VİRAHA (FİNAL)

Benim İçin

Selamun aleyküm 🍂🍂

Keyifli okumalar...🍭🍭

Ne saçmalıyordu?

-Ufuk...

-Oğ. Oğlumun ağlama sesi ile uyanmasaydım hain pusunun içine düşecektik... Ben onun sayesinde nefes alırken o burada yatıyor.

-Ne saçmalıyorsun? Kalk git.

-Bak, Enes' in ağlama sesiyle uyandım. Şu küçücük yara ile kurtuldum.

Eliyle bastığı yere baktım. Yaralanmıştı. Yarası kanıyordu. Nasıl vurduysa giydiği kıyafeti kaplamıştı hemen.

-Yapma!!!

-Neden? Ben hak ettim.

Sesi git gide kısıklaşıyordu. Bilincini kaybetmek üzereydi. Ne yapacağımı bilemiyordum.

-Hastaneye gitmen gerek.

Böyle söylüyordum ama nasıl gidecekti? Gözünü açmaya takati yoktu.

Çantamdan telefonu çıkararak hemen Ebru' yu aradım. Birkaç çalıştan sonra açılmıştı.

-Alo, Ebru...

-Ahu?

-Görkem' i de alıp kabristana gelirmisin.

-Ne oldu?

-Ufuk burada... Yaralı, gelip hastaneye götürebilir misiniz?

-Ne yaralısı?

-Bilmiyorum. Omzundan yaralanmış, hadi gelin bekliyorum. Ufuk bilincini kaybetmek üzere. Yarası kanıyor.

-Yarasının üstüne bez gibi bir şey koyarak bastır.

-Mezarlıkta bezi nereden bulayım?

-Ne bileyim, yanında fazladan şal ya da eşarp yok mu?

-Tamam, kapat.

Yanımda bir şey olmadığı için üstüme giydiğim hırkayı çıkarıp yarasına bastırdım.

-U. Ufuk.

Ses vermiyordu. Bilinci tamamen kapanmıştı.

EBRU 'DAN

-Biraz daha hızlı olur musun?

-Güzelim sakin olur musun? Sen dedin omzundan yaralı diye. Bir şey olmaz.

-Ahu' nun sesi kötüydü. Belli ki iyi değil.

Araba dakikalar sonra kabristanın önünde durmuştu.

Arabadan inip koşarak Ahu 'yu gördüğümüz daha doğrusu sağlık ekiplerinin yanına gitmiştik.

Ufuk' a müdahale ediyorlardı. Hemen Ahu' nun yanına giderek elini tuttum.

-Canım...

-Baksana her yer onun kanı. Nefes alamıyor sandım.

-Korkma...

Dakikalar birbirini kovalarken Ufuk 'u ambulansa almışlardı. Görkem bizim arabayla ambulansın arkasına takılırken ben de Ahu' nun arabasına binmiştim.

Sessiz bir şekilde hastaneye varmıştık. Ufuk 'u acil müşahade odasına almışlardı. Biz de kapıdaki sandalyelere oturmuştuk.

-Siz beraber mi geldiniz Kayseri' ye?

-Yok.

-Ama?

-Denk geldik. Biliyorsun İstanbul 'daydım. Diyarbakır 'a gitmeden önce oğlumu görmeye geldim. Oğlumun mezarının başında onu ağlarken gördüm. Bir şeyler saçmaladı, zaten sonra kendinden geçince seni aradım.