54

1.1K 61 155
                                    

.

Tom elimin üzerine elini koyarak beni yönlendirmeye çalışıyordu. Elimde duran yayı dil tutarak hedefle bakışıyordum. Biraz gergindim.

Dersi ekmiştik… Evet derslere bayağı bir önem veren bir Riddle ile dersleri ekmiştim ve bu nedeni olmasa da çok hoşuma gitmişti.

Ağacın gövdesinde ki beyaz boyaya bakarken sağ elimin tuttuğu oku bıraktım. Yere düştü-

"Olmuyor Tom..." diye küçük bir isyan ettiğimde "Daha yeni başladık sevgilim." dedi ve bir ok daha alıp yanıma geldi.

Hemen arkamda dururken sol eli bacağımın üzerine gitti. Kulağıma doğru konuşmaya başladı. "Sol bacağını bu kadar geriye atma." derken biraz ileriye aldım. Ardından eli belime kadar çıktı. İki eli belimi sararken bedenimi hedefe doğru döndürdü. "Böyle durman lazım, sol kolunu dümdüz tut. Sakın kırma." derken bir eli belimden koluma kadar çıktı. Dirseğimin altına elini koyduğunda dediğini yaptım.

Oku tutan elimi de yönlendirdiğinde "Hazır olduğunda bırak sevgilim." dedi ve ellerini kollarımdan çekti. İki eli de karnımın biraz üzerinde dururken derin bi nefes aldım. Oku bıraktım. Ok ağaçta ki beyaz boya ile yapılmış noktanın kenarına saplandığında yerimde hafif sıçrayıp "Yaptım!" dedim.

Tom arkamdan çekilip "Yapabileceğini biliyordum güzelim." dediğinde kollarımı kaldırdım. Tam sarılacaktım ki Tom kendini geri çekip elimdeki yayo işaret etti.

"Ups- affedersin." diyip gülümserken yayı yere bırakıp Tom'un boynuna atladım.

Sarılıp saçlarımdan öptükten sonra beni bıraktı ve "Hadi devam ediyoruz." dedi. Onaylar biçimde kafamı salladım ve yayı tekrardan elime aldım.

.

Güneş yön değiştirmişti. Saat kaçtı bilmiyorum ancak epeydir ormandaydık. Tommy eşyaları toplarken ben attığım okları ağaçtan çıkartıyordum. Cidden geçirdiğim en güzel sabah saatlerim olabilirdi.

"Çok yordum mu seni?" diye sordu yanıma doğru gelirken. "Biraz..." dedim. Ardından "Yorulmaktan çok eğlendim." dedim ve gülümsedim.

"O zaman bu gece bana küçük bir davette eşlik edersiniz umarım leydim?"

"Tabii ama ne daveti bu?"

"Londra'da küçük bir eğlence diyelim. Benim birisi ile konuşmam gerekiyor, öyle lüks bir mekana yalnız girmek istemedim."

"Emin misin?"

"Yalan söyledim."

"Ve?"

"Aslında sadece konuşmam gereken kişi ile konuşup dönecektim fakat gideceğim mekanda böyle bir davet olduğunu duyduğumda çift olarak gitmemiz hoşuna gider diye düşündüm."

"Doğru düşünmüşsün ama keşke daha önce söyleseydin Tommy..." dedim yürürken.

"Neden?"

"Hazırlanmak için pek vaktim yok."

Vaktim değil de elbisem yok. Ben o tür elbiselerle çok haşır neşir değilim ki...

"Daha üç saat kadar var güzelim. Seni odana bırakırım, hazır olduğunda beni çağırırsın ve gideriz?"

Belki o ara elbise alabilirim... Ya da dikerim?

"Tamamdır sevgilim." dedim ve yola çevirdim gözlerimi.

.

Tom'un yanağından öper öpmez koşar adımlarla odama doğru ilerledim. İçeriye girdiğim an elbise tasarımlarımın olduğu eskiz defterimi elime almıştım ki yatağımın üzerinde duran mat siyah şık kutu dikkatimi çekti.

We Could Have Had İt All || Tom RiddleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin