Stars and Dreams / hyunlix

-4- Bay Çok Bilmiş

"Hoşgeldin Hyunjin. Geç otur şöyle. Bugün neler yaptın bakalım? Nasıl hissediyorsun?"

Mavi koltuğa kuruldu ve kocaman bi gülümseme verdi doktoruna.

"Bugün hiç hayal edemeyeceğim bir şey oldu! Siz bile hayal edemezsiniz! Sabah uyandığımda birinin adını hatırlıyordum. Felix diye birini. Dün tanıştığımızı bile hatırlıyordum! Hem de daha günlüğümü okumadan! İlacımı da içmemiştim. Bu çok olağanüstü gibi!..."

"Oh, gerçekten mi? Çok sevindim Hyunjin. Bu demek oluyor ki hastalığında gerileme var. Çok gayret ediyorsun. Bunu farkındayım. Seninle gurur duyuyorum."

"Teşekkürler! Umm... Şey, size bir şey sorabilir miyim?"

"Tabikide! Hem artık hyung diye seslenmeni söylememiş miydim sana hm?"

"Unutmuşum kkkk. Peki Namjoon hyung. Felix'in elleri neden titriyor biliyor musunuz? Kendisine sormak istiyorum ama onu kırmaktan korkuyorum. Sürekli elleri titriyor. Acıyor mudur acaba? Ama ellerini tutunca geçiyor! Bu tek çözüm yolu sanırım kkkkk!"

"Ellerinin titremesini farkettin demek. Ne yazık ki bunu biz de bilmiyoruz. Sen anlattıktan sonra dosyasına bir göz attım. 3 senedir burada ama onun sorununu çözebileceğimiz hiçbir bilgi yok elimizde." Annesinin gözlerinin önünde ölmesi dışında... Bunu ona istese de söyleyemeyeceğini biliyordu. Sonuçta o da çok küçüktü daha. 

"Ama biz çok iyi arkadaş olduk! Belki sorarsam anlatır."

"Eminim sana anlatır Hyunjin. Anlattığı zaman bana söyleyebilirsin biliyorsun değil mi?"

"Umm, eğer anlatırsa bunu onun izni olmadan yapamam... İstese zaten doktoruna anlatmaz mıydı? Bu yalancılık olur."

"Yine şaşırmadım Hyunjin. Çok nazik bir çocuksun."

"Teşekkürler hyung!"

-

"Felixcim, okulun nasıl geçti? Alışabildin mi?"

Felix oturduğu koltukta ayaklarını sallarken cevap verdi.

"Alıştım. İki yeni arkadaşım oldu. Hyunjin hyungla  beraber üç." Ellerini üç yaparak gösterdi.

"Waaow! Gerçekten çok iyi. Başka neler yaptın peki?"

"Hyunjin hyungla beraber okula gittik. Her tenefüs beni kontrol etti. Yanıma geldi. Eksiğim var mı, yok mu onu sordu. İlk gelişinde çilekli süt getirmişti! İlk defa içtim biliyor musun? Tadı çoook güzeldii~ Olul çıkşında da ona yaptıklarımı anlattım. İlk defa bu kadar fazla konuştuğumu hatırlıyorum. Umarım rahatsız olmamıştır."

BAŞARDIM ULAN KONUŞUYOR! Jin bey içinden kendini kutladı.

"Çok güzel bir gün geçirmişsin Felix!" Daha fazla üstüne gitmedi. Bu kadar konuşması resmen mucizeydi çünkü.

"Eminim yorulmuşsundur. Bugünlük bu kadar olsun o zaman olur mu?"

Felix başını salladı ve odadan ayrılıp kapıda bekleyen Jihyo'nun yanına adımladı.

"Nasıl geçti canımın içi?"

"İyi."

Jihyo ona kocaman bir gülümseme verdi ve elini kavradı.

-

"Felix, buradayım!"

Yemekhaneye girdikten sonra adını duymasıyla başını oraya çevirdi. Hyunjini görünce yüzünde bir gülümseme belirdi. Daha fazla bağırmasın diye elini salladı.