Selam TUZAK'çılar..
Bu bölüm kitabı yayından kaldırdığım için kırılan tüm TUZAK'çılar için. Keyifle okuyun..
Elif okuldaki ilk haftasını hiç olmadığı kadar kötü geçirdi. Önce uzun süreli devamsızlık yaptığı için hocalarından sıkı bir azar yedi, sonra aslında bu güne kadar hiç samimi olmadığı arkadaşlarının aşağılayan bakışlarına maruz kaldı. Doğru söylemek gerekirse onlar Murat'ın arkadaşlarıydı ve Elif yanılmıyorsa yaşananları en ince ayrıntısına kadar biliyorlardı.
Elif, okulun ilk gününde başını hep dik tutsa da eve gittiği gibi Ayşe'yi arayarak iki saat ağlamıştı telefonda. Yaşadığı anları anlatırken tutamamıştı göz yaşlarını. Gün boyu kendini sıkmaktan tutulan bedeni eve girdiği an bırakmıştı kendini.
Dinçer gün boyunca sık sık aramıştı onu, Elif müsait olmadığında ise mesajlar atarak özlediğini söylemişti ama o, kocasına anlatamamıştı yaşadığı durumu. Anlatmak istememiş, üzülmesine kıyamamıştı. Murat'ı ise dört gün sonra hastaneye geldiğinde görmüştü. Elif kantinde oturan Murat'ın yanına giderken eline iki kahve almayı ihmal etmemişti.
"Murat" dedi yanına oturduğunda.
Murat içine gömüldüğü tıbbi dergiden başını kaldırıp ona baktığında, Elif gözlerindeki kırgınlık, öfke ve aldatılmış olmanın verdiği koyu nefreti gördü. Murat bir süre sanki karşısındaki kişiyi ilk kez tanıyormuşçasına süzdü.
"Konuşalım mı biraz?" diye sordu Elif ikisi için aldığı kahveden birini Murat'ın önüne bırakırken.
Murat'ın gözleri önce Elif'in parmağındaki evlilik yüzüğüne takıldı sonra histerik bir şekilde gülerek kafasını salladı.
Elif, Murat kalktığında hemen ayaklandı. Ona arkasını dönüp giden adama "Murat!" Diye seslense de dönüt alamadı. Üzgün bir şekilde tekrar oturdu masaya. Vicdanı hiç rahat değildi. Murat bu yaşadıklarını hak etmemişti kesinlikle ve Elif ondan özür dileyince kendini bir nebze olsun rahatlamış hissedecekti. Kahvesini yudumlarken telefonunu çıkararak Dinçer'i aradı.
"Güzelim." diye açtı kocası telefonu.
"Sesini duymak istedim." dedi Elif ama ses tonu canının sıkkın olduğunu ele veriyordu.
Dinçer karısının sesindeki üzgün tınının farkına vardığı an toplantı odasındaki çalışanlarına eliyle çıkabileceklerini işaret etti. Ona göre toplantı ne kadar önemli olursa olsun, mutsuz bir şekilde onu arayan karısının yanından bile geçemezdi. Şu an karısının ona ihtiyacı vardı ve o, Dinçer'in daima önceliğiydi. Sesine bakılırsa o yemyeşil gözlerin buğulu baktığına emindi Dinçer.
"İyi geçmedi sanırım." dedi Elif'e tespitte bulunurcasına.
"Öyle. Yüzüme bile bakmadı. Özrümü kabul etse rahatlayacağım." dedi genç kadın.
"Zamana bırak güzelim ve kendini üzme. Kabullenmesi için zaman tanı ve dikkatli ol lütfen. Bir haftalık bir ilişki için gereğinden fazla bağlanmış sana. İçim hiç rahat değil ve seni üzerse yemin ederim canına okurum onun."
Elif bir süre düşündükten sonra konuştu. "Sanmıyorum. Beni yok sayıyor. Zarar verecek ya da hakaret edecek gibi değil."
Dinçer aslında Murat'ın bu tavrından hoşlanmıştı. Karısıyla bir münasebeti olsun istemiyordu o adamın. Ne şekilde evlendiklerinin önemi yoktu. Onlar Elif ile birlikte huzurlu bir yuva kurmuşlardı ve bu huzuru kimse için bozmak istemiyordu genç adam.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUZAK (KAÇINILMAZ AŞKLAR-3) (TAMAMLANDI)
Romanceİki kız kardeş, gizemli bir adam, bir av, kurulan bir tuzak ve değişen hayatlar.. yetişkin!!! ŞUBAT 2021 #tuzak 1.'si AĞUSTOS 2021 #romantikkomedi 1.'si AĞUSTOS 2021/ #karakter 1. KASIM 2021/ #tuzak 1. KASIM 2021/ #sevgi 1. TEMMUZ 2022/ #karakter 1...