46

3.6K 329 199
                                    

Dumbledore'un ayrılışının ardından Karanlık Lord üzerindeki tılsımı kaldırdı. Lord Arasiel ise tüy gibi sessiz adımlarla aşağı indi. Merdivenlerin başında gizlenmiş ve tüm konuşmaları dinlemişti.

"Korkunç bir adam." dedi Karanlık Lord'a, Lord Arasiel. "Sizi düşman etmek için elinden geleni yapıyor. Kehanete birkaç cümle ekledi ve sizi mühürlü düşmanlar haline getirdi."

Karanlık Lord alayla güldü. "Sadece aramızdaki düşmanlığı pekiştirmedi, Alex'in neden Slytherin'e seçildiğine ve neden çatal ağız olduğuna da bir açıklama getirdi."

"Bu arada, bu herif gerçekten öğretmenin miydi- öğretmeniniz miydi?" diye sordu Lord Arasiel.

Karanlık Lord iç çekti. "Maalesef."

"Adınız gerçekten Tom Riddle mı?" diye sordu merakla.

Karanlık Lord başıyla hafifçe onayladı. "Tam olarak, Tom Marvolo Riddle..."

Bu yetişkinler için beklenmedik bir bilgiydi, çocukların aksine. "Bu ikinci adını açıklıyor..." diye mırıldandı Draco, Harry'e.

Harry başıyla hafifçe onaylayıp babasına döndü. "Baba..." dedi Harry. "Teşekkür ederim."

"Ne için?" diye sordu Karanlık Lord. Birden bire ne için teşekkür ettiğini anlayamamıştı.

"Dursley Ailesi'ni öldürdüğün için..."

Karanlık Lord önemsiz bir şeymiş gibi geçiştirdi. "Önemli değil... Sana verdiğim söz olmasaydı, ihtiyarı da hemen şuracıkta öldürürdüm. Söyledikleri aşırı sinir bozucuydu. Kendimi zor tuttum."

"Dürüst olmak gerekirse, bende öyle. Özellikle Bayan Figg konusunda... daha fazla ona güvenen saf masum çocuk rolü yapamadım."

Karanlık Lord rahatça söyledi. "Doğru olanı yaptın. Hesap sormasaydın garip olurdu. Sen bir Slytherin'sin."

"Kehanet hakkında söyledikleri daha çok sinirimi bozdu. Adam resmen savaşın tüm yükünü omuzlarıma yükleyip... Ah Harry... Aslında sana çok değer veriyorum masalı okudu." dedi Harry sinirle.

Karanlık Lord güldü. Şu anda aşırı sinirli olması gerekiyordu ama oğlunun küçük tatlı sinir krizi onu eğlendiriyordu.

"Bir de, sevgiyi bilmediğini söylemiyor mu? Anneme aşık olan da başkasıydı zaten."

Karanlık Lord omuzlarını silkti. "Muhtemelen anneni sevdiğimi düşünmüyor. Bir varisim olabilmesi için anneni kullandığımı düşünüyor. En azından Sirius Black'in düşünceleri bu yöndeydi."

Harry bakışlarını Karanlık Lord'a dikti. "Baba.... dün gece Sirius Black'i de ziyaret ettin mi yoksa hala hayatta mı?"

"Ona vaktim kalmadı."

"Güzel..." dedi Harry ve koltuğa babasının yanına oturdu. "Black şu anda kaybedemeyeceğimiz kadar değerli."

Karanlık Lord iç çekti. "Maalesef öyle. Orion ve Eleanor'un hatırı için onu öldüremeyecektim zaten. En azından bir işe yarasın it herif."

Harry düşünceyle sordu. "Adını nasıl temize çıkaracağız?"

"Peter Pettigrew'i bulmamız yeterli. 13 muggle'ı öldüren Pettigrew'di. Bir patlama yapıp, parmağını keserek geride bıraktı ve fareye dönüşerek olay yerinden ayrıldı. Tam o anda seherbazlar gelip Black'i yakaladı."

"Tahmin etmeliydim..." dedi Harry. "Fazla saf bir adam. Akraba olmanın utanç verici olacağı kadar... Bu durumda, Pettigrew'i bulmamız yeterli."

Marvolo RiddleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin