TUZAK Bölüm 15

7.1K 688 374
                                    

Selam TUZAK'çılar..

Bu bölüm sista34 ve rolery için.. Onlar olmasa tamamlayamayacaktım..(Bir de utanmadan itiraf eden yazar emojisi)

Keyifle ve bol yorum yaparak okuyun..

Yıldızımız da parlarsa canlarım süper olur⭐⭐


Ayşe karşısındaki kadını hatırlıyordu. Kardeşinin düğününde görmüştü kendisini hatta sohbet etmişlerdi. Eskişehir grubu ile birlikte oturmuşlardı ama yanındaki adam hakkında hiçbir fikri yoktu. Önce kızın Şafak'ın arkadaşlarından biri olduğunu düşündü, Şafak kızın yanağından makas alıp, "Naber cimcime?" dediğinde bu kanısından neredeyse emin olacaktı ama yanındaki adam, "Ortak, ortalığı ayağa kaldırmışsın." deyince emin olamadı. Şafak gelen kişileri içeri aldıktan sonra misafirlerini tanıştırdı. Kaan gerçekten ortağıydı ve yanındaki sevgilisi ise Şafak'ın arkadaşı, Dinçer'in ise kankalarından biriydi.

Ayşe misafirler aç olmadıklarını söylediklerinden şarap ve atıştırmalık bir şeyler hazırlayıp salona geçti. Şafak ve Kaan'ı hararetli bir şekilde Öküz Damı diye bir yer hakkında tartışırken buldu. Ayşe doğru anladıysa bu birimlerinin kod adı gibi bir şeydi.

"Oğlum çocukları niye kovuyorsun diyeceğim de niye kovduğun malum." Diyen Kaan'ın kendileri hakkında konuştuğunu anladı Ayşe. Bu gerçekten utanç verici bir durumdu. Bu konuşmaya tanık olmak istemediğinden Melisa'ya dönerek, "Odamın harika bir manzarası var, orada içmeye ne dersin?" diye sordu.

Melisa birimdekiler Kaan'a yalvarmaya geldiğinde öğrenmişti Floransa'da olanları. Çocuklar ağlamaklı bir şekilde kovulduklarını anlatıp Kaan'dan medet umduklarında olayı dinlemiş, her ne kadar suçlu olsalar da acımıştı onlara. İddialarına göre Şafak'ı bir tek Kaan ikna edebilirdi. Şu an hararetle tartışılan konu açıkça ortaya dökülmese de Ayşe'nin utandığını da anlayabiliyordu. "Çok isterim." Diyerek kadehini eline aldı ve Ayşe'nin odasına doğru yol aldı.

Kızların yanlarından ayrılması ile erkekler daha rahat konuşmaya başladılar.

"Nasıl bu kadar çabuk gelebildiniz?" diye sordu Şafak. "Birim özel işlerimiz için de mi uçağı hazırlamaya başladı?"

Kaan gözlerini devirdi. "Yok be oğlum. Özgür'ün uçağı ile geldik. Çocuklar bana yalvarınca dayanamadım. Zaten dağdan yeni dönmüştük bir de uçak çilesi ile uğraşamazdım. Özgür'ü aradım halletti. Biz de hızlı çekim bavul hazırlayarak geldik işte."

"Dağdan derken?"

"Senin haberin yok tabi. Melisa'yı dağa kaçırdım." Derken sesi keyfini ele veriyordu ama Şafak hiç hoşlanmadı bu durumdan. Kaan, kendisine gereğinden fazla naz yapan ve ona yokmuş gibi davranan Melisa'yı dağdaki kulübesine kaçırmıştı kısa zaman önce ve hayatlarının en özel günlerini geçirmişlerdi orada.

"Sana kızlar kardeşim gibidir, demiştim hatırlarsan ama sen ne yaptın? Kızı dağa mı kaldırdın?" diye sordu sinirle. "Bak buradayken uslu dur, gözümün önünde kıza asılma bozuşuruz."

Kaan kara gözlerini Şafak'ın gözlerine dikerken dudağının bir tarafı kinayeli bir şekilde kıvrıldı.

"Bunu Dinçer'in karısının ablasını yatağa atıp tüm birime yayın yapan adam mı söylüyor? Yavaş gel Şafak, karşında Öküz Damı'nın oğlanları yok. Melisa'ya gelince ona öyle bir asılırım ki, şaşarsın. Pis pis bakıp keyfimizi kaçırma ve bil diye söylüyorum biz burada olduğumuz sürece Ayşe ile yatmaya devam edeceksin zira sevgilimden ayrı yatmak gibi bir niyetim yok."

TUZAK (KAÇINILMAZ AŞKLAR-3) (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin