TUZAK Bölüm 16

6.4K 688 458
                                    

Selam TUZAK'çılar..

Şuraya bir madalyon bırakın benim için.. Biraz havalara gireyim.. Nasıl  tatlış bir yazarım  nasıl da sevimliyim falan filan.. 

Bu bölüm Elif'in tepkisini çok merak eden Paki070829 ile Elif ve Dinçer hayranı olan mavidenumut23 için...

Keyifle okuyun...


Elif gördüğü manzara karşısında şaşkın değildi kesinlikle Elif öfkeliydi, Elif ona ait olan dudaklara yapışan bu kadına öfkeli, onu engelleyemeyen Dinçer'e ise çok çok öfkeliydi. Dinçer dudaklarına yapışan kadını tek eliyle ittiğinde Elif mahzenin içine doğru bir adım daha atmıştı.

"Güzelim şu şarabı tutar mısın? Zira kırılmasını istemem, sebep olacak kişiden kat kat değerli." Diyen Dinçer, işte şimdi şaşırtmıştı Elif'i. Dinçer, Buse'ye karşı bir suçluluk hissetmiyordu, kaldı ki normalde asla böyle konuşacak biri değildi o. Demek ki Buse, Dinçer'in kabul edemeyeceği, unutamayacağı kadar büyük bir hata yapmıştı. Uzanarak Dinçer'den şarabı aldı.

"Yok artık Dinçer! Hani çocuklarımızın geleceği?" dedi tatlı gibi bir gülümsemeyle. Kocası gerçekten mahzenin en değerli şaraplarından birini uzatmıştı ona.

Dinçer sanki Buse orada değilmiş gibi mahcup bir ifadeyle güldü karısına.

"Anneleri mutlu olmazsa çocuklar hiç olmayabilir, diye düşünerek gizli mahzenimi sana feda ettim."

Buse arada kalmış, hiç hayal ettiği gibi gitmeyen planına bakıyordu. Abisi paraları alıp kaçınca çaresiz kalmış, eski aşkı Dinçer'e koşmuştu. Kaç gündür onu yalnız yakalayacağım diye canı çıkmıştı. Yalnız olursa Dinçer ona dayanamaz ve affederdi. Önceden evlenmeyi istemediği adamın şimdi metresi bile olmak kabulüydü ama bu manzara.. Bu manzara hiç iyi değildi.

"Ah! Çok tatlısın kocacım. Hanımefendinin başkasına ait olan dudakları sömürmesi bittiyse çıkalım artık yola." Diyen Elif, Dinçer'in yanına gelerek onun kolunun altına girmişti. Ne çok düşünmüştü Buse'yi, ne çok utanmıştı ondan. Dinçer'in bu kadar nefret etmesini sağlayacak ne yapmıştı acaba?

Dinçer, Elif onları gördüğünde yanlış anlayacağını sanarak ömründen bir kısmını bırakmıştı bu mahzende ama Elif yanlış anlamadığı gibi kıskanmıştı onu. Bana ait dudaklar mı? Bunu kesinlikle çok sevmişti.

"Çiftliğe güvenlik şart oldu, baksana elini sallayan burada." Diyerek alnına bir buse kondurdu karısının.

"Beni seviyorsun sen, bana aşıksın!" diye öfkeyle haykıran Buse'ye döndü Elif. Öyle ki Buse gördüğü ifade nedeniyle bir adım geri atmak zorunda kaldı.

"Buse, Dinçer'in dudakları nasıl benimse, vücudundaki tüm hücreler nasıl benimse, kalbi de benim ve ben, benim olana bakan, dokunan veyahut iç geçiren kadınlardan hoşlanmam. Malum bölümde tıp olunca tehlikeli olurum, anlatabildim mi? Bir daha kocama yaklaşmaya kalkarsan acımam!"

Buse, gerçekten ürkmüştü Elif'in bu halinden.

"Ben.."

"He canım sen! Hadi bakalım, yavaştan terk et burayı ve yolunu da hafızandan sil."

Buse son bir umut baktı Dinçer'in gözlerine ama o, keyifli bir suratla karısını izliyordu. Şimdi Dinçer'in aşırı güvendiği sevgisinden şüphe duydu. Ona da bu kadar içten ve gülen gözlerle bakmış mıydı hiç? Çaresizce terk etti çiftliği. Şimdi ne yapacaktı? Kalacak yeri, ,işi yoktu ve üzülerek söylüyordu ki hiç parası da yoktu.

TUZAK (KAÇINILMAZ AŞKLAR-3) (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin