69

3K 312 241
                                    

30 Ekim sabahı kahvaltıya indiklerinde, geceleyin Büyük Salon'un süslenmiş olduğunu gördüler. Duvarlarından, her biri bir Hogwarts binasını temsil eden muazzam, ipek flamalar sarkıyordu. Gryffindor için üzerinde altın bir aslan olan kırmızı bir flama, Ravenclaw için
bronz kartallı mavi bir tane, Hufflepuff için siyah porsuklu sarı bir flama ve Slytherin'e de gümüş yılanlı yeşil bir tane. Öğretmenler masasının arkasında asılı en büyük flamada ise Hogwarts arması vardı. Kocaman bir "H" harfinin çevresinde birleşmiş aslan, kartal, porsuk ve yılan.

Kahvaltı tabakları hala boştu, gelecek misafirleri bekliyorlardı. Önce, okul müdüreleri Madam Maxime eşliğinde Beauxbatons öğrencileri geldi. Madam Maxime, oldukça büyük bir kadındı. Gerçek anlamda büyük, Hagrid ile aralarında sadece birkaç santim vardı.

Profesör McGonagall'ın eşliğinde büyük salona girmişlerdi. Madam Maxime, doğruca Dumbledore'a ilerledi ve eski bir dostla karşılaşmış gibi onu sıkıca kucakladı. Onlar kendi aralarında küçük bir sohbet döndürürken Hogwarts'ın erkek öğrencileri hayranlıkla Beauxbatons öğrencilerine bakıyordu. Hermione kendini gözlerini devirirken bulmuştu.

Bir sonraki misafirler, Profesör Snape eşliğinde büyük salona giren Durmstrang okuluydu. Okul müdürleri Profesör Karkaroff beğeniyle salonun tavanına baktı. "Burada olmak ne kadar iyi, ne kadar... Viktor, gel, sıcağa gel... Bir sakıncası yok ya, Dumbledore? Viktor biraz başını üşütmüş de..."

Karkaroff öğrencilerinden birine öne ilerlemesi için işaret etti. Çocuk öne çıktığında Draco heyacanlı bir şaşkınlıkla söyledi. "Bu Victor Krum!"

Harry tek kaşını havaya kaldırdı ve çocuğu inceledi. İri yapılı, uzun boylu, kısa siyah saçları ve siyah gözleriyle ortalamanın üzerinde bir görünüşe sahipti. "Kim bu çocuk?" diye sordu.

"Profosyonel bir Quidditch oyuncusu. Harry o en iyisi."

Harry hiç bir zaman Quidditch ile ilgilenmemişti ancak Draco'nun yorumunun doğru olduğunu bir anda heyecanlı fısıltılarla dolan büyük salondan anlayabilirdi.

Tanışma faslının ardından misafir öğrenciler büyük salondaki masalarda yerini almıştı. Beauxbatons öğrencileri Ravenclaw masasını tercih etmişlerdi. Yüzlerinde somurtkan ifadelerle büyük salonu süzüyorlardı. Durmstrang ise, Slytherin masasına yerleşmişlerdi.

Victor Krum, Draco'nun diğer yanına oturmuştu. Slytherin öğrencilerinin bilerek Harry ve Draco'nun yanında bıraktığı boşluklar Durmstrang öğrencileri tarafından doldurulmuştu.

"Merhaba." dedi Draco heyecanlı ve titrek bir sesle. "Ben Malfoy, Draco Malfoy."

"Merhaba." dedi Krum yumuşak bir gülümsemeyle. "Krum, Victor Krum." diyerek onu taklit etti.

"Hadi ama..." dedi Draco. "Senin kim olduğunu biliyorum. Eminim herkes biliyordur."

"Yoo..." dedi Harry, Krum'un gözlerinin içine bakarak. "Az önce Draco söyleyene kadar kim olduğuna dair en ufak bir fikrim bile yoktu."

"Harry!" dedi Draco.

"Sorun değil." dedi Krum ve nazikçe gülümsedi. "Tanışmaktan memnun olurum." dedi ve elini uzattı. "Victor Krum."

Harry ona uzatılan ele bir bakış attıktan sonra elini sıktı. "Harry Potter."

Krum'un yüz ifadesi şaşkınlığa dönüşürken Dumbledore'un konuşmaya başlamasıyla büyük salona sessizlik çöktü.

"İyi akşamlar, hanımlar beyler, hayaletler ve -hepsinden önce- konuklar." dedi Dumbledore, yabancı öğrencilere gülümseyerek. "Hepinize Hogwarts'a hoş geldiniz demekten büyük memnuniyet duyuyorum. Umarım burada konuğumuzken hem rahat, hem de hoş vakit geçirirsiniz. Turnuva şölenin sonunda resmi olarak başlayacak, şimdi hepinizi yemeye içmeye davet ediyorum, evinizdeymiş gibi davranın!" dedi ve yerine oturdu.

Marvolo RiddleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin