21

1.8K 124 172
                                    

|Hogwarts'ın ilk senesi|

Herkes heyecanla etrafına bakınoyordu. İlk yıllarına başladıkları gün ne yapacaklarını pek bilemiyorlardı.

Lydia ise yalnızdı. Vaftiz kardeşi Marcilya'yı bu kalabalıkta göremiyordu. Kuzeni Draco ile de karşılaşmamıştı. Oysaki o kadar emindi ki onları bulacağından... Acaba yanlış bir yerde miyim diye sordu kendi kendine.

Öğrencileri takip etmek yerine geri döndü ve başka bir koridora saptı.

"Afedersin" dedi koridorda yürüyen kendi yaşlarında görünen çocuğu gördüğünde. Çocuk kıza yeşil gözlerini sabitleyip 'ne var' der gibi baktı.

"Arkadaşlarımı bulmama yardım eder misin?"

"Kendin bul."

Çocuk uzaklaşırken koşarak ona yetişti ve küçük eliniyle elini tuttu. Durmasını sağladığında "İyiliğine karşılık ne istersen yapabilirim."  dedi küçük Lydia.

"Ne istersem mi?"

"Evet, doğru duydun..."

"Peki." diyerek kızın elini daha sıkı kavradı ve yürümeye başladı. "Arkadaşlarının adı ne?" diye sordu yürürken.

Kız o an çocuğa bakmıyor, çevresinde göz gezdiriyordu. "Marcilya ve Draco" dedi çocuğun hızlı adımlarına ayak uydurmaya çalışırken.

Çocuk... Yani Tom. Marcilya ile karşılaştığından dolayı nerede olduğunu biliyordu. Hatta tanışmıştı bile. Arkadaş olmamışlardı fakat tanımadığı biride değildi. Uzun koridordan sola dönüp ortak salona girdiklerinde durdular. İçerisi çok kalabalık olduğundan Lydia Tom'un cüppesinin arkasına saklanmıştı biraz.

O sırada Harry ile kahkaha atarak konuşan Marcilya'yı gördü. Kocaman gülümsedi. Tom'un ardından çekilip gidecekti ki duraksayıp yüzünü ona döndü.

"Teşekkür ederim!" diyip parmak uçlarına uzandı ve yanağına küçük masum bir öpücük kondurup koşarak oradan uzaklaştı.

Marcilya'nın yanına gittiği an sarılıp diğerlerine merakşı gözlerle bakmaya başlamıştı.

Tom ise eli yanağında dururken yetimhanede ona sarılan kız olduğunu yeni farkettiği Lydia'yı izliyordu kapının yanından sessiz sessiz...

|Günümüz|

Bana olan yakınlığının yeni farkına varmışçasına ellerimi göğüsüne koyup onu biraz geri ittim.

"Ne kısıtlı bir zaman var ne de bu kadar yakın olmaya hakkın Riddle."

"Riddle mı? Az önce Tom dediğine yemin edebilirim."

Yutkunup yüzüne bakmaya başladım. Ani bir hareket yapıp sağından geçicekken kolunu belime sarıp beni durdurdu.

"Benim kötü bir amacım yok Lydia, sana zarar vermek istemiyorum."

"Bir daha böyle sözlere kanmamı beklemiyorsun değil mi?"

"Beni kardeşimle karıştırma. Pişman olursun."

"Bırak."

Tom kolunu belimden çektiği an kapıya doğru yöneldim. Açtığım an arkamdan "Bunu almadan mı gideceksin?" dedi. Bavulumu elinde tutuyordu.

Benim bir şey dememe kalmadan boştaki eliyle sağ elimi tutup kompartımandan çıkardı. Trenden çıktığımız an derin bir nefes aldım. Daralmışım. "Nereye gidiyoruz?" diye sordum.

We Could Have Had İt All || Tom RiddleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin