Ahu Bakışlı

11.5K 629 206
                                    

Selamun aleyküm 🍂🍂

Keyifli okumalar...🍭🍭

Ağabeyimin kolundan çıkıp derin nefes alarak soğuk mermere oturdum. Ağabeyim de annemin kabrinin ucuna oturmuştu.

İkimizde duamızı edip Yasin' ı Şerif'leri açıp okumaya başladık. İkimizin de okuması bitince ağabeyim ile kabirlerin üstündeki yaprakları temizledik.

Ağabeyim çeşmeden su getirmeye gidince ben de on yedi yıl önceki olayı düşünmeye başladım.

O zamanlar ben beş yaşında, ağabeyim de sekiz yaşındaydı. Yarın yamalak da olsa hatırlıyordum.

O akşam amcamlarda beraber yemek yemiştik. Biz amcamlarda kalmak istediğimiz için annemle babam eve geçmişlerdi.

Yengem o gece bize salonda yer yatağı kurmuştu. Ben ve Buket için bir yatak, ağabeyim ve Barış ağabeye de bir yatak hazırlamıştı.

Şakalaşarak o gece uyumuştuk. Sabah yengem annemlere kahvaltıya çağırmaya gitmişti.

Zaten babamla amcam beraber işe gittikleri için her sabah iki evden birinde kahvaltı yapılıyordu.

Ama bilemezdik akşam yediğimiz yemeğin beraber yediğimiz son yemek olduğunu.

O sabah yengemin bağırışlarını duymuştuk. Sonra eve gelip bizim evin anahtarını alıp amcamla beraber bizim eve çıkmışlardı.

Sonrası, sonrası ise hiç hatırlamak istemediğim hatıralarla doluydu.

Sobadan sızan gaz...

Sobanın tütmesi üzerine an. annem ve ba. babam...

On sekiz yıl olacaktı onlarsız. Onları görmeden geçen on sekiz yıl.

O günden sonra amcam ve yengem bizlere sahip çıkmıştı. Dayımlar, anneannemler kim ne derse desin kimseye evet dememişler.

O günden sonra bakımımızla yengem ilgilenmeye başlamıştı. Bizi kendi çocuklarından ayırmamıştı.

Onlara ne alıyorsa bizlere de almıştı. Okul hayatımızda maddi ve manevi her zaman yanımızda olmuşlardı.

Ağabeyim liseden mezun olana kadar hep amcamlarda kalmıştık. Ağabeyim üniversiteye başladığı zaman kendi evimizde kalmaya başlamıştık.

Zaten yengem ve Buket ile beraber ayda bir üst kata çıkıp temizliyorduk.

Yedi yıl oluyordu evimizde tekrar eskisi gibi sesler çıkıyordu.

Ağabeyim amcama çok yük olmamak için bir yandan okuyup bir yandan part time çalışmıştı. Okurken ağabeyim de ben de üniversite de burs almıştık.

Tabi bu süreç boyunca dedemler ve dayımlar hiçbir şekilde bizi yalnız bırakmamıştı. Hepsinin emeği vardı üstümüzde ama amcam ve yengemin hakkını ödeyemezdik.

-Ahu.

Ağabeyimin seslenmesi ile gözyaşlarımı silip ona baktım.

-Hı?

-Suyu getirdim. Dökelim de seni yemeğe götüreyim. Bak bugün yine şanslısın ağabeyinin parasını çatır çatır yiyeceksin.

Sırf gülmem için söylediğini biliyordum. Onu daha fazla üzmemek için göz yaşlarımı silip elindeki şişeyi alarak önce babamın sonra da annemin kabrinin üstüne su döktüm.

Ağabeyim su dökerken ben de kalkıp duamı ettim. Ağabeyim de benim gibi dua edince geldiğimiz yolu geri döndük.

Arabaya binip gördüğümüz ilk cafeye girerek yemek yemiştik. Yemekten sonra ağabeyim beni büroya bırakıp işe gitmişti.

VİRAHA (FİNAL) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin