Stars and Dreams / hyunlix

-27- Küçük Bir İş

2 sene sonra

"Bu yüzden Chan hyung hisselerimi bir yere kadar yönetebilir. Dans işlerine ara verip şirkette çalışmam gerekiyor."

Felix dizlerinde yatan sevgilisinin saçlarına elini attı ve okşamaya başladı.

"Çok mu çalışacaksın?" Dudaklarını büzdü. Büyüğünün yorulmasını istemiyordu.

"Birazcık öyle sanırım. Akşama kadar çalışmam gerekiyor."

"Ben de çalışsam? Senden ayrı kalmak istemiyorum. Zaten haftada iki gün dersim var. Evde boş boş oturmak istemiyorum."

"Felix, yorulmanı istemiyorum. Hem şirkette canın daha çok sıkılır."

"Hayır, hem kardeşim de orda. Nolur nolur nolur nolur!"

"Seni vazgeçiremem değil mi? Aah, peki."

Felix seviçle ellerini çırptu ve eğilerek sevgilisinin dudaklarını öptü.

"Ne zaman gidiyoruz?"

"Yarın gitmemiz gerekiyor."

"Hyunjin bu şimdi mi söylenir? Kalk kalk kalk kalk! Hazırlanmam gerekiyor!"

Hyunjin miniğinin dizlerinden kalktı. Ve üzerine eğildi.

"Fazla hazırlanma, gözlerin üzerinde olmasına dayanamıyorum."

"Hyung, böyle şeyler söyleme. Karnıma bir şeyler oluyor."

Hyunjin Felix'in üzerine biraz daha eğildi ve tamamen altına aldı. Bir elini tişörtünün altından içeriye yolladı ve elleri süt rengi bedende birazcık gezintiye çıktı.

Felix hissettiği soğuk parmaklarla belini dikleştirdi ve kafasını geriye attı.

"Tam olarak nasıl şeyler?"  Fısıldayarak ve baştan çıkarıcı bir ses tonuyla konuştuğunda Felix büyüğüne baktı.

"K-karnım karıncalanıyor." Hyunjin bu sefer gözlerini dudaklarına çevirdi. Alt dudağına minik bir öpücük bıraktı.

"Şimdi geçti mi?"

"Hayır, daha fazla karıncalanıyor."

Hyunjin elini Felix'in beline getirdi ve boynuna sokuldu.

"Artık reşit olduğuna göre..." Nefesi Felix'in boynuna değiyordu ve bu da daha fazla heyecanlanmasına sebep oluyordu.

Boynuna minik bir ısırık bırakıp öptü. Devam edeceği sırada kapının çalmasıyla işleri yarım kaldı.

"H-hyung, kapıya bakmamız gerekiyor."

"Bakmasak olmaz mı?" Homurdanarak konuştuğunda Felix omuzlarından tutup üzerinden kaldırdı.

Kapıya doğru ilerledi ve arkadaşlarını görünce gülümsedi.

"İş üstünde miydiniz amına koyayım! İki saattir kapıyı çalıyoruz." Changbin patavatsızca sorduğunda Jisung koluyla dürttü.

"Hoşgeldiniz!"

"Hiç hoş gelmediniz." Hyunjin arkadan Felix'in beline sarıldı ve misafirleri çok güzel bir şekilde karşıladı.

"Aboo bunlar cidden iş üstündeymiş!"

"Changbin!"

"Aman be sustum."

-

Geçen bir kaç saatin ardından Felix yorgun hissediyordu.