Keyifli okumalaaar!
****
Yekta Alazar'dan.
Ne yapacağımı şaşırmış sadece giden araca bakakalmıştım. Az önce ne olmuştu? Saatlerdir ulaşamadığımız kız sapa sağlam eve dönmüşken gözümüzün önünde nasıl kaçırılır?
Nadire sultan bağır çağır ağlıyor, Alaz onu sakinleştirmeye çalışıyordu. Herkes şok olmuş, ne yapacağını şaşırmış şekilde duruyordu. İçimdeki bu sızının sebebi de neydi?
"Toplanın," der demez hiç kimseye bakmadan oto yıkamaya girip üst kata çıktım. Benimle birlikte hızlıca odada bitenlere baktım. Hızlıca telefonumdaki gizli takip edilemeyen hattan Aven'e durumu bildiren mesaj attım.
"Güpegündüz herkesin önünde nasıl birini kaçırabilirler! Aklım almıyor!"
Çakır toplandığımız plan odasında bir o yana bir buna yana gidip duruyordu. Hepsinin telaşı suratlarından okunuyordu. Masadaki küçük kağıdı alıp hızlıca aklımdaki plakayı yazdım ve Enes'e uzattım. Neva ve Aven kadar olamasa da Enes de oldukça iyiydi. "Aracın plakası. Bul."
Gözlerim Çakır'a döndü anında. Herkes Neva'nın kaçırılmasının telaşının içindeydi. Fakat olaya odaklanmak zorundaydılar. Neva'yı kurtarmamız gerekiyordu. Nasıl korktuğunu tahmin bile edemiyordum. Delirmeme ramak kalmışken ben sakin durabiliyorsam tek sebebi Neva'yı kurtarmam gerektiğiydi.
"Adamlarımıza haber uçur. Aracın ve Neva'nın bilgilerini ver. Gözlerini dört açsınlar."
Gözlerim anında Giray'a döndü. Telefonu ve kulaklığından eser yoktu. Neva'nın gözlerimiz önünde kaçırılması onu da etkilemişti. "Zamanında ortak iş yaptığımız polislerin kapısı çal. Olası bir tehlikeye karşı tetikte olmalılar." Giray elini cebine atıp telefonu çıkartırken odadan da çıkmıştı. "Her ihtimale karşı hazırlıklı durmamız gerek. Aracı ve aletleri hazırla sen," diyerek Eslem'e verdiğim görevin ardından Asya'ya döndüm. Tam ağzımı açacakken "Sağlık çantasını hazırlıyorum hemen," deyip hemen diğer odaya gitti.
Telefonuma baktığım da Aven'den hala bir dönüş gelmemiş olması sinirimi bozmuştu. Neva'nın takip edildiğini söyleyip sırra kadem basması aklıma kötü şeyler getiriyordu. Adamların bel altı oynadıklarını biliyorduk ve aklıma Aven'inde yakalanmış olma ihtimali geldikçe sinirleniyordum.
"Son durum ne? Var mı bir haber?" Odaya giren Alaz ve hemen arkasında Vedat abi ile masaya yasladığım ellerimi geri çektim. "Henüz haber yok. Yakında gelir." Diğer odaya girdiğim gibi bilgisayarların başında duran Enes bana döndü.
"Ben de seni çağıracaktım. Aracı buldum fakat sonra kayboluyor."
"O ne demek öyle?" diyerek ekranlara doğru yürüdüm. Duvar boylu boyunca ekranlardan oluşuyordu. "Muhtemelen araç değiştirmişlerdir." Enes, Vedat abinin dedikleri ile kafasını salladı. "Büyük sıkıntı şu," deyip önümüzdeki ekrana MOBESE kamerası açtı. "Adamlar işlek caddede araç değiştiriyorlar. Kör noktaya gelen geçen aracın haddi hesabı yok. Hangisini araştırabiliriz ki?"
"Bu hiç iyi olmadı."
Elimde işlek caddede geçen araçları gösterdim. "Adamlarımızın olduğu mahalle değil mi?" Enes kafasını sallayınca anında telefonumu çıkarıp Çakır'ı aradım. "Henüz bir haber yok, adamları bilgilendirdim," diyerek açtı telefonu Çakır. Gözlerim hala ekrandaki akan trafikteydi. Videoyu baştan alıp duruyorduk.
"Adamlar Turgut Reis'te araç değiştirmişler. Kör nokta ve işlek cadde olduğundan MOBESE'de görünmüyor. 525 sokaktaki kameraları inceleyin adamlarla. Millete sorun soruşturun gören vardır illaki."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARADUL +18 - TAMAMLANDI-
General FictionGerçek aile, illegal grup kurgusu Çocuklar ruhlarına sızan Karadul'un gölgesine sığınırken gelecek tekrar yazıldı. Anlaşma yapıldı ve geleceğin sillesi hayat, çocukların sinesine Karadul imzası kazıdı. Çocuklar büyüdü, sinelerindeki Karadul imzası...