35. Bölüm - Güvensizlikler

2.5K 374 462
                                    

Şarkı için teşekkür ederim Buseciğim 😘😘😘

Birliğe girdiğim an yolum Dominik tarafından hemen kesildi.

"Alex!" diye adımı haykırıp koşturarak yanıma geldiği an Steve'in çadırından dışarı fırlar gibi çıkan Helen ve Calista'yı görebilmiştim, tam o sıradaysa Jade bana ters bir bakış atarak içeriye giriyordu.

Dominik hızla yanıma gelip bana sarılırken onlar sanki yanlarına gitmemi bekler gibi dikkatli bakışlarını bana diktiler.

Derin bir iç geçirip, Dominik'e verdim bir süre için tüm dikkatimi.

"Sen nasıl geldin?" diye sorarken bile cevabı biliyordum.

"Marcus seni yatıştırabileceğimi söyledi." dedi.

Tanrılar aşkına! 

Elbette haklıydı, ancak ben koca bir aptaldım. Beni gerçekten yatıştırabilecek en kolay şey Marcus'un kendisiydi aslında ve bunu ona göstermekten yine acizdim.

Tüm bu süre boyunca Dominik'in ters bakışları Helen ve Calista'nın üstündeydi. "Bütün gün seni arayıp durdular." derken öfkeyle fısıldıyordu.

Açıkçası beni koruma çabası çok hoşuma gitse de bu, şu an da kendi aramızda ki sorunları dallandırıp, budaklandırdığımız anlamına geliyordu.

Taraf olmalar, gizli saklı konuşmalar, gruplaşmalar ihtiyacımız olan son şeydi.

Elimi omzuna koyup dikkatini bana vermesini sağladım. "Dominik, kimseye benim için bile olsa tavır almanı istemiyorum." Beni anladığından emin olmak ister gibi gözlerimi gözlerine dikip gülümsedim ve göz kırpıp, "Asla tesadüfen düşman edinme." dedim.

Omuzlarını umursamaz bir tavırla silkip, "Değiştiklerini düşünüyorum." dedi.

"Hangimiz değişmedik ki? Önemli olan niyet Dominik ve niyetleri kötü değil. Bunu benim kadar sende biliyorsun."

En azından öyle umuyordum. Bu insanlara ailem demiştim ve her hatamızda birbirimize sırtımızı dönersek, gideceğimiz yol ayrı olurdu. Dişimi sıkmam gerektiğini biliyordum ancak ben bile sabrımın sonundaydım.

Bakışlarını kaçırıp bir cevap vermemeyi seçti.

En azından karşı çıkmamıştı söylediklerime, ancak tavrı bana katılmadığını net bir şekilde gösteriyordu.

Siktir! Bu işe bir son vermek gerekiyordu.

Bakışlarımı Helen ve Calista'ya dikip Steve'in çadırına doğru yöneldim.

İçeri girdiğim an herkesin orada olduğunu görmek beni biraz bile şaşırtmamıştı.

Kavin, kadim kabile liderleri, Marcus, Aleksev ve tabi ki Helen ve Calista.

Tüm gözler üzerimdeydi...

Ve Marcus hariç hepsinin gözünde gördüğüm sorgular bakışlar, az önce Dominik'e söylediklerime rağmen gerilmeme ve hızla sinirlenmeme sebep olmuştu.

Hesap vermemi mi bekliyorlardı?

"Bütün gün seni aradık Alex?" dedi Calista sanki neredeydin der gibi söylemişti bunu.

"Biraz uzaklaşmam gerekiyordu." diye cevap verdim.

Jade'in alaycı bir ifadeyle gülümsedi. "Shadowmon'a kadar uzaklaşabilmişsin sanırım en fazla.".

AĒVA +18 (Avesta Serisi 3. Kitap FİNAL)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin