Selam benim canım TUZAK'çılarım...
Yeni bölümü keyifle okuyun..
Leyla, Murat'ın teklifini düşüneceğini söyleyerek çıkmıştı evinden. Aslında ne yapacağı konusunda hiçbir fikri yoktu ama ilk iş olarak bavulunu, yıllarca biriktiği parasını hazır edecek; şansı varsa düğüne kadar kaldıktan sonra ayrılacaktı buradan. Murat ona DALLI aşiretinin korumasını teklif etmişti ama o, Urfa'ya dönmek bir yana adını bile telaffuz ederken zorlanıyordu.
Doğukan kaç yaşına gelmesine rağmen babasının karşısında süt dökmüş kedi gibi durmaktan vazgeçemiyordu. O ki, uyuşturucu kaçakçılığını neredeyse tek başına üstlenen herkesin korktuğu Doğukan Bey'di, öyleyse neden babasının karşısında başını dik tutarak meydan okuyamıyordu ki?
Başı aldığı darbe ile sola savrulurken, "Aptal!" diyerek yüzüne tükürükler saçan adama niye karşı çıkamıyordu?
Atakan YERCİ, yıllarca her bir saniyesini planladığı hayatının aptal oğlu nedeniyle riske girmesine tahammül edemiyordu. O Leyla orospusu yüzünden delirmişti oğlu ve şimdi de yanlışlarının üstüne yanlış ekliyordu. Kolay mı olmuştu bulunduğu konuma gelmesi, uyuşturucu kaçakçılığı konusunda Tolga'nın konseyine girmesi? Kolay olmamıştı, önce belediye başkanı sonra milletvekili olarak yükseldikçe yükselmiş sonra da kurduğu ağ ile işlerine güvenli bir ortam oluşturmuştu.
Oğlu, SEZER ailesini araştırdığını öğrenmeyeceğine ihtimal vermiş miydi sahiden? O kadar mı salaktı gerçekten?
Salaktı, beyinsizdi kesinlikle. Şafak'ın yanındaki Kaan'ı fark edemeyecek kadar salak, aradaki bağlantıyı kuramayacak kadar maldı.
Kaan ÇAKIR; köklü bir ailenin, ki ailenin tamamı politika ile ilgileniyordu, zengin ve asker olduğu söylenen oğulları.
Asker değildi Kaan!
Servetinin hatırı sayılır bir bölümünü sağa sola saçarak öğrenmiş; gizli belgelerin olduğu arşive girerek bizzat kendi gözlerinle görmüştü asker olmadığını. Tıpkı sanat evi adı altında birimin en iyi dört ekibinin bulunduğu bina gibi.
Yıllarca istihbaratı kendinden uzak tutmak için sarf ettiği çaba bir hiç uğruna kayıp gitmişti ellerinden. Aptal oğluna zamanında yetişemediğinden bizzat ateş açılan iki ajanın intikamı istenecekti er geç. Birim bunun peşini bırakmazdı ama onun da büyük bir koz vardı ve elinde aynı zamanda birimin saygın ajanlarını deşifre etme imkânı.
Silahların ateşlenmesine engel olamamıştı belki ama zamanında müdahale etmişti yine de. Derin bir nefes alarak rahatlamaya çalıştı. Elindeki kozları iyi değerlendirecek, zamanı gelince öne sürmekten çekinmeyecekti. Şimdi birimin üzerine diktiği gözleri sayesinde ilk adımlarını bekleme vaktiydi.
"O orospuyu unutacak ve haberim olmadan tek bir adım atmayacaksın Doğukan, aksi halde oğlum olmana bakmam kendi ellerimle sıkarım gırtlağını."
"Baba ama biliyorsun ki beni.."
"Ne seni, siktirme bana kendini. Unutacaksın o kadar, bir pisliğini daha temizlemeye uğraşmayacağım. Şimdi yıkıl karşımdan!"
Doğukan babasının odasından başı öne eğik çıksa da sıktığı yumrukları sözünü dinlemeyeceğinin göstergesiydi aslında. Leyla'yı unutmak mı? Söz konusu bile değildi. Sadece bir süre bekleyecek, babasının gözleri üzerinden çekildiğinde geçecekti saldırıya.
Şafak, Tuna'nın odasına girmiş; dosyasını kapatmak için evraklarını topluyordu. İki hafta sonra ilk kez girmişti bu odaya. Tuna'nın kişisel eşyaları toplanırken içi el vermemişti bakmaya. Elinde adı yazan mavi klasörü açtı yavaşça ve Tuna'ya ait tüm evrakları, birimle bağlantılarını, üstlendiği görevleri tek tek inceleyerek, hatıralarını aklında canlandırarak üst üste koydu. Masanın üstünde bekleyen ölüm raporuna gitmiyordu eli, sanki onu da o dosyaya koyduğunda gerçekten gidecekti Tuna.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUZAK (KAÇINILMAZ AŞKLAR-3) (TAMAMLANDI)
Romanceİki kız kardeş, gizemli bir adam, bir av, kurulan bir tuzak ve değişen hayatlar.. yetişkin!!! ŞUBAT 2021 #tuzak 1.'si AĞUSTOS 2021 #romantikkomedi 1.'si AĞUSTOS 2021/ #karakter 1. KASIM 2021/ #tuzak 1. KASIM 2021/ #sevgi 1. TEMMUZ 2022/ #karakter 1...