Nefret (Zoraki Evlilik)

23. Bölüm •Kavuşmak

23. Bölüm ❝Kavuşmak❞

Cihan Ayvazoğlu

✨

Tişörtü yaramdan çekip kan akışına baktım. Kanama hala durmamıştı. Torpidodan tekrar kolonyayı alıp yaramın üstüne döktüm. Koltukta gerilip dudaklarımı birbirine bastırdım ve kolonyanın yakıcı hissinin geçmesini bekledim. Yakıcı sıvı geçtikten sonra tekrar tişörtü yarama bastırdım ve Volkan'ı aradım

''Var mı bir haber?'' diye açtı telefonu

''Vuruldum'' az önceki inlememi yuttuğum için sesim boğuk çıkmıştı

''Ne?'' tişörtü biraz daha bastırdım

''Vuruldum diyorum oğlum''

''Nasıl? Cihan iyi misin? Kim yaptı? Nasıl oldu? Kumarhanedekiler mi bir şey yaptı? Sado mu vurdu? Cevap ver!''

''Hayır, kumarhaneye girmedim. Cemre'nin annesi vurdu beni''

''Ne? Neden oğlum?''

''Yanlışlıkla oldu. Önemli bir şey değil küçük bir sıyrık'' Volkan'ın derin bir nefes aldığını duydum

''Hemen hastaneye gidiyorsun. Bende yanına geleceğim birazdan''

''Hayır''

''Ne demek hayır? Hastaneye gidiyorsun dedim sana!''

''Bende hayır dedim! Cemre'yi bulmadan hiçbir yere gitmiyorum''

''Geberip gideceksin geri zekalı, git şu hastaneye!''

''Hayır!''

''Lan Hamit amca yanımda küfür ettirtme bana! Gideceksin o hastaneye!''

''Hayır, hiçbir güç beni o hastaneye götüremez''

''Geri zekalısın Cihan. Gerçekten geri zekalısın!'' deyip telefonu suratıma kapattı. Telefonu vitesin yanındaki boşluğa atıp tişörtü yaradan kaldırarak kan akışına baktım. Az da olsa kanamam durmuştu. Kana bulanmış tişörtü torpidoya atıp sargı bezini aldım. Yarama kalın bezi koyduktan sonra ince sargıyı sağlam belimden başlayarak yarama doğru sarmaya başladım. Birkaç kat sardıktan sonra bezi sabitledim ve paketi torpidoya atıp temiz tişörtü üzerime geçirdim ve arabayı çalıştırdım.

Kan akışını hissedebiliyordum. Kan, bezin altında baskı uyguluyordu rahatça etrafa yayılmak için. Bugün dünya kana yeterince doyacaktı. Bu gece her taraf kan kokacaktı, kan vadisi... Benim kanım, Sado'nun kanı, Sedat'la Nihat'ın kanı, Çağrı'nın kanı ve eğer Cemre'yi bulamazsam Mehmet'le Cemile'nin kanı.

Bu kadar kan yetmez mi zalim dünya? Bu kadar kan dökmem yetmez mi Cemre'ye kavuşmam için? Ne yapmalıyım? Daha kaç kan dökmeliyim? Kana susamış aç dünya...

Sonunda kumarhanenin önüne geldiğimde arabayı boş bir yere park edip aşağıya indim. Her adımımda yaram sızlıyordu ama umursamadım. Şu an görülecek bir işim vardı ve hiçbir sızı beni bu işten alıkoyamazdı. Bar gibi görünen ama aslında kumarhane olan mekanın kapısına geldiğimde iki koruma beni durdurdu.

''Damsız almıyoruz'' sağ dudağımı yukarıya kıvırdım

''Sado'ya geldiğimi haber verin veya Nihat'a, Sedat'ta olur'' korumalar şaşkınlıkla birbirlerine baktılar. Sağ taraftaki koruma kulağına takılı olan kulaklığın mikrofonuna doğru konuşmaya başladı

''Efendim, burada sizinle görüşmek isteyen biri var'' karşı tarafı duyamıyordum tabii ki ama bu adamın Sado'yla konuştuğuna adım gibi emindim