10.11.193♾
🌹 Sayfa sonundaki küçük yıldızı doldurmayı unutmayınız lütfen.
🌹 Bölüm ile ilgili duygularınızı bölün sonunda belirterek ufacık bir yorum bırakırsanız beni çok mutlu edersiniz.
🌹 ELLİ BEŞİNCİ BÖLÜM🌹
6 AY SONRA ....
Yüksek kalın defterime prafösörün dudaklarından dökülen her cümleyi yazarken dişlerim ile dudaklarımı kıstırmış dolan sayfayı hızlıca çevirerek devam ettirmiştim kalemimi. Dersin bittiğine dair sert komutunu duyarken derin bir nefes almış bakışlarım bileğimdeki saate çevrilmişti. Önüme düşen saçlarımı ufak dokunuşumla kulağımın ardına itmiş toparlanmaya başlamıştım.
Uzun dar merdivenlerden seri adımlarla aşağıya doğru süzülürken geniş bahçeye adımlamış kampüsün arka tarafında kalan otoparka yönelmiştim. Boynuma yan şekilde astığım çantamın içine kayan parmaklarım ile arabamın anahtarını ararken arkamdan gelen telaşlı sese dönmüş soluk soluğa kalmış Oğuz çarpmıştı gözüme.
"Ayyyy Ezel.... Kız ne hız bu böyle nereye yetişiyorsun?"
"Bir şey mi oldu?"Huuuuhh. Ben şey isteyecektim senden. Biliyorsun ben yoktum geçen hafta Medeni hukuk dersinin notlarını bana verebilir misin? Kimsede bulamadım."
"Olur tabi ama yarın sana fotokobilerini versem olur mu? Biliyorsun sınav var yarın benim defterleriminde hepsi bir arada.."
"Elbette sorun yok.... Görüşürüz o zaman yarın."
"Görüşürüz." Dudaklarıma yerleşen nazik tebessümle uzaklaşmasını seyretmiş derin bir solukla ilerlemeye devam etmiştim.Uzaktan kumandayla açtığım arabamın içine kurulmuş dikiz aynasındaki yansımama çevrilmişti bakışlarım. Önüme gelen uzun saçlarımı sırtıma atmış çantamdan çıkardığım telefonumla Deniz'i arıyordum. Hapörlere aldığım telefon hemen yanı başımdaki koltuktaki yerini alırken arabamı çalıştırmış emniyet kemeri bedenimi kuşatmıştı.
Hala daha araba kullanmayı öğrendiğime inanamıyordum. Mardin'den Ankara'ya döndüğümüzde evimizin önünde arabamı görmüş Deniz'in jestiyle havalara uçmuştum adeta. Sonrası ise tam anlamıyla bir cümbüş havasıydı. Çantalarımızdan kurtulur kurtulmaz hızlıca trafiğe kapalı bir alana gelmiş yer değiştirmiştik sevdiğim adamla.
Heyecanım, paniğim, sevincim, hüznüm uzun uzun anlatmalarıyla kısa sürede mantığını kapmış bir şeyi daha başarmanın haklı gururuyla kabarmıştı omuzlarım. Çok geçmeden bir ehliyet sınavına yazılmış ünüversitem başlamadan ehliyetim avuçlarımdaydı. Mutluydum... Artık tam anlamıyla emindim ben... Mutluluğa kavuşmuş emin adımlarla yaşıyıyordum bu hayatı.
"Güzelim..."İkı yana kusursuzca kıvrılan dudaklarımla şakımış yorgun sesini duyuyordum.
"Ne yapıyorsun Deniz'im."
"Toplantım var onun dosyalarını kurcalıyorum. Sen ne yaptın bitti mi dersin?"
"Evet yoldayım şimdi. Eve geçiyorum."
"Anladım karım dikkat et olur mu?"
"Deniz....""Hmmm."
"İyi misin sen?"
"İyiyim." Sesi çok boş ve moralsiz gelirken mırıldanmış konuşmuştu.
"Emin misin?"
"Akşam konuşuruz geç kalmam ben."
"Deniz kötü bir şey yok dimi?"
"Hayır Sevgilim endişe edilecek bir şey değil işle ilgili."
"Peki. Geç kalma..."
"Tamam bebeğim."
"Kolay gelsin."Bakışlarım yoğun trafiğin arasına karışmış usul usul yol alırken kırmızı ışıkta duraksayan araba ile telefonuma uzanmış buluetooth ile radyoya bağlanmış sevdiğim şarkılar bir bir sıraya koyulmuştu. Ana yola sürdüğüm araba ile birlikte dudaklarım Sezen Aksu'nun büyüleyici sesine eşlik ediyordu.
" Beni özle isterim, beni çok özlee...
Üzülll.... Üzül bir süree..
En azından ince bir kabuk bağlasınnn...
Azıcık eşitlik sağlasınnn...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HIRÇIN VE DENİZ |SUSKUN SERİSİ-II
ChickLitKAPAK TASARIMI🗝Sehrialem BİR KADIN DÜŞÜNÜN LÜTFEN . Yüksek bir uçurumun tam ucunda titreyen bedeniyle birlikte göz yaşlarını usul usul dökerken aldığı nefesin nasıl canını yaktığını düşünün. Umudunuzun, hayallerinizin, heveslerinizin tek bir gece...