Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Karaca kollarımın arasından bir süre sonra ayrılırken yüzüme bakmadan odadan çıktı . Öylece arkasından bakarken , yüzümü sıvazladım sertçe .
Çok beklemeden aşağı inerken , Yılmaz Duygu ile sohbet ediyordu . Karaca yanlarında yoktu büyük ihtimalle odaya gitmişti . Bir şey demeyip onların yanına otururken Karaca indi aşağı . Elindeki bira şişesinin ağzını açıp mutfağa girdi .
''Karaca o elindeki ne senin ? '' dedi Duygu sinirle .
Karaca umursamazca konuştu . ''Bira , Duygu . '' dedi kafasına dikerken . ''Ömründe ilk defa görmüyorsun .. ''
'' Doktor ne dedi sana ya ? Dikkat etsene kendine , bırak şunu . '' dedi sinirle .
'' Duygu sen fazla ileri gitmişsin zaten , daha da ileri gitme dur yerinde okay? '' dedi iğneleyici bir şekilde . Duygunun yüz ifadesi düşerken Karaca konuşmaya devam etti .
''Ben durdurursam hiç iyi olmaz , ona göre ! ''
Ona son kez bakıp bahçeye çıktı . Kısa sürede gözden kaybolurken , Duygu sertçe yüzünü sıvazladı . Boğuk sesiyle konuştu .
''Sana söylememeliydim .. '' dedi bana bakarken .
'' Neden ? '' diye sordum .
Sıkıntılı bir nefes alırken konuştu . ''Söz verdirmişti bana , kimseye söyleme diye . Güvenini sarstım onun , kolay kolay affetmeyecek beni .. Sana hiç söylememeliydim . ''
'' Sen affedilecek bir şey yapmadın Duygu üzme boş yere kendini . '' dedim .
O sessiz kalırken sıkıntıyla arkama yaslanıp gözlerimi kapattım . Yorgunluğum baş gösterirken kendimi uykunun kollarına bıraktım .
Aradan ne kadar geçti bilmiyorum , ama üzerime örtülen örtü ile uyanmıştım . Sıkıntılı bir nefes sesi duyarken gözlerimi açmadım . Burnuma gelen yoğun alkol kokusunun ardından Karacanın kokusunu da duymuştum .
Yılmazlar yatmıştı büyük ihtimalle , karanlıktı etraf . Gözümü açmasam bile ışığın yanmadığını anlamıştım . Sesleri dinlerken Karaca kendini yere bıraktı . Koltuğa başını yaslarken yavaşça gözlerimi aralayıp baktım ona .
Bana arkası dönük oturmuştu ama yüzünü yandan görebiliyordum . Elinde yine bira şişesi vardı . Sessizce onu izlerken konuşmaya başlamasıyla gözlerimi kapattım ve sessizce dinledim onu .
'' Babam savcıydı , annem de öğretmen .. '' dedi . Sesi gülüyordu , içkisinden bir yudum alırken konuşmaya devam etti .
''Birde ikizim vardı .. Araf .. Arafların prensi . Siyah hafif kıvırcık saçları vardı , uzun kirpikleri vardı .. Küçüklüğünden belliydi ileride çok yakışıklı olacağı . İnsanlar hayran kalırdı ona . '' dedi .
Bir kaç derin nefes aldı , içkisini yudumladı .
'' İkimizin doğum günüydü o gün . İki katlı bahçeli güzel şirin bir evimiz vardı . Babam ben çok seviyorum diye salıncak yapmıştı bana . Kimseyi çağırmamıştık , ki zaten annem ile babam tek çocuklardı anne babalarını da evlendikten sonra kaybetmişlerdi .. ''
Sesi yavaş yavaş boğuklaşıyordu .. Sertçe yutkundu ..
'' Altıncı yaş günümüzdü .. Bahçeye masa kurmuştuk küçük bir tane , rengarenk balonlar vardı etrafında . Ama en çok kırmızı renkliydi .. Araf ile ben kırmızı çok seviyorduk . Üzerimdeki elbise bile kırmızıydı .. ''
Titrek bir nefes aldı sonra ..
