TOKYO REVENGERS

~26~

Arkadaşlar şunu fark ettim

Kitabı güzel yazayım diye hep mangadan kopya çekmişim aq

Bu bir kurgu ve kurguda her şey olabilir illa bir şeye göre gidemem

Ve salak yazarınız sürekli mangaya göre gitti.

Bundan sonra yine mangadan devam edeceğim ama az az ve kendi kurduğum olaylarda olacak

Ehm ehm

Neyse

Bölüme geçebilirsiniz..

/////////////////////////////////////////////////////////

Akemi yoko..

Yılbaşı günü.

Üzerimde ki elbise beni fazlasıyla rahatsız hissettirirken emmanın özenle yaptığı saçı bozmamak için kendimi zor tutuyordum.

Kırmızı siyah tonları ve üzerlerinde o tonlara yakın çiçekli bir elbiseydi.

Bana kıyasla Emma ve hinata renkli giymişti.

Ellerim yine saçlarıma giderken Emma elime tokat atıp indirdi.

"O saça 2 saatimi verdim bozma seni öldürürüm."

"Tamam tamam.."
Ellerimi önümde birleştirip yürümeye başladım.
Bir süre sonra karşımıza mitsuya çıkınca elimi kaldırıp ona selam verdim.

Yanında ki iki küçük kızı görünce takemichi ve ben onların yanına gittik.
"Siz çok tatlısınız!"
Kızların ikiside bana  koşup sarıldılar.

"Vaaay, güzel abla."

"Minikler.. kaç yaşındasınız, melek gibiler ya"

Benden ayrıldılar.

"Minik babandır, götüm"

"Götüm."

Ben kahkaha atarken takemichinin yüzü düşmüştü ve kızlarda hinaya koşmuştu.

Takemichi mitsuyaya döndü.

"Nasıl yetiştiriyorsun çocukları lan!"

"Yuzuha, iyileştiniz mi?"

Hinanın dedikleriyle onlara dönerken yuzuha ikimizede bakıp güldü.

"Evet! İkimizde turp gibiyiz!"

Yuzuhanın üzerinde ki elbiseye bakınca oda benimkine baktı ve ardından Emma ve hinaya döndü.

"Kendi tercihi"
"Kendi tercihi"

Anında verdikleri cevap ile yüzüm düşerken yuzuha güldü.
"Tek sade giyinen benim bakıyorum."

"Bence sen erkek reyonundan alış veriş yapmışsın."

Drakenin sesi ile arkama dönüp ona baktım.
"Sen yine mi geldin?"

"Ah yine ağlarsın falan geleyim dedim."

"Döverim seni"

"Gel döv"

Hızla yanına gidip karnına yumruğu geçirirken mitsuya elini alnına vurdu.

"Siz ikinizin kavga etmediği bir gün olacak mı acaba?"

"Hayır."
"Hayır."

"Boş ver onları mitsuya, eğlensinler işte."

Chifuyuya katılırken drakenin eli saçlarıma doğru gidiyordu.
Keyifle bu anı beklerken Emma onun elini ittirdi.

"O saça 2 saatimi verdim diyorum anlamıyor musunuz?!"

"Ama emma-"

"Sus!"

Beni anında sustururken kollarımı önümde bağladım ve arkamı döndüm.
"Hıh"
Döndüğüm gibi ikizleri görmem ile sırıttım ve soutanın yanına gidip koluna girdim.
"Artık souta benim kavalyem!"
Herkes dediğime kahkaha atarken souta sinirle bana baktı.

Hep sinirliydi.
"Ne bakıyon?"

"Mal!"

"Sensin mal!"
Soutanın kolundan çıkıp nahoyanın koluna girdim.
"Vazgeçtim kavalyem nahoya!"
Oda gülerek bana baktı.
"Lan senin yüzün ağrımıyor mu hiç?"

"Hayır."

"Uyurken de gülüyor musun?"

"Uyurken güldüğümü nerden bileyim mal?"

Soutaya döndüm.
"Gülüyor mu lan?"

"O uyurken bende uyumuş oluyorum mal!"

"Bu ne ya hepiniz üzerime üzerime geliyorsunuz! Nahoya sende kavalyem değilsin! Kimse olmasın benim kavalyem!"

Belimde hissettiğim el ve diğerlerinin kıkırtıları ile arkama bakarken mikey bana gülerek bakıyordu.

"Kavalyen olabilir miyim?"

"Zaten değil misin?"
Belimi daha da sıktı ve diğerlerinin yanına yürüdü.

"Öyleyim."

Bizimkilerin yanına geldiğimizde chifuyu saate baktı.

"Yeni yıla hazır mısınız?!"

Bağırışıyla güldüm.

"HAZIRIZ!"

hep bir ağızdan bağırışlar ile chifuyu geriye saymaya başladı.

"3!-2!-1!"

"MUTLU YILLAAAARRR!"

"MUTLU YILLAR!"

"MUTLU YILLAR TOKYO!"

Tekrar bağıracağım sırada mikey eliyle ağzımı kapattı ve ona bakmamı sağladı.

"Mutlu yıllar akemi yoko"

Elini ağzımdan çekerken gülümsedim.
"Mutlu yıllar manjiro sano."
Mikey dudağıma bir öpücük kondururken yeni yıla girmemizin şerefine bende ona karşılık verdim.

Birbirimizden ayrıldığımızda herkesin bizi izlediğini görmem ile yanaklarım yanmaya başladı.

Kendimi toparlayıp bir sandalyenin üzerine çıktım ve ellerimi saçlarıma götürdüm.
"Çok bile dayandım!"

"Yapma yoko! Öldürürüm seni!"

"Çöz! Çöz! Çöz! Çöz!"

"Çözüyorum!"
Saçımdaki büyük tokadan kurtulurken ve sonunda saçlarım özgürlüğe kavuşurken kahkaha attım.
"MUTLU YILLAR!"

-----------

Bu bölüm mutlu bitsin kısa bitsin istedim, ne o öyle sürekli bi kederle biten bölümler..

Ama her şey bundan sonra başlıyor ey ahalii

Yine geleceğe gitme olayları falan filaan

Amaan çok işimiz var çok

Ama ben o geleceği birazcık değiştireceğim.

Özellikle yoko bakımından büyük bir değişim olacak.

Şimdi yokoyu sürekli ön planda tutuyorum çünkü kitabımın baş karakteri o ve sonuçta bu bir kurgu

Ehm neyse

Görüşmek üzere...