TUZAK Bölüm 59

5.1K 619 314
                                    

Selam canım TUZAK'çılarım..

Yazarınız Mübrem'den sonra çok karakter yazmamaya, GK'dan sonra otuz bölümün üstüne çıkmamaya yemin etmişti 🤦🏻‍♀️ Yine dayanamadım çorba yaptım hikayeyi..

Bu bölümde belki finalde unutursam diye söylemek istediğim birkaç şey var..

Bu kitaba devam etmeyecektim aslında, bir sebepten soğumuştum ve henüz çok başlarındaydı hikaye. Benim canım yazarlarım, ki hepsi kendini biliyor ve sevgili AysemGoren  ile Paki070829  için devam etmiştim yazmaya. Çok teşekkür ediyorum onlara, en sevdiğim hikayeme devam etmemi sağladıkları için. Bölümü değil kitabı ithaf ediyorum onlara❤❤❤

İyi ki varsınız hepiniz💜💜💜

Kardeşlerin hikayesi mi demiştik...

Şafak, motorcu kıyafetleri içinde bir kez daha hayran kaldığı karısının kaskını taktıktan sonra son sürat çıktı yola. Yol boyunca kasklardaki mikrofonlar sayesinde rahatça konuşabilirlerdi ama Ayşe muhtemelen aşırı heyecandan ve korkudan sıkıca sarılmıştı ona ve sık sık Allah'ın sana geliyorum, demek haricinde sessiz kalmıştı.

Ayşe, dehşet bir hızla, çoğunlukla yan yatması gereken uzun bir yoldan sonra Uçmakdere'nin virajlı yollarına gelerek yavaşladıklarında biraz olsun rahatlayabilmişti. Buraya gelene kadar birkaç kez ruhunu teslim etmiş olsa da şimdi gördüğü eşsiz manzaraya değmişti doğrusu. En son çocukluğunda gelmişti Ayşe buraya ve hatıralarında kalandan bile daha güzeldi gördükleri.

"Özlemişim." dedi kocasına.

"Öldüğünü düşünmeye başlamıştım." derken gülüyordu Şafak.

"Ölmezdim ama birkaç kez bayılmayı düşünmedim değil."

Ayşe, motor durduğunda fark etti yamaç paraşütü alanına geldiklerini. İyimser bir düşünceyle buradaki manzaranın daha güzel olduğuna, o nedenle burada durduklarına inandırdı kendini. Kocasının niyetini anladığında tabana kuvvet kaçmaya çalışsa da Şafak onu belinden tutarak kaldırmış, Ayşe'nin el ve ayak hareketleri annesi tarafından oyun parkından zorla eve götürülen çocuklarla yarılacak düzeyde çırpınmaya başlamıştı.

"Hayır!" dedi Ayşe. "Hayır, hayır, hayır.."

Fakat ne yazık ki üç evetle hazırladı Şafak onları paraşüt için!

Şafak, Ayşe'nin tüm kaçma planlarını engelleyerek kemerlerini bağladığında Ayşe salya sümük ağlama noktasına gelmişti. Yerinde tepinerek çırpınması hiç fayda sağlamamıştı ona ve birazdan uçurumdan...

"Kılavuz sen mi olacaksın?" diye sordu kocasının bağladığı kemeri çözmeye çalışırken. Normalde uzmanlar tarafından yapılırdı bu spor ve ziyaretçilere önde oturup manzaranın keyfini çıkarmak kalırdı sadece.

Ayşe manzaranın keyfini çıkarmak istiyordu kesinlikle ama bunu ayakları yere değerken yapmak istiyordu genç kadın.

Şafak, Ayşe'nin kurcaladığı kemeri tekrar kontrol ettikten sonra, "Bana güven!" dedi ve yine kulaklık taktı karısına.

Ayşe'nin çığlıkları eşliğinde atladılar yamaçtan ve genç kadın ölecekse bile güzel bir manzaraya karşı ölmesinin doğru olacağını düşünerek kocaman açtı gözlerini.

TUZAK (KAÇINILMAZ AŞKLAR-3) (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin