Stars and Dreams / hyunlix

-47- Deniz Kabuğu

"And i see forever in your eyes."

"I feel okay when i see you smile, smile..."

Felix'in büyüğünün saçlarını okşarken mırıldandığı şarkı sözleri, birazcık tanıdıktı.

"Hatırlıyor musun?" Uykulu sesiyle sorduğunda, Felix başını büyüğüne eğdi.

"Unutabilir miyim sence?" Hyunjin gülümsedi ve miniğini çekerek oturduğu yatakta uzanmasını sağladı.

"Günaydın." Miniğinden günaydın öpücüğünü çaldı. Çaldı çünkü Felix kendisini öpmesine izin vermiyordu.

"Günaydın~"

"Ağrın var mı?" Felix başını sağa sola sallayarak reddetti. Hyunjin miniğini son bir kez daha öpüp, telefonunu almak için döndü.

Felix büyüğünün kolunu tutup sıktı.

"Hyung..."

Bu sefer Felix'in elleri değil, alt vücudu titriyordu.

Hyunjin miniğine döndü, titrediğini görünce afalladı. 

Şoka girmiş olabileceğini düşünüp eliyle kapalı gözlerini araladı. Göz bebekleri olması gerektiği gibiydi.

"Felix, beni duyabiliyor musun?!" Felix konuşmak yerine başını salladı. Sol tarafında keskin bir ağrı hissediyordu.

"B-bu sefer sol..." Hyunjin'in onu rahatlatmaktan başka yapabileceği bir şey yoktu. Sancısı olduğu için titriyordu ve ilaç içemezdi.

"Buradayım..." Bacaklarını yeniden miniğinin bacaklarının arasına koydu. Felix büyüğünün bacaklarını sıkıp kendisine çekti. Yatakta en minik haline geldi.

İlk defa sol tarafında sancı oluyordu, ayrıca bu sefer titriyordu.

Hyunjin miniğinin yanında olduğunu hissetmesi için saçlarını ve belini okşadı. Elinden başka bir şey gelmiyordu.

Felix büyüğünün hem bacaklarını, hem yakasını sıkıyordu. Kesik kesik nefesler alıyordu. Acısı onun vücudu için dayanılmaz derecedeydi.

Büyüğüne zarar vermekten fazlaca korkuyordu. Farkında değildi, o Hyunjin'e istese de zarar veremezdi.

"Derin nefesler almaya çalış..."

Felix ilk defa sakin değil gibi görünüyordu. Normalde büyüğünden daha sakin kalırdı fakat bu sefer öyle değildi.

Hyunjin elini belinden miniğinin sol tarafına getirdi ve neredeyse her gece yaptığı masaj hareketlerini yaptı. Yavaş ve dikkatli davranıyordu. Felix biraz olsun rahatlıyor gibi hissediyordu.

Bir süre sonra sakinleşti fakat nefes nefese kalmıştı. Derin ve arka arkaya nefes almaya çalışıyordu.

Büyüğünün sıktığı bacağını ve yakasını bıraktı. Acıttığını düşünüyordu.

"Hayır, acıtmadın." Miniği sormadan cevap verince Felix'in yüzünde belirsiz bir gülümseme oluştu. Felix mutluydu çünkü ilk defa sancısı sol tarafında olmuştu.

"Bu iyi bir şey değil mi?"

"Sol tarafında olması iyi bir şey olabilir ama titremen..."

"Olsun, yine de mutluyum!" Kıkırdadı ve büyüğünün yanağını öptü. Felix'in acıkmış olabileceğini düşünerek yataktan kalktı ve zorla da olsa miniğini dizlerinin altından tutarak kucağına aldı.

"YÜRÜYEBİLİRİM!"

"İzin vermiyorum." Felix'in homurdanmasını umursamayıp merdivenlere inerek mutfağa yöneldi.