TOKYO REVENGERS

~68~

Burayada bölüm yazayım dedim ehe gxkegcoecwlc

Ay her yere söylüyorum burayada söylem..BEN KORONA OLDUM. ÇIKTIĞI ZAMANDAN BERİ OLMUYODUM BEN NR GÜZEL YABCGSJVGEKG

neyse gebermeden bitirelim şu kitapları dicem de manga bi bitmedi ki amk

Neyse

Bölüme geçebilirsiniz

/////////////////////////////////////////////////////////////////

Akemi yoko

Mikey yine yoktu, yine başımda sanzu vardı.
Tek fark bu sefer salonda oturuyorduk.
Çalan telefon ile arayanın chifuyu olduğunu görürken aramayı cevapladım ve telefonu kulağıma yasladım.
"Efendim?"

"Tanrıya şükür, iyi misin?"

"Yani daha öldürmedi o yüzden iyiyim." Sanzu bana garip garip bakarken ona gözlerimi devirdim.

"Cidden manyağın tekisin biliyorsun değil mi?"

"Herkes söylüyor artık alıştım yani."

"Salak, sana önemli bir şey söyleyeceğim."

"He?" Sanzu buradayken ciddi konuşamazdım çünkü anlardı bu salak.
Gelecekte de benim peşimde olduğunu varsayarsak herhalde olaylar böyle gelişiyor.
Ama gelecek değiştirilebilir. Sanzuyu öldürürsem.
Ehehe

Tamam yoko sus kızım yedin kafayı.

"Bir çete kuruyoruz."

Tepki verme, tepki verme.. büyük tepkiler verme.
"Ne güzel."
Konuşamadığımı anla chifuyu lütfen.

"Pekâlâ..yoko o evden çıkıp draken ile inupi'nin dükkanına gelmen gerekiyor."

Sanzu beni siksen bu evden çıkarmaz.
Ama ben akemi yoko'yum sanzu.
"Gardiyan filminden nefret ediyorum olmaz." Başımda bir gardiyan var.

"Mikeyden de bu beklenirdi zaten. Sen tomanın kraliçesisin o pisliklerden mi kurtulamayacaksın."

Güldüm. " Tamam o zaman başka bir filme gideriz ama mikeye sormam gerek." Tamam o zaman geliyorum ama olmadığımı anladığı an mikeye haber verir.

"Mikeyin de ilk olarak bakacağı yer ya takemichinin evi yada burası."

"Takemichi de gelsin." Takemichinin evine bakar.

"Yine de biraz zaman kazanırız, sen kaçmaya bak ve lütfen dikkatli ol."

"Tamam haftaya görüşürüz."
Telefonu kapattım ve kenara koydum.
Sanzu hâlâ garip garip bakıyordu.
"Ne var?"

"Sen cidden şu durumunda haftaya gideceğiniz filmi mi konuştun?"

"Bunda garip olan ne? Mikey isteklerime karşı gelmez." Tabii sadece sinemaya gideceğim sansa karşı gelmez.

"Mikeyi hâlâ o zaman ki gibi sanıyorsun ha?"

"Bana karşı o zaman ki gibi." Mal mı bu? Ayrıca dikkat çekmeden odama gidip kaçmam gerekiyor.
Ama birden kalkarsam yanlış anlaşılır.

"Sanmıyorum."

"Kanıtlamak ister misin?" Dedim ve telefonumu alıp mikeyi aradım ve sesi hoparlöre aldım.

"Kanıtla."

Açılan telefon ile derin bir nefes aldım ve konuşmaya başladım.
"Haftaya chifuyu'lar ile sinemaya gitmek istiyorum."

"Sanzu da gelsin."

Haftaya sinema gibi bir olay olmayacağı için.
Ama direkt de kabul edersem anlar.
"İstemiyorum."

"Sanzu gelmezse olmaz."

"Bebek miyim ben mikey?"

"Hayır sadece kaçmaya çalışacağını biliyorum, sanzu da gelecek yoksa gidemezsin yoko üzgünüm."

Kaçmak? Ah ben hiç öyle şeyler yapar mıyım ya!?
"Of! Varlığını bana hissettirdiği an kendimi tekrar odaya kapatırım."

"Tamam."

Telefonu kapattım ve sanzuya döndüm.
"Sonuçta izin verdi."

"Ama benimle gitmene."

Gözlerimi devirdim ve telefonu alıp ayağa kalktım.
"Dediğim gibi varlığını hissettirdiğin an senin başın yanar."

"Nereye?"

"Üzerimi değişeceğim sanzu oraya da gel istersen."
Bir şey demeden telefonuyla ilgilenmeye devam etti.
Gözlerimi devirdim ve odaya gidip kapıyı kapatıp sessizce kilitledim.

Yatağın üzerinden bajinin ceketini aldım ve camın yanına gidip yavaşça açtım.

Tamam şuana kadar bir pürüz- Hassiktir o bajinin motoru mu!?
Tanrı aşkına kesinlikle kurtuldum!
Baji motorunu bana bırakmıştı ve mikey de onu benim için aldı mı?

Ama..anahtarlar! Lanet olsun anahtarlar!

Hızla camdan uzaklaştım ve yatağın yanında ki çekmeceleri karıştırmaya başladım.
"Nereye koymuş olabilirsin kii.."
Derin bir nefes aldım ve kapıya döndüm.
"Sanzu bana mikeyin dolabından bir eşofman birde t-shirt getirir misin!?"

Şüphelenmemesi gerekiyordu..

"Getiriyorum."

tekrar çekmeceleri karıştırmaya başladım.
En alt çekmeceyi açtığım gibi gördüğüm anahtarlığı hızla çektim.
İşte bu!
Anahtarlık bajinin kolyesiydi..

Kapının çalması ile hızla üzerimde ki t-shirtü çıkardım ve kapının arkasına geçip kilidi açtım ve azıcık aralayıp elimi uzattım.
"Sağol."

"Bir şey değil."

Kapıyı tekrar kapatıp kilitledim ve verdiği t-shirtü üzerime giyip bajinin ceketini de giydim.
Yatağın yanında duran botlarımı da giyip hazır olunca camdan yavaş bir şekilde indim ve bahçeden çıkıp motorun yanına gittim.
"Ahh..bebeğim hâlâ çok güzelsin." Sessizce konuşmamın ardından motora bindim ve anahtarı takıp çalıştırdım.

Yüksek sesli çıkan motor sesi ile kaşlarımı çattım ve hızla gazladım.
"Lanet olsun neden bu kadar çok ses çıkarırsın k!?" Cidden..motor sesi efsaneydi ama!

/////////////////////////////////////////////////////////////////

Çakal bu kız diyodum da boşa demiyodum

Ehm

Bölüm nasıldı?