16.BÖLÜM

38 5 0
                                    

    Odaya girdiğimizde yanına oturdum. Elimi yüzünde ve saçlarında gezdirdim. Yanağından öpüp dışarı çıktım. Sabah için ona kıyafet almam lazımdı. Eve uğrayıp bende olan giysilerini çantaya koydum. Hazırlanıp tekrar hastaneye geçtim. Ben odaya girecekken içeriden sesler geldiğini fark ettim. Emir'in
"O zaman beni hemen taburcu et yoksa seni beklemeden çıkarım." Bunu duymamla içeri girdim.
"Hiçbir yere gitmiyorsun. Bugün burada kalacaksın." Emir beni görmeyi beklemiyor olsa gerek çok şaşırdı.
"Emir hemen yatıyorsun." Çantayı koltuğa attıktan sonra Emir'i omuzlarından tutup yatağa ittirdim. Onun yatağa oturmasını sağlayınca serumu çıkardığını fark ettim.
"Geri zekalı mısın sen? Niye çıkarıyorsun serumunu? Hay Allah'ım ya sabır ver bana." Hemşireye dönüp
"Tekrar damar yolu açar mısınız serum için?" Emir sonunda şaşkınlığından kurtulup
"Serum istemiyorum. Ben çıkıyorum." Ayağa kalkıp kapıya yürümeye başladı. İçimden sabır dileyip
"Anlaşılan Melek teyzeyi aramalıyım. Onun sözünü dinlersin." Bana hızlıca dönüp
"Sakın öyle bir şey yapma."
"Sana bağlı. Ya benim sözümü dinlersin ya da anneni ararım." Biraz düşündü. Sonra yüzündeki gülümsemeyle bana baktı.
"Sende annemin numarası yok ki."
"Mete amcanın var ama. Baban öğrenirse annen de öğrenir. Sen bilirsin."
"Sen beni tehdit mi ediyorsun?"
"Evet. Belli değil mi zaten?" Odadaki herkes bizi izliyordu. Onlara da eğlence çıkmıştı. En sonunda Emir somurtup geri yatağa yattı. Hemşireye
"Siz bu huysuza serum takın lütfen. Kendisini dinlemenize gerek yok." Bana dönüp ters ters baktı. Onu takmayıp doktorlara döndüm.
"Kendisine uyuması için ilaç verir misiniz?"
"Gerek var mı?" Ben tam cevap verecekken Emir
"Sen niye buradasın ki? Evine gitsene."
"Boşuna beni kızdırmak için uğraşma Emir. Seni burada yalnız bırakmayacağımı çok iyi biliyorsun." Doktora dönüp
"Evet, kesinlikle gerek var."
"Gerek yok. Benimle ilgilenmek istemiyorsan gidebilirsin." Derin bir nefes alıp ona döndüm.
"Eğer sağlam bir kemiğinin kalmasını istiyorsan sus." Odadakilere dönüp
"Bugünlük gösterimiz bitti. İzlediğiniz için teşekkürler." Doktor gülerek
"Geçmiş olsun. Size de kolay gelsin." Gülümseyerek
"Buna ihtiyacım vardı. Teşekkür ederim."
       
       Hemşire de serum iğnesini taktıktan sonra dışarı çıktı. Çantayı açıp Emir için giysi çıkardım. Ona döndüğümde bana bakıyordu.
"Kalk da şunları giydireyim. Böyle rahat edemezsin." Bu sefer sözümü ikiletmeden yavaşça doğruldu. Onu bir bebeği giydirir gibi yavaşça üstünü giydirdim.
"Pantolonunu da çıkaralım. Eşofmanla daha rahat edersin." Yavaşça onu ayağa kaldırdım. Pantolonunun fermuarını açmaya yeltenince elimi tutup beni durdurdu.
"Ben kendim yaparım."
"Bir kere de sözümü ikiletme Emir lütfen. Zor bir gece geçirdim. Biraz anlayışlı ol ve sorun çıkarma." Elimi bırakıp
"Tamam." Düğmesini ve fermuarını açıp pantolonunu indirdim. Onu çıkarıp eşofman giydirdim. Ayağa kalkıp oturmasına yardım ettim. O oturduğunda ben eğildiğim için yüzlerimiz çok yakındı. Gözlerim dudaklarına kayınca yutkunup doğruldum. Serumu takıp yatmasını sağladım.
"Ağrın var mı?"
"Hayır."
"Sana ağrı kesici vermişlerdi. Ağrın başlayınca söyle tekrar vurduralım."
"Tamam."
      Koltuğa geçip oturdum. Kafamım arkaya yaslayıp derin bir nefes aldım. Ruhsal olarak çok zor bir gün geçirmiştim. Uyumaya ihtiyacım vardı ama o bu haldeyken uyuyamazdım. Yüzü bana doğru dönüktü. Emir'in nefes sesini dinlemeye başladım. Bir süre sonra düzenli nefes alıp verdiğini duyunca yanına gittim. Yatağın kenarına oturup yüzünü sevdim. Başında bir yara vardı. Orayı öptüm.
"Çok korkuttun beni."  Gözümden akan birkaç damla yaş yüzüne damladı. Yüzünü silip yanağından öptüm. Sonra dudağına tüy kadar hafif bir öpücük bıraktım. Ayağa kalkıp pencere kenarına geçtim ve ağlamaya başladım. Emir'in kıpırdadığını hissedince gözümdeki yaşları silip ona döndüm. Uyumaya devam ediyordu. Sadece bana doğru dönmüştü. Onu o halde görünce tekrar ağlamaya başladım. Dışarıyı izleyip ağlıyordum. Her şey üst üste gelmişti. Gözyaşlarımın ardı arkası kesilmiyordu. Güneş doğmaya başlayınca tuvalete girip kendime gelmeye çalıştım. Ben tuvaletteyken bir çalışan kahvaltı getirmişti. Emir ona verilen ilaçların etkisiyle uyuyordu.

SEANSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin