| Kaya |
7 ay sonra.
Elimdeki spirali çalıştırıp palmiyenin gövdesine yaklaştırırken hissedebildiğim tek şey omzumdaki sızıydı. Sabahtan beri Doğu'nun annesinin evinin bahçesindeki palmiyeleri buduyorduk ve daha önce sadece erik ağacı budamış bir insan olarak şu anda yaptığım işi bünyem kaldırmıyordu. Zengin milletinin bahçe işi bile asortikti. Spiralle attığım çizikleri bıçakla gevşetirken gözlerim hemen yan ağaçta birlikte çalışan Devrim ve Eray'a takıldı. En az benim kadar yorgun olduklarını biliyordum ama bu durumda bile yan yana olmayı başarabiliyorlardı. Bezgince etrafa göz attım, Doğu şerefsizi en son bir saat önce tuvalete gidiyorum diyerek toz olmuş ve geri dönmemişti, ki bu halleri beni şaşırtmıyordu. Bir insanın götü ne kadar iş yemeyebilirse Doğu'nun götü o kadar iş yemiyordu.
"Kaya! Lan Kaya, bana bak!"
Üzerine çıktığım merdivende yavaşça sesin geldiği yöne döndüm. Aramızda kilometreler varmışçasına yüz metre ilerden hayvan gibi el sallayarak kendini göstermeye çalışıyordu. Başına ters geçirdiği şapkadan fışkıran saçları her zıplayışıyla sallanırken ağzının sınırını zorlayan bir sırıtışla "Bak şimdi." diye bağırdı. Neden bu kadar bağırdığı konusunda en ufak bir fikrim yoktu ama her şey bu kadar saçmayken ses tonuna takılacak değildim.
Burnunu tutup içi yaprakla dolu boş yüzme havuzuna atlarken sırıtışı biraz daha genişledi. Ayaklarının üzerine bastığı anda boş havuzda yüzüyormuş gibi ağır adımlarla yürüyerek kulaç atmaya başladı. Ne diyeceğimi bilemez halde ona baktığımı fark edince duruşunu dikleştirip gülümsedi.
"Annem gelip şu mallığını görse üzüntüden kalp krizi geçirir."
Bakışlarını üzerimden çekip Devrim'in bulunduğu noktaya çevirirken şapkasını çıkarıp saçlarını geri atarak tekrar başına yerleştirdi.
"He Devrim he, herkes salak bir sen akıllısın soktuğumun evreninde."
Basamakları yavaşça inip aşağı atladığımda havuzdan çıkarak yanıma seğirtti.
"Nerdesin sen? Bir saat oldu tuvalete diye gideli."
"Annem lafa tuttu-" Devrim küfürleriyle araya girince susup ters ters yukarı, kardeşinin olduğu noktaya baktı.
"Kelime dağarcığı beş kelimeyle sınırlı adamın bahanesine bak."
Ani bir hareketle yerden aldığı küçük taşı Devrim'e fırlatırken "Uğraşmasana lan benimle, am kafalı!" diye bağırıyordu.
"Al sana işte, beş kelimelik cümle."
Ağzına dolan küfürleri dışarı salmasına izin vermeden "Devrim alırım bak aşağı." diye atıldım. Yoksa akşama kadar karşılıklı sövüşmelerini dinleyecektik.
"Enişteden uyarı geldi, önüne dön yavrum."
Alaycı gülüşlerini yok sayıp Doğu'nun hala havada asılı duran elini kavrayarak bahçenin diğer ucuna doğru yürüdüm.
"Lan oğlum şu huyunu bıraksana artık! Çoluk çocuğa maskara oluyoruz senin yüzünden."
Yürümeye devam ederken "Ne yaptım yine?" dedim ilgisiz bir tavırla. Ağzımla kuş tutsam da şikayet edecek bir şeyler bulduğu için bu ses tonunu kullanarak söylediği şeyleri umursamayı bırakmıştım.
"Ne bu böyle çocuk gibi elimden tutup beni korumalar falan?"
Bahçenin köşesine ulaşınca durup ona dönerek sırtımı bahçe duvarına yasladım. Dudaklarımda engel olamadığım bir gülümsemeyle başındaki ters şapkaya vurdum.
"Çocuk değil misin?"
Rahatsız bir yüz ifadesiyle şapkasını öne çevirirken usulca yutkundu. Söylediklerim hoşuna gitmemiş olabilirdi ama yanaklarındaki kızarıklığın asıl sebebi utanmasıydı. Şapkanın arkasına gizlensede yüzünün aldığı her şekli ezberlemiştim artık, görmek için bakmama gerek yoktu.
Kavradığım eline yavaşça asılıp onu kendime doğru çektiğimde gözlerini kasten benden uzak tutuyor olmasına rağmen tembel adımlarla aramızdaki mesafeyi kapattı. Dudaklarımdaki gülümsemeyi dişlerimle boğmaya çalıştım ama karşımda kirpiklerine kadar titrerken engel olmak zordu.
Çenesini kavrayıp yüzünü kendime çevirdim. Şapkasını tutup siperini arkaya kaydırdığımda gözlerindeki ifade yavaşça değişti.
"Sen mi öpersin ben mi öpeyim?"
Konuşmak yerine gülerek elini enseme attı. Ilık nefesini dudaklarımın üzerinde hissedene kadar ona doğru uzanmaya devam ettim. Islak dili benimkiyle buluşurken dudaklarındaki tebessümü kendi dudaklarımda hissedebiliyordum.
_____
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sınır hattı
Teen FictionVenüs'ün kitabıdır, o dönene kadar bu hesapta geçici olarak bulunmaktadır.