TUZAK (KAÇINILMAZ AŞKLAR-3) (TAMAMLANDI)

TUZAK Bölüm 55

Selam benim canım TUZAK'çılarım...

Yeni bölümü keyifle okuyun..

Erkekler bir gece önce olduğu gibi yine Şafak'ın ofisinde toplanarak durum değerlendirmesi yapmaya karar verdiler. Kadınları gafil avlayarak zeytinyağı gibi üste çıkmayı başarmışlardı ama aslında yaşanılanlardan çok hoşnut değillerdi.

Olaylar, erkeklerin damarları alkolden temizlenince açıklığa kavuşmuştu aslında. Şafak, Tekirdağ'daki ekiplerden bir araştırma yapmasını istediğinde öğrenmişti ürünlerin şehrin dışında tırların içinde bekletildiğini, Dinçer'in şarapları ise hiç çıkmamıştı depolardan. Kaan'nın kulübesi de yerli yerinde duruyordu ve bahsi geçen kliniğe ise alakasız bir arazi hediye edilmişti. Tolga kızlara göstermelik bir oyun hazırlamış, gerçekten onlara bulaşmamıştı. Minyatür mafya ne şişe ne de kebaba dokunmamayı tercih ederken, aradan ustaca sıyrılmayı düşünmüştü muhtemelen ama aslında kadınları kandırmıştı daha çok.

İşin doğrusu kadınların ürünleri heba etmesi onları hiç etkilemezdi maddi yönden ve zaten kızdıkları konu da bu değildi. Erkekler Tuna'nın söyledikleri sonrası onlara hiçbir söz hakkı tanımadan saldırıya geçmelerine kızgındılar. Tabi ki kadınların düştüğü durum hoş değildi ama bahsedilen olayın beş yıl öncesine ait olduğu düşünülünce, bu nedenle evliliklerine zarar vermeye çalışmaları oldukça saçma geliyordu onlara.

Kadınların telefonuna yüklenen program adamları tarafından kırıldığında Şafak, kızların yalıdan hiç çıkmadığını öğrenmiş, bir gece önceki konuşmanın kendilerine kurulmuş bir tuzak olduğunu anlamıştı. Ne yalan söylesin en çok buna kızıyordu Şafak. Ajan olan onlardı ama karılarının oyununa aptal gibi düşüyorlardı her defasında.

Hal böyle olunca erkekler de bir atak yapmaya karar vermişler, önce ne kadar sinirli olduklarını göstermek istercesine birimin sorgu mekânlarından birinin nezaretinde üç saat bekletmişlerdi kadınları. Amaçları daha fazla bekletmekti ama o çenelere dayanabilecek bir Allah'ın kulu olmadığından üçüncü saatin sonunda Barış, sanki erkekleri zorla ikna etmişçesine çıkarmıştı kadınları karakoldan.

İşin zor kısmı bundan sonraydı. Karılarının davranışlarına çok kızmış koca rolü yapmak, üstelik onların ki gibi sağı solu belli olmayan kadınlar söz konusuysa çok zordu.

Dinçer, Elif'in eve girdiğini görünce önce telefonunu eline aldı ve iflas etmiş numarası yaparak vicdan azabı çektirmeye çalıştı Elif'e ve amacına ulaştığını anladığında gerçekten kızgın olduğu konulardaki sözlerini dile getirdi. Hani şu içinde seksilik içeren talihsiz sözleri! Bir ara Elif'in üzgün yüzü nedeniyle yumuşasa da aklına Doğukan pisliğini getirerek sağa sola tekmeler attı genç adam ve Elif'in ona gönderdiği sözleşmeyi tutuşturdu eline. Karısının konuşmasına fırsat vermedi Dinçer, eğer Elif konuşur ve o nemli gözlerini üzerine dikerse diz çöküp af dileyeceğini bildiğinden planına sadık kaldı.

Şafak, Ayşe'ye tek bir konuda kızgındı, o da mafya patronundan yardım istemesi gibi insanlık adına küçük ama Şafak adına kabul edilemez bir konudaydı. Ayşe'nin kendisini dizginlemesi ve öfkelendiğinde her şeyi kolayca gözden çıkarma huyundan vazgeçmesi için aynı şekilde karşılık vermeye karar verdi karısına. Öfkelenmiş ve gözden çıkarmış koca rolüyle. Gerçi Ayşe, şaşırtıcı derece pişman ve üzgün görünmüştü gözüne ama o, planından vazgeçmedi. Kırdı, döktü ve bir süre sakinleşemeyeceğini belirtti.

Kaan, için kulübesi anılarla doluydu ve Melisa'yı oraya götürürken beş yıl öncesinin olayı aklına bile gelmemişti çünkü hayatına giren tüm kadınlar kısa süreli olduğu gibi Kaan için bir değerleri de yoktu. Karısına hak veriyordu tabi ki ama Kaan ile konuşmadan karar vermesini ve mafya patronunu aramasını kabul edemiyordu. Kulübe için planları Tuna'nın itirafı esnasında başlamıştı esasen ama Melisa ona sormak yerine yok etmeyi tercih etmiş, eski aşkıyla buluşmaktan bahsederek Kaan'ı çıldırtmıştı. Şimdi sadece bir haftaya ihtiyacı vardı genç adamın, bir hafta boyunca onun için ne kadar zor olsa da karısıyla iletişim kurarken oldukça soğuk olacaktı.