Bir deli Kumsal | 63. Bölüm

1.9K 194 389
                                    

Koşarak evden çıktım. Taksiye binip şirkete gittim. Herkes fısıldaşarak bana bakıyordu. Asansöre bindim. Yönetim katına çıktım. Kalabalığın içinden geçtim. Çınar yerde yatıyordu. Kendinden geçmişti. Çağrı hala yumrukluyordu. Polat abim, Deniz ve Alperen abim Çağrı'yı tutmaya çalışıyordu.

"Çağrı!"

Çığlığımla bana döndü. Çınar'ı bıraktı. Kan olmuş elini umursamadan Çınar'ın üstünden kalkıp bana sarıldı. Birkaç saniye afallasam da kollarımı omzuna sardım. Koca cüssesinin yanında küçücük kalıyordum. Kollarının arasında kayboluyor gibi duruyordum.

Birkaç dakika sonra ayrıldı benden. Siniri geçmiş gibi duruyordu. Abimler çatık kaşlarla bizi izliyordu. Sarılmamıza kızmış gibi değil de daha çok nolduğunu anlamaya çalışıyor gibiydiler.

Alperen abim gözlerini Çınar'a çevirdi. Biraz onu inceledikten sonra önüme geldi. Sweatshirtün sağ kolunu yukarı sıyırdı. Alt dudağımı dişledim gergince.

Abim bir süre kolumu inceledi. Yüz ifadesi bir katilin yüz ifadesini andırıyordu. Aşırı tırsıyordum şuan. Parmak uçlarıyla morluklar okşadı. Gözlerime baktı.

Öfkeyle Çınar'ın üstüne yürüyecekti ki şirkette daha önce birkaç kez gördüğüm bir adam tuttu abimi. Ama attığı iki adımın zemine bıraktığı sert, tok sesi ta buradan duymuştum.

"Alperen, adam bayıldı. Yeter."

Polat abim bütün şirketi yerinden oynatacak kadar yüksek sesle bağırdı.

"Noluyor lan burada?!"

Ah abi..

Evin babası gibisin. Hiçbir şeyden haberin yok. En son sen öğreniyorsun. İş işten geçince..

Gözlerim dolmuştu. Bu durumu nasıl açıklayacağımı, ne yapacağımı bilmiyordum. Ambulansta çalışan acil tıp teknisyenleri sedyeyle yanımıza geldi. Çınar'ı kaldıracakken Polat abim durdurdu onları.

"Bırakın gebersin şerefsiz! Kardeşimin koluna bakın asıl."

"Abi saçmalama. Bırak, iyiyim ben."

Ben abimle konuşurken Çınar'ı götürmüşlerdi. Polat abim sırtımdan hafifçe ittirerek odasına soktu beni. Benimle birlikte Çağrı, Alperen abim, -ne ara geldiğini bilmediğim- kızlar ve Deniz de geldi.

"Anlat!"

Gerginlikten şuracığa bayılacağım!

"Kumsal, artık saklayamayız. Anlat."~Elçin

Tırnaklarımı avuç içime bastırdım. Mırıldandım.

"Biz Çınarla birlikteydik."

Gözlerimi sıkıca kapattım.

E hani, bağırış çağrış yok?

Gözlerimi ağır ağır araladım. Abimlere baktım. Sinirden kıpkırmızı olmuştu.

"Devam et." Dedi Polat abim tıslayarak.

"Çağrı geldiğinden beri çok değişti. Sürekli kavga çıkartıyordu. Çağrı'ya yemeğe gittiğimiz gün, yemeğe gitmeden önce tartışmıştık. Yemeğe gitmememi istemişti. Ben de gideceğim diyince baya bir kızmıştı. Hatta o gün giydiğim sweatshirtü bana kızarken yete fırlatmıştı, al bunu giyin diye. Ben de inat olsun diye onu giyinmiştim. Neyse, biz o gün mutfakta o hale gelince azardan kaçmak için Çağrıyla evden kaçmıştık. Burayı zaten biliyorsunuz. Ali abinin yerine gitmiştik. Dönüşte Çağrı beni eve bıraktı. Size yakalanmamak için sessizce odama çıkmak istedim. Mutfağın bahçe kapısından odama çıkacaktım. Kapıya bakarken Çınar birden bileğimden tutup onların evine sürükledi. İçeri girdik. Salonda bağırmaya devam etti. Kolumu sıkarak konuşmuştu. Belki de farkında değildi, bilmiyorum. Deniz ayırdı bizi. Kolumu onun elinden kurtardı. Çınar'a yumruk atıp onu evden kovdu. Dün gece de onlarda kaldım."

Bir deli KumsalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin