08.01.2021
🌹Sayfa sonundaki küçük yıldızı doldurmayı unutmayınız lütfen.
🌹 Bölüm ile ilgili duygularınızı bölün sonunda belirterek ufacık bir yorum bırakırsanız beni çok mutlu edersiniz.
⛤⛤⛤⛤⛤⛤⛤⛤⛤⛤⛤⛤⛤⛤
🌲HIRÇIN VE DENİZ BİR YAŞINDA!🌲
🌼 OTUZ DÖRDÜNCÜ BÖLÜM 🌼
Bir birine yapışan göz kapaklarım dudaklarım arasından firar eden huysuz mırıltı ile aralanmaya başlamış bedenimi iri kollların sıkı tutuşuyla sarmalanmış halde buluvermiştim. Araladığım gür kirpiklerimle sevdiğim adam görüşüme girmiş derin bir uykuda soluklanıyordu.
Sakallı çehresinde gezen bakışlarım ile ince parmaklarım tenine değmiş şiddetli bir iç cekiş firar etmişti aralık dudaklarımdan. Haksızlık. Tüm bu yaptıklarım, yaşattıklarım haksızlık mıydı ona? Debelenip durduğum o pis balçıga düşmeyi ben istememiştim ki. Tüm bunlar benim suçum muydu?
Sırt üstü çevirdiğim bedenim ile gözlerim tavana çevrilmiş titrek derin bir soluk firar etmişti dudaklarımdan. Benden beterleri vardı, ölümden başka çaresi olmayan ama yinede ayakta kalabilen insanlar vardı, Nüans hanım vardı. Ben. Peki ya ben ayakta kalabilecek miydım? Ayakta kalmalı mıydım? Ayakta kalmak istiyor muydum? Yüzüme yükselen parmaklarım saçlarımı kulağımın ardına itmiş ufak bir hamleyle doğrulmuştum yattığım geniş yataktan.
Sırtımı yasladığım yatak başlığının ardından bakışlarım Deniz'i bulmuş yorgun gözüküyordu. Göz altları yorgunluğun verdiği halkalarla şekillenmiş teni solmuştu. Onunda canı yanıyordu, benim kocam.... Benim kocamda benimle birlikte kavruluyordu. O sırf ben bir kez olsun güleyim diye yaşarken ben ona ne yapıyordum böyle?
Yanağımdan kayan yorgun bir damla kuruyan dudaklarım arasında son bulmuş göğüslerim sessiz bir iç çekişle kabarmıştı. Ona haksızlık yapmayacaktım. Canım yanarsa yansındı, onun canının yanmasına izin vermeyecektim. Beni yanında istediği müddetçe yanında olmak için her türlü savaşı verecektim, vermeliydim. Üzerimdeki yorgandan sertçe kurtulmuş adımlarım beyaz mermerlerle şekillenen banyoya yönelmişti.
Yüzüme çarptığım soğuk su bedenimin titremesini sağlarken gözlerim aynadaki aksimi bulmuş bakışlarımı alamıyordum karşımdaki yıkık enkazdan. İki yana kaydırdığım duşakabinim cam kapakları beraberinde üzerimdeki pijamalar bir bir soğuk mermerlerin üzerine düşüyordu. Güçlü olmak değil belki de sadece güçlü görünmek zorundaydım. Deniz'in yok olmasına izin vermeyecektim. Onun bir damla göz yaşımda boğulmasına izin vermeyecektim.
Mor geniş bir havluya sardığım çıplak bedenimi geniş kıyafet raflarının arasına ilerletmiş siyah dar pantolonunu bacaklarımdan oyalanmadan geçirmiştim. Giydiğim ince mavi kazağımın ardından yüksek topuklu botlarımı giymiştim. Hafifçe renklendirdiğim solgun yüzüm sayesinde nefes aldığım belli olurken ellerim karma karışık olan saçlarıma yükselmiş pirize taktığım saç kurutma makinasının şekillendirici ucunu gezdirmeye başlamıştım saçlarım arasında.
Hafif dalgalarla şekillendirdiğim saçlarımı minik bir kelebek tokasıyla tutturmuş sessizce ayrılmıştım yatak odasından. Düşmüştüm, tepe taklak olmuştum ama tekrar ayağa kalkmam lazımdı. Ayağa kalkabildiğimi sanmaları lazımdı. Yalanda olsa bana inanmaları lazımdı. Belki de sadece onları inandırmam gerekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HIRÇIN VE DENİZ |SUSKUN SERİSİ-II
Chick-LitKAPAK TASARIMI🗝Sehrialem BİR KADIN DÜŞÜNÜN LÜTFEN . Yüksek bir uçurumun tam ucunda titreyen bedeniyle birlikte göz yaşlarını usul usul dökerken aldığı nefesin nasıl canını yaktığını düşünün. Umudunuzun, hayallerinizin, heveslerinizin tek bir gece...