'' Mumları üfleyecektik , Araf annemin kucağındaydı . Babamda beni almak istemişti ama ben izin vermedim . ''Hayır baba , ben altı yaşındayım artık mumlarımı kendim üfleyebilirim .. '' dedim ona . Gülüp öpmüştü saçlarımdan . Gözlerimizi kapatıp birbirimizin elini tutmuştuk sımsıkı . Dileklerimizi diliyorduk mumları üflemeden .. Sonra .. '' dedi . Yutkundu , sustu bir süre .
İçkisini yudumladı . Sarhoş değildi ama alkol aldığı hafif kayan kelimelerinden belli oluyordu .
'' Bahçemizin önünden siyah bir araba geçti .. Silah sesleri duyuldu , bir sürü silah sesi .. '' dedi .
'' Annemin çığlıkları , babamın bizi korumaya çalışması , Araf'ın ağlaması .. Sesler kesildi sonra , gözümü bir açtım ilk balonlara kaydı gözüm silahlar hepsini patlatmıştı masa mahvolmuştu . Annemler yerdeydi .. Üstleri kıpkırmızıydı hepsinin .. Babamın beyaz gömleği , annemin mavi elbisesi , Araf'ın beyaz üstü .. Hepsi kıpkırmızıydı . '' dedi .
Gözlerim dolarken yutkundum . Sustu yine ..
'' Yanlarına gittim , konuşmaya çalıştım onlarla , ellerini tuttum çok ağladım ama hiç cevap vermediler bana .. Gözlerini hiç açmadılar .. Etraftaki insanlar silah sesine gelirken birden kalabalıklaştı her yer , ambulans sesi , polisler , emniyetten bir sürü insan .. '' dedi .
'' Doktorlar orada baktı hepsine ama müdahale etmesine gerek kalmamıştı . Yüzündeki o ifade dün gibi aklımda hala .. Oradakilerin ambulans doktoru ''ölmüşler ,yapacak bir şey kalmamış .. '' dedikten sonra bana bir bakışları vardı .. Acır gibi baktılar bana .. Ben sadece ellerini tuttum , alamadılar beni oradan ağlamaktan da bayılmışım zaten sonra .. '' dedi .
Kendini sıkıyordu ama seni çok boğuktu ,
'' Hastanede açtım gözümü , oradan da yetimhane .. Cehennem gibiydi orası , yurt müdürü çok kötü bir kadındı . Çoğu gece yatağımdan alırdı beni bodrum katta karanlık bir odada bırakırdı sabaha kadar , döverdi ben bayılana kadar .. '' dedi .
'' Sonra koçovalılar evlat edindi Duyguyla beni . Tabi orada bitmedi işkencem , Duygu zarar görmesin diye hep korudum onu . Sultan denen o kadın , kilere kapatıyordu beni .. '' dedi güler gibi .
Sesindeki nefreti sezmiştim .. İçkisini kafasına dikip tekrar konuştu ..
'' Doğum günüm , ölüm günüm oldu .. '' dedi titreyen sesiyle.
''Babam beni prensesim diye severdi , annemde güzel kızım diye .. Anneme benzediğimi söylerdi hep babam . Araf'ı da babamın aslan oğlu annemin prensiydi .. '' dedi .
''Ben babam öldükten sonra hiç prenses olamadım .. '' dedi .
Sustu .. Bekledim ..
''Kendime acımayı bırakalı yıllar oldu .. Kendimi umursamayalı yıllar oldu .. Ben böyle iyiyim , kendimi kendime gömdüm öyle yaşadım .. Sağlıma bir şey olmuş , vurulmuşum , hasta olmuşum .. Zerre umurumda değil artık .. '' dedi .
Sesindeki acımasızlık içimi titretti ..
'' Sevdiklerime bir şey olmasın yeter bana .. Onlar yok olmasın yeter .. Ben zaten hiç var olmadım .. '' dedi .
Ben kalbimde var etmiştim onu .. O ise kendi içinde öldürmüştü kendini ..
Bende yaşıyordu , haberi yoktu ..
"Kadının kalbinde eksik bir parça vardı.. Adam onu tamamlayacak kadar güçlüydü.. Ama kadın, Geçmişinde kendini boğmuştu.. Adamın onu kurtaracağını göremeyecek kadar dibe batmıştı.."
*********
Karaca böyle inatçı falan ama onu da anlayın çok zor zamanlar geçirdi onları nasıl birleştiririm bilmiyorum bakalım nasıl olacak ..
