ÖZEL BÖLÜM

10.4K 591 103
                                    

2 Yıl Sonra

Saatlerdir didik didik kurcaladığım telefonu eşofmanımın arka cebine yerleştirip, iki kişilik yatağın üzerinde derin bir uyku çekmekte olan Yağız'ı inceledim. Her hafta sonu olduğu gibi, bugün de fazladan birkaç saat uyumuştu ve onun uyuduğu birkaç saat boyunca ben de boş durmamıştım.

Sessiz ve küçük adımlarla yanına yaklaşıp yüzünü inceledim. İşlerimizden ve daha birkaç şeyden dolayı, ilk defa yüzünü uzun uzun inceleyecek, aynı zamanda izleyecek vakit bulmuştum.

Sakalları ve saçları uzamaya başlamıştı ama anlaşılan o kadar yoğundu ki bir türlü kestirecek vakit bulamamıştı. Titreyen elimi yavaşça yüzüne yaklaştırdım ve yanağını, baş parmağımla hafifçe okşamaya başladım. Birkaç saniyede hiçbir tepki vermese de, elimle bütün yanağını avuç içime aldığım zaman, yüzünü buruşturdu ve yerinde kıpraştı.

O kıpraşınca, doğal olarak göğsüne kadar çektiği yorgan aşağı kaydı ve çıplak göğsü dışarıda kaldı. Bu görüntüyü normal ve meşgul zamanlarımızdan birinde görmüş olsaydım, yorganı tekrardan göğsüne kadar çekip odadan çıkardım. Ama şu anda, planım zihnimin her köşesini turlarken ve kendi kendi tekrarlatırken, amacım daha farklıydı.

Elimi yavaşça yanağından çekip, boynuna oradan da göğsünde, parmaklarımla dairesel turlar attırdım. Ardından elimi tamamen açıp göğsünü boydan boya okşadığım sırada bakışlarımı Yağız'a çevirdim ama stabil ifadesinin yerinde olduğunu görünce ister istemez kaşlarım çatıldı.

Elimle yorganı kavradığım gibi üstünden çektiğimde, altında sadece gri bir eşofman olduğunu fark ettim. Bakışlarım tekrardan yüzüne çıktığında mantıklı düşünen kısmımın beni ele geçirmesine izin vermeden, ellerimi omzununun iki yanına bastırıp üstüne çıktım. Yatak hafif göçtüğü için, başka bir hamle yapmadan önce Yağız'ın hiçbir şey hissetmediğinden emin olmak için birkaç saniye durdum. Yine hiçbir tepki vermediğinde dudaklarımı boynuna götürdüm ve önce küçük ama sulu öpücükler bıraktım.

Ardından öpücüklerimi büyüttüm ve aynı zamanda boynuna ufak ısırıklar armağan ettim. Birazdan uyanacağını tahmin ettiğim için, çoktan elimle yavaş yavaş karnını turlamaya başlamıştım.

Yağız'ın ağır uykusu, ilk defa işime gelmişti.

Boynunu kızartacak derecede öpmeye ve bütün vücudunda elimi gezdirmeye devam ederken, nefesim hızlanmaya başladığı için tam elimi durdurmuştum ki, Yağız koluyla belimi kavradığı gibi, ben daha ne olduğunu anlayamadan, sırtımı yatağın yumuşak döşeğiyle buluşturdu ve bu sefer kendisi ellerini kafamın iki yanına yerleştirdi. Ama öyle hızlı davranmıştı ki, döşek yumuşak olmasına rağmen sırtım çok az sızlamıştı.

Yeni uyandığı için kalın çıkan sesiyle, "Ne bu enerji?" diye sordu, aynı zaman da onun da nefesi hızlandığı için kesik kesik konuşmuştu. Zaten bu sorgulamanın geleceğini bildiğim ve ona göre hazırlık yaptığım için hiç istifimi bozmayarak, "Ne zamandır yapma fırsatımız olmadı..." dedim mutlu ama hafif kederli tutmaya çalıştığım ifademle. Yağız kaşlarını çatıp eş zamanlı olarak vücudunu gevşettiğinde bunu fırsat bilip omuzlarını kavradığım gibi onu ters çevirdim ve planladığım gibi eski pozisyonumuzu geri kazandık.

Hiçbir şey demediğinde daha da cesaretimi topladık ve kulağına doğru eğilip, "Biraz eğlenelim mi?" diye kışkırtıcı bir şekilde fısıldadım. Cevap vermesine de müsaade etmeyerek, elimi alta kaydırıp eşofmanın ipini yavaşça çözdüm. Yüzümü boynundan uzaklaştırdığımda, Yağız hâlâ bana sorgulayıcı bakışlarını atmakla meşguldü. Açıkçası ben bu kadar üstünde düşüneceğini düşünmemiştim.

İKİMİZ (GAY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin