Nadide yorumlarınız, yeni bölüm yazmam için yakıt niteliğinde.İyi veya kötü düşüncelerinizi yazın bana. Bölüm yazmak, hikayeyi devam ettirmek için size ihtiyacım var.🖤
47.Bölüm
Yeni Bir BaşlangıçKarun Meran'ın reflekslerinin yetişemediği bir hızla kızın bıçağı tutan koluna dirseğiyle vurup bıçağın yönünü kaydırdı. Bıçağı tutan elini bilekten kavrayıp bir saniye içinde yerlerini değiştirdi.
Şimdi Meran yüz üstü ağaca yaslanmış, Karun ters çevirdiği kolunu sırtına dayamış, canını yakıyordu. Meran çığlık atacağı sırada ağzını avucuyla kapattı."Şu durumdan ben de memnun değilim." Dedi Meran'a. Bıçağı bükülmüş elimden kolaylıkla alıp kendi beline yerleştirdi.
"Orantısız güç kullanmayı sevmem."Kadının kazağının altına elini soktuğunda Meran omzunun yerinden çıkması pahasına Karun'a karşı koydu. Adam birkaç saniye sonra sabahlığın kuşağını çıkardı.
Meran bileklerinde soğuk bir nesnenin esaretini hissetti. Karun kadını çevirip, sırtını yasladı bu kez ağaca. Ellerini kelepçelemişti."Bazı şeyleri çözmek için sevmediğimiz yöntemleri uygulamak zorunda kalabiliyoruz bazen."
Elini ağzından çektiği an Meran çığlık attı fakat bir saniye sürmeden sabahlığının kuşağıyla ağzını kapattı. Sıkı bir düğüm atarken, Meran çığlık atmamış da onu onaylamış gibi sakince konuşmaya devam ediyordu.
"Evet, aynen. Sen anlarsın beni."
Karun uzanıp kelepçeleri açtı, kollarını iki yana açarak ağacın etrafında birleştirip arkasında birleştiği ellere kelepçeyi vurdu.
Meran'ın öfkeyle kuduran bakışlarına rağmen tebessüm etti. Bir başka ağaca değene dek geri geri yürüdü. Sırtını verdiği ağaçta aşağı kaydı, oturmadan önce belindeki bıçağı çıkarıp toprağa sertçe sapladı.
"Ben nohut sevmem. Hayatım boyunca yalnızca bir kere yedim biliyor musun? Çocukluğumda. Mersin'in yöresel bir çorbasıymış... Yüzük çorbası, Nehir teyze öyle telaffuz etmişti."
Meran'ın gözlerinde bir dalgalanma oldu."Nehir Maran." dedi Karun.
Meran'ın gözlerinde dağlar denizler çağladı."Doğum yılı 1985. Doğum yeri Mersin, Tarsus. Durumu kayıp. Bana nohut yedirebilen kadın kayıp. Ve istihbaratta çalışmama rağmen nerede bilmiyorum. Neden bahsediyor bu adam diyorsundur sen şimdi... Haklısın. Nereden tanıyacaksın sen Nehir teyzeyi? Ben Nehir teyzenin başına gelenlerden sonra çok değiştim. Ergendim ama aptal değildim. İsveç'te okumadım. Tahmin edebileceğin gibi Kanada'da amcamın şirketinde çalışmıyorum. Yatılı okulu yurt dışında değil burada okudum. Sonrasında akademiye girdim, ardından sınır dışı operasyonlara, oradan Başbakanlığa oradan da Milli İstihbarat Teşkilatına... Yine tahmin edebileceğin gibi farklı kimlikle."
Bakışları kadının kollarına gitti.
"Pozisyonun acıtmaya başlamıştır. Ne yapsak?"Meran dimdik yüzüne bakmaya devam ediyordu.
"Peki, sen bilirsin." Dedi. "Halit İnan'ın yanında görünmeye başladığından beri takibimizdesin. Onun zayıf halkası sensin."
Meran başını olumsuzca iki yana salladı.
"Neden?" Dedi Karun itiraz edercesine. "Onunla tanıştıktan çok kısa bir süre sonra nesillerdir kendi ailesine ait yalıyı Meran İşbüke'nin üstüne yaptı. İşi söz konusu olduğunda kontör harcar gibi piyasada adam harcayan amcam gözünü kırpmadan şirketinden hisse verdi. Hibe ettiği gayri menkulleri karıştırmıyorum bak, birkaç tahvil ile bononun aramızda lafı olmaz..." Sarkastik gülümsemesi kendisi gibi ürkütücüydü.
"Adamın karşısına çıkmanla, varını yoğunu alman bir oldu Şahmeran."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Taş Bebek
RomanceGeldiği yönden gitmek için arkasını döndüğünde korkuyla sıçradı, tiz çığlığı arkasında bekleyen gölge tarafından kesildiğinde ise etrafı aydınlatan kırmızı yerini siyah bir boşluğa bıraktı. İri adamın elinden kurtulmaya çalışırken kalp atışları hızl...