Bir deli Kumsal | 17. Bölüm

3.6K 171 17
                                    

Hemen arkamı döndüm. Gözlerim dolmuştu. Elimden kayacak gibi olan çantamı biri tuttu. Kim olduğuna bakamadım. Seri adımlarla salondan çıktım. Çantamı tutan silüet benimle birlikte yürüdü. Sahile kadar yürüdüm. Rüzgâr esiyordu. Ürpermiştim. Omzuma koyulan ceketin sahibi beni koruyan çocuktu. Durmuştuk.

"İyi misin?"

"Hıhı."

"Oturmak ister misin?"

"Ben eve gitsem iyi olacak."

Montunu ona geri verdim. Çantamı aldım. Yürümeye devam ettim. Tekrar yanıma geldi.

"İyi görünmüyorsun. Konuşmak ister misin?"

"Hayır."

Burnumu çektim.

"Saol."

Hızla adımlarla oradan uzaklaştım. Eve gittim. Elçin ve abimler evdeydi. Kapıyı telaşla Elçin açtı. Sıkıca sarıldı.

"Kum, iyi misin?"

Ondan ayrıldım. Dolu gözlerim ağlamamak için zor duruyordu. Dudaklarımı büzdüm. Kapıya Alperen abim ve Polat abim geldi.

"Kumsal, noldu?"

"Fındığım, neden ağlıyorsun? Düğünden de gitmişsin. Bize haber bile vermedin."

Cevap vermiyordum. Elçin kolumdan çekerek beni içeri soktu. Odama çıkarttı. Dolaptan pijama aldı. Beni duş almam için banyoya itti. Duş aldıktan sonra verdiği pijamayı giyindim. Normalde çekmediğim perdeyi ve kapatmadığım camı bugün kapatmak istedim. Sanki o camı kapatsam bir daha karşıma çıkmayacaktı. Onu görmeyecektim.

Perdeyi kapatırken onu gördüm. Gözlerinde hüzün vardı. Yüzü dağılmıştı. Hıncımı perdeden almak istercesine sert bir şekilde perdeyi çektim. Yatağıma oturdum. Aralıksız çalam telefonumu kapattım. O arıyordu, biliyordum. Elçin saçlarımı okşadı. Üstüme pikeyi örttü.

"Gördün değil mi onları?"

Dolu gözlerle ona baktım.

"Ama gördüğün-.."

"Lütfen, Elçin. Sonra konuşalım."

Elçin dudaklarını birbirine bastırdı.

"Ama ger-.."

"Elçin, dışarı çıkar mısın?"

"Peki. İyi geceler."

Çınar'ın anlatımıyla

"Napıyorsun?!" diye bağırdım.

"Şey.. Ben.. "

"Sen naptığını sanıyorsun?! Sakın bir daha yaklaşma bana!"

Kumsal'ın oturduğu yere baktım. Aklıma masadan kalktığı geldi. Masadaki hatta düğündeki herkes bizi seyrediyordu.

"Kumsal nerede?"

"O.. lavaboya gitti."

İlk defa şans benden yanaydı. Koşarak salondan çıktım. Lavaboların olduğu yerin kapısında beklemeye başladım. Nolursa olsun benden duymalıydı. Yanlış anlayabilirdi.

En büyük aptallığı Damlayla gelerek yapmıştım. En azından şimdi bir doğru yapmalı, ona kendim anlatmalıydım.

Yaklaşık 15 dakika bekledim. İçeri girdim. Bütün lavabolar boştu. Koşarak salona geri girdim. Elçinler yoktu. Kızlar ve annem endişeliydi.

"Kumsal yok."

Koşarak salondan çıktım. Görmüş müydü? Onların evine gittim. Kumsal'ın odasının ışığı yanmıyordu. Kapıyı çaldım. Kapıyı Elçin açtı.

Bir deli KumsalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin