~63~

477 29 36
                                    

Off

Nasılsınız?

Şey bu bölümde haraketli bir şarkı açmanızı öneririm çünkü ağlamanızı istemiyorum.

Bölüme geçebilirsiniz

/////////////////////////////////////////////////////////////////

Akemi yoko

Mikeyin gidişinin üstünden üç hafta geçmişti.
Kimseye bir şey söylememiştim ama onlar bana neler anlatmıştı.

Bu iki hafta içinde evden çıkmamıştım ve neler olmuştu tanrı aşkına!
Üç tanrı savaşı..
Takemichiyi istemeleri
Drakenin bir çete üyesi olması.
"Benim bunlardan neden haberim yok?" Dedim takemichiye dönüp.

Şuan bir lunaparktaydık ve senju denilen kızı bekliyorduk.
"Kim bu kız takemichi?"

"Brahmanın prensesi."

Kaşlarımı çattım.
Tomanın kraliçesi, brahmanın prensesi.
Oh mis.
"Kızı gözüm hiç tutmadı."

"İyi kız."

"Neden lunaparktayız ki!? Tanrı aşkına buraları sevmediğimi biliyorsun." Mikey bizi terk etmeden önce lunaparka gelmiştik.

"Özür dilerim, sadece senjunun biraz garip istekleri var."

"Pff!" O kız yani sevgili brahmanın prensesi yanımıza gelirken ona gözlerimi devirdim ve ellerimi cebime koyup önüme döndüm.

(simdi arkadaşlar gelecekte mikey brahmanın lideri falan ama şuan da kanto manji çetesinin lideri, mangayı okuyanlar bilir zateeennm)

"Seninle resmi olarak tanışmadık tomanın kraliçesi."

Dedi ve elini uzattı senju.
"Toman yok, kraliçe falan da değilim."

"Yine de hayranın olduğum gerçeğini değiştirmiyor."

"Ne?"

"Sen çeteye katıldığından beri ve adını her yerde duyduğum zamandan beri senin hayranınım."

Şaşırdım.
Cidden şaşırdım.
"Garip, adını ilk kez bugün duydum." Dedim senjuya.
Güldü.

"Normaldir! Aman neyse canım hadi gidelim takemichi!"

takemichinin kolunu tutmuş koşmaya başlarken iyice uzaklaşmalarıyla beraber kaşlarımı çattım.
Sesli bir gök gürültüsünün ardından yağan yağmur ile üzerimdekilere baktım.
Siyah bir t-shirt ve siyah bir eşofman.
"Yağmur yağacak günü mü buldun lan!?" T-shirt ile donuyordum.
Of!
Lanet olsun!

Bu iki gerizekalı nereye gitti acaba?
Saçlarımı düzeltip ellerimi tekrar cebime koydum ve yürümeye başladım.
Lunaparkları sevmediğimi söylemiş miydim?

Neden her şey mikeyi hatırlatmak zorundaydı ki!?

Lanet olsun!

Yürümeye devam ettim, saçlarım gözümün önüne düşüyordu ama onları çekmeye üşeniyordum.
Islak saçtan da nefret ediyorum! Yağmurdan da nefret ediyorum! Herkesten nefret ediyorum be!

Bizimkiler hariç.

"Bir dakika içinde nereye gitmiş olabilirsiniz ki amına koyayım!?"
İnsanlar yağmurdan dolayı koşarken lunaparkın boşalmasına kaşlarımı çattım.
Muhtemelen takemichi yağmurdan dolayı senjuyu buradan çıkarmıştı ve gitmişti.

Arkamı döndüm ve yürümeye başladım.

Gelen silah sesiyle beraber yerimde donarken iki el daha silah sesi gelince hızla arkama döndüm ve koşmaya başladım.
"Tanrım! Yine mi takemichi yine mi!?" Silah sesleri kesilmişti.
İnsanlar bu sefer kaçıyorlardı.

TOKYO REVENGERSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin