🌹ON ÜÇÜNCÜ BÖLÜM🌹

4.9K 407 328
                                    

Selam sabah şekerlerim. Yine uzun bir bölüm ve yine ben. Seviyorum sizleri keyifli okumalar.

🌹Sayfa sonundaki küçük yıldızı doldurmayı unutmayınız lütfen.

🌹 Bölüm ile ilgili duygularınızı bölün sonunda belirterek ufacık bir yorum bırakırsanız beni çok mutlu edersiniz.

⛤⛤⛤⛤⛤⛤⛤⛤⛤⛤⛤⛤⛤⛤

🌼 ON ÜÇÜNCÜ BÖLÜM🌼

Elimde tuttuğum ütüyü masanın ucuna bırakarak elimdeki pantolonumu katladığımda vakit kaybetmeden bir başkasını almış düzgünce ütülemeye devam etmiştim. Dudaklarıma şahane bir şarkının mırıltısı takılmış yüzümdeki gülümsemenin farkında bile değildim.

Hayatım beklenilmeyecek şekilde güzel gidiyordu ki tarif dahi edemezdim . Hiç gülmediğim kadar gülüyor, hiç kurmadığım hayalleri kurarken buluyordum kendimi. Ciğerlerime çektiğim derin nefesle birlikte bakışlarım aralanan odamın kapısına çevrilmiş Akın'ımı elindeki giysileri ile görmüştüm.

Bakışlarım çekingen yüzünde turlarken hafifçe mırıldanmış gülümseyerek onaylamıştım onu.
" Abla bunları da ütülesen olur mu?"
"Olur ablacım benimkiler bitmişti zaten koy şuraya."

Elindekileri bırakarak yatağımın ucuna oturduğunda bakışları ise elinde tuttuğu telefonundaydı. Elimdeki son pantolonu da katlayarak eşyalarımı vakit kaybetmeden dolabıma yerleştirdiğimde Akın'ın kapüşonlu üstlerinden birini almış dikkatle ütülemeye devam etmiştim.
"Eniştem gelmedi daha demi abla?"

"Yok gelmedi, iki üç hafta daha kalması gerekiyor." Usulca başını salladığında dudaklarıma yine aynı şarkı takılmış devam etmiştim işlerime.

Deniz gideli neredeyse bir aya yakın zaman olmasına rağmen biriken işleri onu bir hayli zorluyordu. Sabahın erken saatlerinden itibaren şirket ile şantiye arasında mekik dokuyor oda en az benim istediğim kadar buraya dönmeyi istiyordu .

Yorucu geçen gününün sonunda her akşam beni arıyor saatlerce süren telefon konuşmaları yapıyor adeta dönüşünün muhteşem olacağından dem vuruyordu. Her ne kadar kendime itiraf edemesem dahi onu özlemiştim hem de öyle çok ki.

Ütünün fişini çekerek masayı katladığımda muzip sesim duyulmuştu.
"Hey genç daldın bakıyorum yine mesajlara, ne o selin hanımın moralini düzeltemedin mi daha?"
"Yaaa abla dalga geçme Allah aşkına. Melis'ten not istedim kız papaz oldu benimle."

Arsız kahkaham odada yankılandığın da elimdeki kıyafetleri tek tek askıya yerleştirdiğimde aynı muziplikle konuşmuş oflayarak ayaklanmıştı.
"E haklı kız sen sevgilin varken el alemin Melis'imden en not istersen böyle beklersin mesaj gelecek diye. Kaldır bakalım kıymetlini doğru yerleştir bunları valizine. Annem başlar şimdi konuşmaya."

"Abla ben hiç gitmek istemiyorum, babaannemi çekmeyeceğim hiç."
"Akın kuzum vallahi gelmem ben, bir aileye bir kurban yeter. Bu sefer tek başına idare edersin sen. Bir sürü konum var üstünden geçmem gereken."

Kuvvetli bıkkın nefesi ile odadan dışarıya doğru adımlamaya başladığında ütü masasını ve ütüyü ardiyeye bırakmış tekrar odama dönerek çalışma masamın önüne kurulmuştum. Ciğerlerime çektiğim sakinleştirici bir nefes eşliğinde.

***

Biten konu anlatım videosunun ardından elimdeki kalemi sertçe defterimin üzerine bıraktığımda dağılan çalışma masamı toplamaya, kalemlerimi ve defterimi düzgünce çekmeceme yerleştirmeye başlamıştım. Telefonumun çıkardığı melodik sesle birlikte ayaklandığımda Deniz'in aradığını fark etmem ile göğsümün altında çarpan kalbim hızlanmış gülümseyerek kaydırmıştım yeşil amblemi.

HIRÇIN VE DENİZ |SUSKUN SERİSİ-IIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin