Avukat 35.bölüm

1.9K 143 75
                                    


Yüzüme damlayan su damlaları ile gözlerimi araladım.
Yattığım yerde üzerime yağmur yağıyordu.

Ne kadar zamandır bilincimi kaybetmiştim?

Yağmur damlaları yüzümden akıp kayarken nerede olduğumu merak ettim.
En son yönümü kaybetmiş bir şekilde yürüyordum.
Son hatırladığım şey, kayboluşumdu.

Çamurlaşmaya başlayan toprağını üzerinde sırt üstü bulmuştum şimdi kendimi.
Gökyüzüne bakarken.
Güneş çoktan batmıştı.
Ama etrafta hafif bir kızgınlık vardı.

Üzerime yağmur yağıyordu.
Gözlerimin ıslandığını, kirpiklerimin yaşardığının fark ettim.
Hayır.
Ben ağlıyordum.

Birden duyduğum melodi ile doğrulup etrafıma baktım.
Telefonum çalıyordu.
Bir çok cevapsız arama almıştım.
Titreyen ellerle cevapladım.

"Kimse sana ulaşamıyor! Nerdesin sen?" duyduğum ses ile sıçradım.

Oya!

"Oya!" dedim ağlamaklı sesimle. Kendime hakim olacak gücüm yoktu. Güçlü durmaya çalışamayacak kadar kaybetmiştim.

"Dinle beni. Ben ve baban şimdilik iyiyiz. Sana bir zaman müddeti mi vermişler ne, öldürmediler bizi. Hemen buraya gelmeliymişsin. Yoksa öldüreceklermiş.
Ne yapacaksın Beril? Kaybettik her şeyi!"

Düştüğüm boşluğu Oya'ya anlatamazdım. Vaktimiz asla olmazdı.

Bir an önce kendime gelmeliydim. Kolları sıvayıp elimden geleni kurtarmaya çalışmalıydım.
Bir yandan ölüm fikri beni sakinleştiriyordu. Çünkü biliyordum, ne olursa olsun, ne kadar kaybedersem kaybedeyim çok yakında her şey bitiyordu.

"Geliyorum Oya."

Gökyüzüne bakmayı sürdürdüm.

"Güneş batmadan geliyorum. Yoldayım."

Seçimimi yapmıştım.

Babama bir hayat borçluydum.

Değiştiğimi görmeden ölmesini istemiyordum.

Ayağa kalktım.

Vaz geçtiğim her şeyi düşündüm.

Adnan'a kendi ayaklarımla teslim olmaya gidiyordum.

En azından denemiştim, çabalamıştım! Savaşmıştım! Ama girdiğim her savaşı kazanmam beklenemezdi, ben kaybettiğimi kabul edecektim.

Son bir kez.

Son kez, babama gidecektim.

"Oya." dedim.
"Oya hoparlörü açar mısın?"

Babam beni duyuyor muydu?

Annem duyamamıştı.

Sesimi anneme duyuramamıştım.

"Oya. Ben. Ben özür dilerim. Özür dilerim aptal bir çocuktum. Özür dilerim çok hırslıydım. Özür dilerim ailemden utandım. Özür dilerim. Onları küçük gördüm. Dinle beni Oya."

Dinlemesini istediğim kişi Oya değildi.

"Sesimi duyuyor musun? Hiç bir şeyi değiştirmez ama, yaptıklarımı geri alamam ama, Oya geriye dönemem ama pişmanım. Çok pişmanım. Çok suçluyum. Sesimi duyuyor musun? Ağlıyorum."

Babama söylediğim son şeylerin bunlar olduğunu bilmeden konuştum.

"Senin kızın olduğum için özür dilerim baba."

Senden hiç utanmadım.

Benden utanmandan korktum.

Affet beni baba.

Avukat Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin