GİZLENENLER

İlk İpucu -11

İçeriye girenlerin Deniz ve Cemre olduğunu gördüklerinde tekrar rahatladılar. Can kızlara dönerek,"O elinizdeki ansiklopedilerle ne yapacaksınız?" Cemre hızla cevap verdi. "Hiç, öyle okumak istedik." Sinan ayağa kalkarak Deniz'in yanına gitti. Deniz'in elindeki ansiklopedilere bakmaya başladı. "Neyse." dedi Cemre. "Siz konuşmaya devam edin bizde sıramıza geçelim,hadi gel Deniz." Deniz ve Cemre sıralarına geçtikten sonra Can, Barış'ın kulağına eğilerek, "Zaman çipi hakkında daha fazla bilgi sahibi olmalıyız." Barış, Can'a hafifçe yaklaştı. "Ansiklopedilerden araştırma yapabiliriz." Sinan, fısıltıyla konuşan arkadaşlarının yanına giderek konuşmaya başladı."Oturup saatlerce ansiklopedi mı okuyacağız? Cidden tüm zamanımızı onlara ayırmayacağız değil mi?" Can,Sinan'ı duymamış gibi davranarak," Okul çıkışı kütüphanede buluşalım.Gerekli olanları alıp eve geçeriz." Herkes onayladıktan sonra Sinan kendi sınıfına gitti. Barış ve Can da sırasına geçti.

Dersler bitti, okul dağılmaya başlamıştı. Deniz, ansiklopedileri eline alarak hızla Cemre ile birlikte kapıya yöneldi. Bir an önce bir şeyler bulmak istiyorlardı. Onların yanı sıra Can ve Barış yavaş hareketlerle sınıfın boşalmasını bekliyorlardı. Sınıf boşaldığında kapıdan içeri Sinan girdi. "Daha hızlı olamaz mısınız? Dikkat çekiyorsunuz." Barış,gözlerini devirerek Sinan'ı yanına gitti. "Asıl hızlı olursak dikkat çekeriz." dedi. Kütüphaneye indiklerinde Sinan otururken Barış ve Can da ansiklopedilere bakıyorlardı. Can bir hışımla Sinan'a dönerek, "Burda seni kurtarmak için bir şeyler arıyoruz sen ise kılını bile kıpırdatmıyorsun.Yardımcı ol biraz." Sinan zorla da olsa ayağa kalkıp ansiklopedilere bakınmaya başladı. Aradan geçen 1 saatin sonunda Barış, Can'a dönerek, "Zamanın Kısa Tarihi adlı ansiklopediyi bulamıyorum. Birileri zamanın patlamasından karadeliklerin oluşumuna kadar olan ansiklopedileri almış." Can,şimdi ne yapacağız diye Sinan'a baktı. Sinan ise Can'ın bakışlarından kurtulmak istercesine, "Ne bakıyorsun Can, ben mi aldım ansiklopedileri?" Can gözlerini devirerek Barış'a döndü. "Nasıl bir ansiklopedi bu bahsettiğin?" Barış,cebindeki telefondan Can'a ansiklopediyi gösterdi. Sinan da merak ederek ayağa kalkıp o da bakmaya başladı. "Aa ben bu ansiklopediyi Deniz'in elinde gördüm." diye yüksek sesle konuşmaya başladı. Can,Sinan'ın omzuna bastırarak, "Az daha bağır istersen?" Sinan, parmağıyla ağzının fermuarını çeker gibi yapıp sustu. "Kızların bu olaydan haberleri olmadığını söyledin. Neden aldılar ki o zaman o ansiklopedileri?" Barış'ın sorusuna Can, "Bilmiyorum." diyerek ekledi. Kısa bir sessizlikten sonra sessizliği bozan Sinan oldu. "İnternetten okuyamaz mıyız bu ansiklopediyi?" Barış kafasını hayır anlamında salladı. "İnternette bulunacağını sanmıyorum ama bir fikrim var." Barış, kütüphanede bulunan koltukların üzerine oturdu. Ellerini masanın üstünde birleştirdi. "Ansiklopedileri kızların elinden alabiliriz." Sinan da Barış'ın yanına oturdu. "Ne diyeceğiz zaman çipi hakkında bilgiye ihtiyacımız var ansiklopedileri alabilir miyiz mi?" Barış ellerini başına bastırdı. "Neden bu kadar salak olmak zorundasın Sinan?" Can dayanamayıp kahkaha atmaya başladı. Sinan,Can'a sinirli bir bakış attı. Can, gülümsemesini bastırarak koltuğa oturdu. "Kızların evine gizlice giricez. Ansiklopedileri alıp çıkacağız.Hadi gidelim." Sinan tereddüt etse de Can ve Barış'ın arkasından ilerlemeye başladı.

"Buldum. Zaman çipi hakkında ufak bir yazı buldum." Cemre,Deniz'in bağırmasıyla irkildi. "Oku çabuk ne yazıyor." Deniz, ansiklopediyi önüne çekerek okumaya başladı. " Zaman çipi, dört tane element çipin birleşiminden oluşan bir çip çeşididir. Bu dört element çipi birleşerek zaman çipine boyutları yok edecek bir güç veriyormuş. Geri kalan yazıları silmişler." "Silmişler mı? İyi de neden?" Deniz, elini silinen yerlerin üzerinden geçirdi. "Belki de öğrenilmemesi gereken bir şey yazıyordu." Cemre masa da duran meyve suyundan bir yudum alarak Deniz'e döndü. "Zaman çipi tekrar yapılır mı acaba?" Deniz,Cemre'nin ne demek istediğini anlamamış gibi baktığında Cemre konuşmaya başladı. "Yani demek istiyorum ki bu 4 elementi bulsak,tekrar bi zaman çipi yapılmaz mı?" Deniz sandalyesine yaslanarak, "İyi de biz bu 4 elementin neler olduğunu bilmiyoruzki." Cemre, saate baktığında saatin 00.47 olduğunu gördü. "Neredeyse 4 saattir bir şeyler arıyoruz ve bulduğumuz bilgiye bak." Deniz de gözlerini saate çevirdi. "En azından bir şeyler bulduğumuza sevinmeliyiz Cemre." Cemre sandalyeden kalkarak Deniz'e elini uzattı. "Haklısın ama biraz dinlensek iyi olur." Deniz kafasını tamam anlamında sallayarak Cemre'nin uzattığı eli tuttu. İkisi de yataklara girdiklerinde yorulduklarının farkına vardı. İkisi de gözlerini kapatacağı sırada bahçeden gelen gürültüyle ikisi de yattıkları yerden doğruldular.