53

1.2K 97 53
                                    

Oy vermeyen gözüme görünmesin😐👌🏻

.
.
.

"İksir hızlı etki gösterir, bu yüzden canın yanabilir Draco. Hazır olduğunda söyle."

Madamın uyarınsından sonra Draco Marcilya'ya döndü. "Canın yanarsa," dedi Marci. Sağ elini tutup "İstediğin kadar sıkabilirsin. Tamam mı?" diye sordu. Draco başını salladıktan sonra "Hazırım." dedi. Madam iksirden bir kaç damla bileğine damlatırken kanatırcasına alt dudağını ısırıyordu. Marci'nin elini de sıkmaytaydı. Madam sargı bezini sararken Dray dişlerini sıktı.

"Hareket ettirmemeye özen göster." dedikten sonra biz bezi boynuna geçirdi ve kolunu sabitledi. "Bir güne tamamen eskisi gibi hareket ettirebilirsin elini, bir şey olursa beni çağırabilirsiniz."

"Teşekkürler madam." dediğimde yanımızdan ayrılmıştı. Dray'ın diğer yanına oturup "Nasıl hissediyorsun?" diye sordum.

"Ölüyor gibi."

"Draco ile drama queenlik bölümümüze hoş geldiniz."

"Hayır sakat mısın, cidden acıyor."

"Kıyamam... Elma getireyim mi?"

"Hayır."

"Elma istemedi lan-"

Marcilya sessizliğini korurken ona baktım. "Oy sen sevgiline çok mu düşkünsün senn?" diyip tebbessüm ettiğimde göz devirdi ve "Galiba." dedi.

"Hıhı belli..."

"Çok garipti."

"Ney güzelim?" diye sordum.

Göğüsünün hafif üzerini işaret edip "Sanki burası sıkıştı gibi oldu. Bilmiyorum ya..." dediğinde düşünceli gibiydi.

"Sen aşıksın arkadaş." dediğimde beraber gülmeden edememiştik.

"Sevgilim?"

Arkamdan gelen sesle Tom'un geldiğini fark ettim. Yanımı işaret edip oturmasını istediğimi belirttiğimde elini hafif kaldırdı ve kibarca reddetti. "Gelebilir misin diye soracaktım. Bu arada, tekrardan geçmiş olsun Malfoy."

Draco "Teşekkür ederim Riddle." dediğinde bana döndü. "Bir işiniz varsa git, ben yalnız kalırım sorun değil." dediğinde Marcilya hafif siniri ile "Ne yalnızı ya?" dedi.

"Ben varım senin yanında. Lydia bu küçük adam emin ellerde yavrum, sen git şu müptezelle ilgilen bakalım neymiş karın ağrısı."

Tom Marci'ye göz devirirken ben dediklerine gülmeden edememiştim. Draco ise yüzünü buruşturup "Ne küçük adamı be..." diyerek hıysuzlanmıştı.

Onu geliştirip "Sus bakayım. Kız o kadar ilgileniyor seninle. Uslu dur." dediğim sırada ayağa kalktım. Bana çatık kaşlarla bakarken büyük bi gülümseme ile el salladım ve Tom ile beraber revirden ayrıldık.

Koridorda yürürken sağ eli her zaman ki gibi belimi sarmıştı. Nereye doğru gittiğimizi bilmediğimden Tom'a dönüp "Ne oldu, nereye gidiyoruz?" diye sorma gereği duydum.

"Kırmızı mı Siyah mı sevgilim?"

Sorduğu soruya düşünmeden "Siyah." diye yanıt verdim. Hemen ardından "Neden ki?" diye sordum. Meraklı gözlerle yüz hatlarını inceliyordum.

"Hiç." dedi. Sorularımı cevapsız bırakması canımı sıkmıştı.

"Yüzünü asma, gülümsemeni dudaklarına daha çok yakıştırıyorum."

"Sorularımı cevapsız bırakmayarak bunu sağlayabilirsin."

"Cevaplamadıysam bir sebebi vardır."

We Could Have Had İt All || Tom RiddleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin