TOKYO REVENGERS

~16~

harbi çok yazasım geldi..

Neyse neyse

Bölüme geçebilirsiniz

/////////////////////////////////////////////////////////////////

Akemi yoko..

Baji hâlâ peşimdeydi, 8 dakikadır ondan kaçıyordum ama hâlâ peşimdeydi.
"Bajii! Pes et artık benden hızlı olamazsın!"
Arkama baktığımda bajiyi görememem ile durdum ve etrafa baktım.
"Nereye kayboldu bu?"

"İlk karşılaşmamızda da bajiden kaçıyordun."

Duyduğum ses ile sinirlerim birden bire artarken yan döndüm ve şerefsiz ile göz göze geldim.
"Sen hâlâ yaşıyor musun ya?!"
Sert sesime karşılık güldü ve sigarasını dudağına yaklaştırdı.

"Doya doya eğlenmeden ölmek istemiyorum"

"Ben eğlendireceğim seni şimdi göreceksin!"
Dönüp yürümeye başlarken o ara sokaktan çıktı ve gelip yanımda yürümeye başladı.

"Yakında valhalla ve toman savaşa girecek."

Ne yani kisakiyle ilgili olan şey bu muydu?
"Biliyorum."
Bilmiyordum.
Güldü.

"Sana söylemediklerini ve senin o savaşta olmayacağını biliyorum"

"Baksana hanma! Neden defolup gitmiyorsun?!"

"Savaşa katılsaydın bir rövanş teklif edebilirdim."

Gevşek ağzını siktiğim!

"Ve inan o gün çok şaşıracağın bir şey olacak."

Kendi kendine güldü.

"Veya 2"

"Neden bahsediyorsun sen?!"

"Gelseydin görürdün"

"Gelirsem?"
Güldü.

"Sende bende çok eğleneceğiz , gerçi sonunda ağlamanı bekliyorum."

"Biz kazanacağız"

"O kadar emin olma"

Güldüm.
"Girdiğiniz hangi savaşı kazandınız ki?"

"Bunu kazanacağız inan bana"

"Siktir git"
Daha hızla yürürken omzumdan tutup beni kendine çevirdi.

"Valhallaya katılmayı düşündün mü?"

"Sen delirmişsin! Sana siktir git dedim!"
Elini ittirdim ve yürümeye devam ettim.

"Sevgilin yüzünden pohpohlanmak güzel olmalı."

Durdum ve ona döndüm.
"Anlamadım?!"
Güldü.

"Tokyonun en tehlikeli çetelerinden birinin liderinin sevgilisisin, çetede el üstünde tutuluyorsundur, her istediğin de oluyor mu bari?"

Sakin ol yoko..
"Bak bana şerefini siktiğim!"
Ona yaklaşmaya başladım.
Tam önünde durunca yakasından tutup kendime çektim.
Eğilip bana bakarken hâlâ gülüyordu.

"Boyuna gelmek için eğildim, ee hadi?"

"Senin belanı sikerim!"

"Benim belam sensin"

Yüzüne geçirdiğim yumruk ile geriye sendelerken işaret parmağımı ona uzattım.
"O gün o savaşta olacağım ve senin kaybedişini izleyeceğim hanma! Sadece bekle!"
Arkamı dönüp yürümeye başlarken kahkahasıyla daha da sinirim bozuldu.