Bir deli Kumsal | 74. Bölüm

1.8K 204 622
                                    

"Bu kıyafetler ne lan?!" Diye gürledi Polat abim.

"Elbise." Dedim mırıl mırıl bir sesle.

"Kumsal, başlatma elbisene. Bunlarla nereye gitmeyi planlıyorsun?!"

Yüksek ses yüzünden yüzümü buruşturdum.

"Abi, açıklayacak olursam-..."

"Açıklama. Açıklama Kumsal! Nasıl oluyorsa her ağzını açtığında haklı çıkıyorsun. Sus o yüzden!"

Gülme isteğimi bastıramayıp kahkaha attım.

"Ula delurtme benu!"

"Polatcığım, niye bağırıyorsun ki şimdi?" Dedi Bade başını yana yatırıp sevimlice.

Kahkaha attığım an Bade gözlerini belertip bana baktı. Sus diyordu. Sustum hemen.

"Bak diğerlerine. Nasıl kabullendiler. Sen de öyle kabullen. İdare et bu gecelik."

"Harbiden lan. Niye susuyorsunuz siz?!"

Mal mal Polat abime baktılar. Tekrar gülmemek için dişlerimi alt dudağıma geçirdim.

"Nutku tutuldu safoşların." Dedi Bade.

Hepimiz kahkaha attık. Gülmekten karnım ağrımıştı. Birden zil çaldı. Korkuyla kızlara baktım. Toprak abimse bizi buraya gömerdi. Polat abim sırıttı.

"O safoşların nutku tutulabilir. Ama merak etmeyin, şimdi bu safoşların da nutku tutulacak. Büyük Demir geldi. Bakayım şimdi ne yapacaksınız."

Hayır ya!

Alt dudağımı dişledim. Fısıldadım.

"Odaya kaçsak?"

Kapı açıldı, abimler içeri girdi. Toprak abimin sert çehresi daha da sertleşti. Kaşları ağır ağır ürkütücü derece çatıldı. Gözleri ağır ağır hepimizin üstünde dolaştı. Sude'yi süzerken gözünde şimşek çaktığını gördüm. Tamam dedim ya, buraya kadar. Öldük biz.

"Bu haliniz ne lan?!" Diye gürledi.

Bütün Trabzon'a canlı yayın yapıyoruz şuan. Birazdan da üçüncü sayfa haberlerine transfer olacağız. Nasip olursa Davut amcanın mezar taşlarının reklamıyla da kapatırız günü.

"Açıklayacak olursak-..." Dedi ürkekçe Sude.

"Açıkla!"

Abi, bağırma. Korkuyorum!

Derin nefes aldı Sude. Tek nefeste konuştu gözlerini kapatıp.

"Bekarlığa veda partisine gidiyoruz."

Yürek mi yedin kızım sen?!

"Bekarlığa veda.. he mi?" Dedi abim seri katil edasıyla.

Erkekler kendilerine gelmişti o gürlemeden sonra. Zira şuan hepsi bize kötü kötü bakmakla meşguldü. Polat abim hala sırıtıyordu.

"Lan siz beni katil mi edeceksiniz?! Çıplak gitseydiniz. Giyinmeye zahmet etmişsiniz."

"Abi aslında o kadar-..."

Abim Elçin'e öfkeli bakışlarını çevirince Elçin sustu.

"Sen de mi Elçin?!" Dedi Deniz.

Elçin bana baktı. Napmaya çalıştığını anlamaya çalışıyordum. Konuşmaya başladı.

"Aslında şöyle; ben de mi derken mi burada soru eki oluyor. Bu soru eki cümleye gelince cümle soru anlamı kazanıyor. Gelmeseydi kazanmazdı. Ama geldi. O yüzden kazandı. Kazandığı için soru cümlesi oldu. Ama kazanmasaydı gelmemiş olurdu. Çünkü ortada bir ek olmazdı. Böylece cümle de olmazdı."

Bir deli KumsalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin