11. Bölüm ❝Köpek❞
✨
Günler sonra kapı çaldığında Osman amcanın geldiğini düşünüp dış kapıyı açtım. Ardından ev kapısını açıp mutfağa geçtim ama ''Cemre?'' diye soran sesi duyduğumda gelenin Osman amca olmadığını anladım. Kalbim göğüs kafesimi zorlayacak şekilde atmaya başlamıştı. Titrek bir nefes alıp koşarak kapıya gittim. Cihan gelmişti!
Beş günün ardından onu gördüğüme heyecanlanan kalbim delicesine çarpıyordu. Öyle ki kalp atışlarımın dışardan duyulursa diye korkmaya başladım
''Kimin geldiğine niye bakmıyorsun?'' deyip bavulunu köşeye bıraktı ve içeriye geldi
''Ben Osman amca geldi sanmıştım'' bana baktı. Mavi gözleri gözlerimle temas ettiğinde onu ne kadar özlediğimi fark ettim. Cihan'ı neden özlemiştim ki ben?
''Neyse'' deyip salona geçti. Bende hemen peşinden gittim
''Hoş geldin'' bana bakıp gülümsedi. Bana ikinci defa gülümsedi!
''Hoş buldum'' bende ona gülümsedim ve yanına oturdum
''Neler yaptın Bolu'da?'' koltuğa yayıldı
''Valla öyle çok yoğundum ki başımı kaşıyacak vaktim bile olmadı. Ondan geç geldim zaten iş baya uzun sürdüm'' başımı salladım
''Aç mısın? Sana bir şeyler hazırlayayım mı?''
''Aç değilim ama peynirli poğaçalarını çok özledim'' kalbim tekledi. Beni özlememişti ama yemeklerimi özlemişti. Belki bir gün beni de özlerdi?
''Tamam ben şimdi yaparım'' tekrar gülümsedi. Ne kadar güzel gülümsüyordu öyle... Mutfağa giderken arkamdan ''Sağ ol!'' diye seslendi. Bende ona cevap olarak arkamı dönüp kocaman gülümsedim ve peynirli poğaça yapmaya başladım
Peynirli poğaçalar bittiğinde Cihan terasa çıktı. Bende çay demleyip peynirli poğaçalarla birlikte yanına gittim. Elimdekileri görünce sandalyeden kalkıp elimdekilere aldı ve masaya yerleştirdi. Mutfağa geri gidip çay bardaklarını aldım ve tekrar terasa çıktım. Cihan çoktan üçüncü poğaçasını yemeye başlamıştı
''Valla babamdan bile çok özlemişim şu poğaçaları'' deyip çayından bir yudum aldım
''Başka neyi özledin?'' diye sordum. Belki seni derdi?
''Hımm... Evimi özledim, yatağımı özledim'' derin bir iç çektim. Anlaşılan beni hiç özlemeyecekti...
''Ne oldu? Moralin bozuldu sanki?'' kendimi toparladım
''Yok bir şeyim'' mavi gözleri bir müddet üzerimde oyalandı. Ardından omuz silkip poğaçasını yemeye devam etti
''Ben ablama gideceğim''
''İstiyorsan birlikte gidelim?'' şaşırdım
''Benimle mi geleceksin?'' ağzı dolu olduğu için cevap olarak başını salladı
''Ama sen yorgunsundur şimdi?'' ağzındaki lokmayı yutup bana baktı
''Gelmemi istemiyor musun yoksa?'' diye sordu.
''Ben senin için dedim. Çok gelmek istiyorsan gel. Eniştemle oturursunuz'' deyip terastan çıktım ve ablamı aradım.
''Efendim Cemre?''
''Abla nasılsın?''
''İyiyim canım sen nasılsın?''
''İyiyim bende. Abla müsaitsen Cihan'la birlikte size oturmaya gelecektik''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nefret (Zoraki Evlilik)
ЧиклитGeçmişte annesinin ona yaşattıklarından dolayı bütün kadın ırkından nefret eden Cihan, babası tarafından para karşılığı satılan Cemre ve zoraki bir evlilik. Cihan, geçmişi atlatıp diğer kadınların annesi gibi olmadığına inanarak bir yuva kurabilir m...