Meran'ı tutamıyorum arkadaşlar; o intikam alınacak, o kolye çalınacak ve bunun için ne gerekiyorsa yapılacak! İmiş öyle diyor kendisi😒😒Bölüm devamı için tahminlerinizi bekliyorum.
Kan çıkacak mı kan? Ne diyorsunuz? 🔪
26.Bölüm
PartiMekanik hareketlerle kartı okuttu. İçeri girip, kartı yerleştirdiğinde ışıklar otomatik açılmış, kamara göz önüne serilmişti. İki çift yataktan birinin üstünde, siyah giysi çantasıyla, yatağın dibinde ayakkabılarını gördüğünde bu kadar yorgun olmasa şaşırırdı. Ya da kasları dayak yemişcesine ağrımasa...
"Zaten dayak yedin kızım." Dedi kendi kendine. Ama dayak da atmıştı.
O yumruk için Reyna'dan aldığı kıckboks derslerine teşekkür etmeliydi.
Büyük çantanın fermuarını açtı, içindeki portföy çantasından telefonunu, pasaport, kimlik ve kredi kartlarını kontrol etti. Küçük bavulunun içinden elbisesini ve topuklu ayakkabılarını çıkarıp yatağa serdi. Tatmin olduğunda çantayı kapatmaya bile enerji bulamayarak banyoya ilerledi.
Kapıyı kilitleyerek soyundu. İç çamaşırlarıyla beraber yırtılıp, toza bulanmış 15.890 liralık elbisesini de teredütsüz çöpe atıp, duşa kabine girdi. Akan suyun terapi etkisine kendini bırakıp yatın sunduğu tüm esansları kullandı.
Kir, toz ve kan soğuk suyla temizleniyor, göz yaşları banyo suyuna karışıyordu....
Ulaç Ezgi'nin yokluğunu dost holdingin Başkan vekili, bir ihale için ortak kiraladıkları taşeron firmanın maliyetini soruncaya dek fark etmemişti.
Yat limandan ayrılalı yirmi altı dakika geçmişti Ezgi Ulaç'a ulaşabildiğinde. Ulaç gürültüden telefonu duymadığını, sessizde kaldığını söylemiş ve Ezgi'yi çağırmıştı.
Ezgi öfkesine hakim olarak, nişanlısının kendisine tuzak kurup yerini aldığını kibarca belirttiğinde Ulaç özür dilemiş ve yatta Meran'ı aramaya koyulmuştu.
Ama Meran da ortada yoktu! Kişisel eşyalarının koridorda bulunduğunu vestiyerden öğrendiğinde, eşyaları teslim alırken endişe tohumları içine ekilmiş, o andan beri birkaç görevliyi de dahil ederek Meran'ı aramış ve aratmıştı.
Gece yarısına birkaç dakika kala kamarasına girdiğinde ışıkları açık, Meran'ı makyaj masasının üstüne oturmuş, siyah midi elbise içinde, aynadan bakarak sırtına kapatıcı sürerken buldu."İki saattir seni arıyorum! Nerde-"
Meran'ın çıplak sırtından başlayıp beline dek kıvrılan yılanı gördüğünde ağzı açık, kelimeleri yarım kalıverdi.
Siyah gece elbisesinin sırtı kalçalarının biraz yukarısına kadar kumaştan yoksunken bu yoksunluğu küllü altın rengi bir yılan örtüyor, büyük aksesuar zincirlerle elbisenin göğsüne bağlanıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Taş Bebek
RomanceGeldiği yönden gitmek için arkasını döndüğünde korkuyla sıçradı, tiz çığlığı arkasında bekleyen gölge tarafından kesildiğinde ise etrafı aydınlatan kırmızı yerini siyah bir boşluğa bıraktı. İri adamın elinden kurtulmaya çalışırken kalp atışları hızl...