evin tek kuruşunu bile kullanmadı.

Babam mesleğine tekrar döndü. Gelişi ile yükselmesi bir oldu. İşinde oldukça başarılıydı. Annem mutluydu. Artık kendi evinin işi tutuyordu. Bizimle vakit geçirip eskilerin eksikliğinin kapatmaya çalışıyordu.

Barış son günlerde daha iyiydi. Babam kendisine kalan parayı Barış'ın sağlığına kullanıyordu. O, onun hakkıydı. Ama babam o parayı kendisi için hiç kullanmadı. Kanlı para diyordu ona.

Dedem gibi zengindik. Babamın maaşı oldukça iyiydi. Hatta kendisine ayrı bir mimarlık ofisi açmayı istiyordu.

Dedeme vermek için biriktirdiğim para hala bende duruyordu. Babam için kullanmak istiyordum ama babam bunu istemiyordu. Öylece duruyordu.

Ben. Bende tüm acımı içime koyup yeniden okumaya karar verdim. Hırsla çalıştım derslere. Hedefim yoktu. Ne gelirse onu okuyacaktım. İlk senemde puanım çok iyi geldi ve tıbbı kazandım. Yüzümden utanmıyordum artık. Kim ne derse desin duymuyordum. Bunu bana öğreten kişi... Tüm acıları vermişti bana. Fark etmeden bana bunu da katmıştı. Kendimi sevmeyi öğretmişti bana, kendimden utanmamayı.

Anneme ve babama anlatmadım yaşadığımı. Ayrıldığımızı söylemiştim. Nedenini sormuşlardı. Cevap vermeyince de üstüme gelmediler.

Gülüşümün katilini hiç görmedim. Ne televizyonda ne de yürüdüğüm herhangi bir yerde. Bana yaşattıklarını nasıl unuturum diye hep düşündüm. Bahane aradım kendime. Ama bulamadım. Unutamadım. Aklımı çalmıştı benden. Hep onunlaydı. Onu düşünmekten bazen çıldıracağımı düşünüyorum. Bana o kadar acıyı yaşatmışken kalbim hala arsızca onu istiyordu. Bir kez daha görmek. Bir kez daha sesini duymak. Bir kez daha harelerini izlemek.

Bu Benim Dünyam (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin