(Wattpadde Bir deli Kumsal adlı ilk kitaptır.)
(Düzenleniyor...)
Üç abiyle yaşıyorsanız, bela mıknatısıysanız ve fazla güzelseniz hayat sizin için çok zordur. Bir de karadenizliyseniz... Geçmiş olsun.
Mahallenize üç kız kardeşiyle bir adam taşınırs...
Askıya alınma gibi bir durum yok. Yanlış anlamışsınız. Alev'e dikkat çekmek ve sınır hakkında konuşmak için atmıştım o bilgilendirmeyi. Askıya almadığımı göstermek için atıyorum bu bölümü.
Her bölümü atarken bir bölüm daha yazıyorum. Siz sınırı doldurduğunuzdahemen diğerini atmak için.
Sınır dolarsa hemen yenisini yüklemek için kenarda hazır bölümün var zaten. Siz sınırı doldurun yeter.
Bir de lütfen Alev'e de bakın. Pişman olmayacaksınız...
-
İstanbul'a döneli 3 gün oluyordu. Havalar iyiden iyiye ısınmıştı. Bugün eve temizliğe bir kadın gelecekti. Biz de kızlarla kafeye gidecektik.
Dolabımdaki kışlıkları kaldırdım. Yerine yazlıkları yerleştirdim. Dolaptan kıyafet alıp banyoya gittim. Rutin işlerimden sonra hazırlandım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Elçin'in odasına daldım. Elindeki ruju yere düşüren Elçi, sinirle bana döndü.
"Dal dal. Dingonun ahırı çünkü burası. Bak şurada atlar kalıyor, şu köşe de ineklerin."
"Şu köşede senin heralde."
Göz devirdi. Sırıttım.
"Kime bu hazırlık?"
Leyla gibi hafifçe salına salına bana döndü.
"Sana."
Kahkaha attım.
"Şapşalsın sen."
"Bu kelimeyi genelde senin için kullanıyorlar."
Beni yeni görüyormuş gibi süzdü.
"Senin böyle bir kıyafetin var mıydı?"
"Yoktu."
"Bensiz alışverişe mi çıktın?!" Dedi sitemle gözlerini kısıp ellerini beline yerleştirerek.
"Hayır Elçi. Body ve şort zaten vardı."
Sustum. Şeytani sırıtışımı sundum. Yeni anlıyor gibi kaşları havalandı.
"Kurban kim?"
"Alperen abim."
Kahkaha attık.
"Onun gömlekleri sana oluyor mu?"
"Olmuyor. Kestim."
Kaşları aya doğru yol aldı. Ağzı açık bana bakıyordu. Gömleği çekmeye çalıştı, başarısız oldu. Eliyle ağzını kapattı.
